love zone

Hadi bebeğim em oyuncağını

Bölüm 5.

"Immm babacığım lütfennn."

"Bana ne istediğini söyle.
Söyle ki babacığın senin için yapsın"

"Sikini içimde istiyorum babacığım"

Ah kahretsin, geldiğimden beri havuzun içinde benimle oynuyor tamda söylediği gibi cezalandırıyordu beni. Tüm bedenime izlerini bırakıp bana bir türlü istediğimi vermiyor, kıvrandırıyordu. Emdiği göğüs ucuma dişlerini acımasızca geçirdiğinde genzimden çıkan çığlığa engel olamamıştım. Sert bir o kadarda baştan çıkarıcıydı haraketleri. Olduğumuz yer ve konum umurunda bile değildi. Göğsümü hiç çekinmeden şapırtılar çıkararak emiyor yakalanma riskimizin olmasını sikine bile takmıyordu.  Gerçi o siki birazdan bana takacaktı ama neyse.

Resmen ortalık yerde sevişiyorduk ve yakalansak ikimizinde sonu olacaktı . Ama onun umurunda bile değil yavaş yavaş tadımı ala ala devam ediyordu.  Ön sevişmeyi bu kadar uzun tutması ikimizede sorun çıkara bilirdi. Yokluğumuz belli olsa buraya bakma ihtimalleri büyüktü.  Eh gelseler görecekleri şeyden sonra ne olur tahmin etmesi zor değildi.

Havuzun içersinde askerlerin görev yaptığı yerde komutanları askerlerden birini altına almış keyif yapıyordu. Kulağa ne kadar korkunç ve olağan dışı gelsede ikimizinde sikinde bile değildi.  Tehlikeli olması daha cazip geliyordu.  Daha eğlenceli ve daha arzulu.

"Ah....babacığım... artık içime girin lütfen"

"Cezalı olduğun için konuşamazsın bebeğim. Sus ve  o bacaklarını aç komutanın için"

Ne acıması vardı bu adamın  ne deki ayarı, uyarı bile vermeden dudakları göğüs ucumdayken 3 parmağınıda aynı anda itmişti deliğime.Suyun içinde olduğumuz ve çoktan kasılan deliğim fazla zorlanmasada acımıştı. En azından küçükte olsa uyarıda bulunsa kendimi hazırlardım. Bacaklarımı kalçalarının üstünde birleştirip kendimi eline ittiğimde beni soğuk mermere sabitlemiş tekrardan göğsüme dişlerini geçirmişti. Bu kaçıncı seferdi böyle sert ısırdığı bilmiyorum ama sonunda göğüs ucum kopup ağzında kalacaktı. Öyle sert emip içine çekiyordu ki beraberinde aklımda uçup gidiyordu.

Gel-gitlerini beni delirtmek için ekstra yavaşlıkta yaparken dediği gibi beni bu şekilde cezalandırıyordu. Çünki oda çok iyi biliyordu buna dayanmayacağımı.
Boynuna doladığım ellerimden birini saçlarına çıkarıp çekiştirdiğimde el hareketini hızlandırıp çığlık atmama sebep olmuştu. Ben kendimi eline itmeye çalıştıkça dudakları hızlanıp beni soğuk mermere itiyor daha fazla sızlanmama sebep oluyordu.  Sikeyim parmakları içimde öğle yerlere değiyordu ki ben oraları ezmesini istiyordum.  İçimde tatlı bir kaşıntı vardı ve anca komutanım içime girse geçerdi. Sert vuruşlarına ihtiyacım vardı.

Burasının ses geçirmemesi işimize geliyordu. En azından diğer zamanlardan farklı olarak sesimi yutmak zorunda kalmıyordum. Parmaklarını içimden aynı sertlikle çıkardığında derin bir nefes çekmiştim içime. Şimdi bana istediğimi verecek içime girecekti ama  hayır yine şerefsizlik yaparak beni kucağına almış ikimizide sudan çıkarmıştı.

Soğuk zeminle buluşan sırtımla tüylerim diken diken olmuş Yoongi'ye
tutunmaya çalışmıştım.  Oysa beni yatırıp dudaklarımı sertçe öpüp geri çekilmişti. Gözlerinde gördüğüm parıltılar beni nelerin beklediğini anlatmak istiyor gibiydi.