[15]

867 70 77
                                    

[sapık kayınbirader]

''Y/n, beni çok dikkatli dinlemeni istiyorum. Dinleyeceksin değil mi?''

O pantolonunu giyip sana doğru gelirken tek kelime bile etmedin. Senin yüzündeki korku ve tiksinti ifadeleri belli oluyordu. Rindou, yapışkan ellerini temizlemeden senin omuzlarından tuttu ama bundan şikayetçi olabileceğin bir durumda değildin.

''Y/n... Nereden başlayayım ki..''

''....''

''Her neyse... ben sadece erkeklerin yaptığı şeyi yapıyordum, bilirsin ya... Normal. Ran'ın da yaptığını biliyorum, eminim sen de tatmışsındır.''

''....''

''Beni dinlemiyorsun!''

''Neden... benim resmimle..'' fazla enerjin kalmadığından zayıf bir sesle konuştun.

''S-sadece orada duruyordu. Mendil bile alamayacak kadar fakir olmanız benim suçum değil çocuklar.''

''Ama... m-mendil kutusu masanın üzerinde...''


Öfkeyle masaya doğru yöneldi ve mendil kutusunu olabildiğinde sert bir şekilde duvara fırlattı. İç çekerek sana döndü ve bir kez daha yıkanmamış ellerini omuzlarına koydu.

''Masada hiçbir şey yok.''

''Sen az önce-''

''Masada hiçbir şey yok dedim! Her neyse, bunu Ran'a söylemeye kalkışırsan ben de, sen ve Kurokawa arasındaki her şeyi ortaya dökeceğim.''

''....''

''Tamam de, yoksa hemen şimdi onu ararım.''

Abisini aramak için telefonu açıp senin yüzüne doğrulttu. Adamın sırıtışından belliydi, kesinlikle arardı. Kocanla aranda yanlış anlaşılmalar olsun istemezdin, bu öpüşme hatası gibi.

''Tamam.''

''Aww keşke seni öpebilseydim ama neyse, eve hoşgeldin yengeciğim.''

Sana sarıldı ve kanepeye geri döndü. Anlamadığın şey ise onun neden senin evinde olduğuydu. Bu sabah onu evde yalnız bırakıp evden ayrılmıştın ama davranışlarına bakılırsa bir yerde uzun süre kalan tiplerden değildi. Ama işte buradaydı.

Yukarı çıktın ve normal kıyafetler giyindin. Utanmaz kayınbiraderin televizyonda evde kimse yokmuşçasına porno izlediği için aşağı inmeye utanıyordun.

Yatağa uzandın ve Ed Gain'in, Gerçek Deri Yüz belgeselini izlemeye başladın. Belgeseli izlerken ara ara durup hastan hakkında notlar almıştın. Rahatsız ediciydi ama sen diğer olaylar sayesinde yeterince rahatsız olduğun için bu sadece zorlu bir bireyin videosu olarak görünüyordu.

Yarım saat sonra Rindou düşüncelerini bölerek ve kapıyı bile çalmadan içeri girdi.

''Oi Y/n, ben acıktım.''

Ona bir kez bile bakmadan yatağın etrafına yayılmış notları düzenlemeye başladın. Sinirlendi ama umursamadın.

''Y/n bir dakika daha yemek yemeden yaşamaya devam edersem açlıktan öleceğim.''

365 DAYS | izanaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin