Ambulans gelmiş, ilk müdaheleyi yapmış ve sedye yardımıyla ambulansa taşımıştı.
Duran nabzı müdahele ile atmaya başlamıştı.
Çok korkmuştum,çok fazla kan kaybetmişti.
Ambulansın gidişiyle teyzem arabaya yönelse de ona karşı çıktım hâlâ tam anlamıyla iyileşmemişti.
Derhal babamı aradım.2 dakika içinde buradaydı.Hızla hastaneye gidip danışmaya sorduk. zemin kat soldan 2 no' lu ameliyathanedeydi.
Doğruca ameliyathane'nin önüne gittik.Duvara yaslanmış gelecek iyi haberi bekliyordum.
Babam yanıma gelmişti. "Dicle kızım nasıl oldu bu? Kaza mı?"
Titreyen ellerim'in yerini sesim almıştı.
Gözümden akan yaşlar pantolonuma damlayıp diz kapağımı ıslatmıştı.
Yüzümü babama doğru döndüm.
"Baba o,o kendine bıçağı sapladı. Bıçağı aldı benden özür diledi ve elimi sıkıca tutup bıçağı tutturdu. "
Devam etmeye ne nefesim ne de zihnim izin veriyordu.
Babam bana donuk bir ifadeyle bakıyordu. Sanki bir şeyler biliyor gibi.
Ona sıkıca sarıldım. Hiçbir tepki vermedi,hiçbir şey söylemedi öylece durdu.Yaklaşık 14 -15 dakika'nın ardından beyaz önlüklü doktor kapıda belirdi.
Hızla yanına gittik. Doktor bize döndü ve "arayabileceğiniz bir yakını var mı?" dedi.Teyzem cevapladı,"hayır, rus kökenli ve ailesini kaybetti"
Konuşmaya dahil oldum "Neden ne oldu? Neden soruyorsunuz bir sorun mu var?"
"Üzgünüm, başınız sağolsun"
Hayır hayır bu olamazdı. O ölemezdi.
Ağzım açık kalmıştı.
Doktor gitmeden tekrardan bize döndü " Polislerin size bir kaç sorusu olacak lütfen bekleyin" dedi ve uzaklaştı.Boş koridorda sadece her an patlayacak gibi duran floresan'ın cızırtılı sesi vardı.
Hiç kimse tek laf etmedi. 2 polis gelmişti. Gelir gelmez bir soru yöneltti adam "Ancelina İvanor'u son gören kim?"
Onu son gören bendim ve son konuşan da bendim.
"Benim" dedim kısık sesle.
"Sorgulamamız gerekiyor lütfen boş bir odaya geçelim"
Kabullenip başımı sallarken babam itiraz etti.
"Polis bey kızım daha 16 yaşında neyin sorgusu bu?""Beyefendi , Bıçaklanma olayı var ve kızınız tanık. Olay hakkında bilgi edinmek için sorgulamamız gerekiyor.Lütfen zorluk çıkarmayın ,prosedür gereği bir sorgu yalnızca"
Babam tam konuşacaktı ama sakin olması için ona korkmadığımı belirten bir yüzle baktım.
Polisler beni asistan doktorların çalıştığı olan odaya getirmişlerdi.
Hem yaşım gereği hem de yapılması zorunlu bir sorgu olduğu için pekte ileri boyutta bir şey olmayacak gibi duruyordu. Sadece şüphe ettikleri bir durum olursa o zaman ileri boyutlara taşınabilirdi.-ki umarım öyle bir durum olmazdı-Yayları gevşemiş,yeşil renkli tekli koltuğa oturdum. Hemen karşımdaki ikili koltuğa da polisler oturdu.
"Adınız neydi?"
"Dicle"
"Evet dicle 18 yaşından küçük olduğun için bir avukat tutman gerekir fakat bu gerçek anlamda bir sorgu sayılmadığı için şuan gerek yok. Biz sana bir kaç soru soracağız. Sende bize cevaplayacaksın. Hazırsın değil mi ?"
Benimle konuşup yapmam gerekenleri söyleyen esmer saçlı adam rahatlamamı sağlerken, hemen yanındaki sarışın sert bakışlı kadın polis gerilmemi sağlıyordu.
Derin bir nefes alıp "tamam" dedim. "Hazırım"
"Bildiğin gibi Ancelina İvanor 6-7 yıl önce Rusya'dan gelen bir göçmen"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikoreni
General FictionYaşanan onca şey belkide yaşanmıyor,yaşadıklarımız belkide başka evrende birinin rüyası,veya birileri bizi dünya denen bu kutuya hapsetmiş oyunlarının parçası olarak kullanıyor. Peki başkalarının yalanlarından kaçarken kendi gerçeklerimizde sıyrılıy...