365 DAYS | izana

[22]

[ayrılık]

''Sen...sen... kimle ne yaptın?''

''Hiçbir şeyi tekrarlamayacağım. Bu bir elveda.''

Rindou ne olduğunu görmeye geldi ve kardeşinin bir bavul taşıdığını görünce buna biraz....sevindi.

''Yani 8 yıllık kocamın beni aldattığını mı söylüyorsun?''

''Seni 'başka bir kadın için terk ediyorum' cümlesinin nesini anlamadın?''

''Tamam. Hoşçakal. Eğer istediğin buysa devam et, o kapıdan çık ve bir daha asla dönme.''

''......Endişeli değil misin? Biraz bile mi!? Az önce seni aldattığımı söyledim. Hiçte....kalbi kırılmış birine benzemiyorsun.''

''Pek sayılmaz. Gidelim, Rindou.''

''Nereye!?'' İkisi de aynı anda sordu.

''Sevişmeye.''

Kayınbiraderinin kolunu tutup onu yukarı çıkardın. Bu sefer :o ifadesi yapma sırası Ran'a gelmişti.

''Pekala. Ben yokken eğlen.''

Çok geçmeden, Ran kapıyı çarpıp dışarı çıktı ve eve bir sessizlik çöktü.

''Siktir. Bunu yapamam.''

Anında eve geri girdi ve doğrudan yatak odasına gitti ve yarı çıplak erkek kardeşiyle, karısını birbiriyle tartışırken buldu.

''Ama sen sevişeceğimizi söylemiştin!''

''Iyy, şaka yapıyordum! Asla böyle bir şey yapmam.''

''Tam bir orospusun.''

''Sen de öylesin.''

''Ran'ın seni ve senin çocuğunu başka bir kadın için bırakmasına şaşmamalı-''

Ran, Rindou cümlesini tamamlayamadan içeri girdi.

''Lütfen bunu yapma Rindou. Biri biraz yalnız bırakır mısın?''

''Siktir git.''

İkinizi yalnız bırakıp gitti. Ran senin yüzünde herhangi bir üzüntü belirtisi görmediği için hayal kırıklığına uğramıştı.

''Seni aldatmadım. Senden başka hiçbir kadına dokunmadım. Bavulumda hiçbir şey yok.''

''....biliyorum.''

''Biliyor musu- ne? Nasıl!?''

''Kıyafetlerin hala dolapta seni beyinsiz.''

''Benim hatam...''