İyi okumalarr <33
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn.
Bilgilendirme; Kalın yazılar işaret diliyle konuşuluyor arkadaşlar
_________________________
Sevginin çok da masum olmadığını öğrendim. Gerçekten o bir sanattı. Sevmek bir sanattı ve usta olmayan eller tarafından değerinin çok altında satılıp, harcanıyordu.
Usta olmayan acemi eller sevgiyi bitap düşürüyor paylaşılmasına engel oluyorlardı.
Sevgiyi bilmeyen acemi eller.
Sevgiyi katlediyorlardı.
Babam sevgimi katledip ruhumu yorgun düşüren, usta olmayan o el.
Hayır usta.
Ama.
Kalp kırmakta.
İnsan üzmekte.
Katletmekte.
Ruhları ve bedenleri.
Artık katledemez çünkü ruhum bir bedenim ve hayallerim yok.
Belki bir gün olur.
Belki.
Umarım.
Uzun süredir boşluğa bakıp zihnimin çıkmazlarına girdiğimi fark ettiğimde gözlerimi daldığım yerden çektim.
Kafamdaki sesler susmasada idare ederdi.
Uyanalı olmuştu biraz, odaya girip çıkanlar oldu ama pek takmadım.
Taktın.
Takmadın neden takayım?
Alparslan geldi sence neden takmayasın?
Hayatımda bir yeri bile yok tabi ki takmıyorum.
Annenin sevgilisi.
Bu düşünce kalbimi sıkıştırmıştı. Gerçekler hep boğazınızda yumru oluşmasına sebep olurdu.
Problem etmedim.
Anneme fark ettirmemem normal davranmam gerekliydi.
Kapının tıklanmasıyla yine düşüncelere daldığımı fark ettim.
Konuşamuyorsun.
Tek kelime kalbimin kırılmasına yetmişti.
Kapı çalındığında gir bile diyemiyordum.
Sessizliğimi korudum.
Sanki sesini çıkarabilirmiş gibi.
İşte yine buradaydı sadece ölmemi isteyen benimde kalbimin olduğunu unutan ses.
İçeri giren kişiyle bakışlarımı onun üzerine çevirdim.
Annem.
Geldi.
Gitmeyecek.
Umarım.
Gözleri ağladığını belli eder şekilde şişmiş ve kıpkırmızı olmuştu.
Uyumamıştı.
Senin için.
Göz altları mosmordu.
İlk önce yavaş adımlarla ardından koşarcasına yanıma yaklaştı.
Yüzüme kondurduğu öpücüklerle kalbimde kanayan her bir yarayı öptüğünü hissettim.
Gözlerim Annemin öpücükleriyle huzurla kapanmadan önce kapının girişinde durup bize şevkat dolu gözlerle bakan onu gördüm.
Alparslan'ı.
Bize, bilemiyorum belki de anneme çok güzel bakıyordu.
Asena'nın içindeki kanatları koparılmış kelebek kanat çırpmaya çalıştı.
Bazı duyguların adım sesleriydi bu hisler.
Gözlerimi huzurla kapattım ve annemin güzel öpücüklerinin tadını çıkardım.
Geri çekildiğinde aklını meşgul eden "Nasılsın? Çok korktum, iyisin değil mi?" Gibi kelimeleri sıraladı.
Galiba hala sakinleştirici etkisi altındaydım. Anneme kafamı sallamakla yetindim.
O da beni fazla yormamak için daha fazla uğraşmadı herhalde. Başımı yastığa yasladım, gözlerimin kapandığını hissetmemle saçlarımda gezen elleri hissetmem aynı anda olmuştu. Büyük bir el sarıp sarmalamıştı saçlarımı.
Asena'nın kalbindeki sevgiye aç çocuk ona sürekli birşeyler fısıldıyor kalbinde olan değişiklikleri fark etmesini sağlamaya çalışıyordu.
Kalbine gelecek kişinin misafir olduğuna inandırmak istiyordu.
Kim bilir belki de bir misafirden çok daha fazlası...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASENA
ChickLit"Eve gittiğinde günün sonunda Annen seni sevicekmi sanıyorsun ?" Kara kapkara olan gözlerine baktım siyahtan nefret ediyordum. Bir tokat. Bir tane daha. Ve bir tane daha. "Cevap ver!" Veremiyordum. "Konuş!" Konuşamıyordum. Konuşamadığım için daha da...