YORUM VE OY İSTİYORUM LÜTFEN 😡❤️
~~~~
Yolculukları severdim, uzun ve sessiz olanları sadece.
Uyumaya çalışıyordum ama bu kadar sesin için de imkansız bir şeydi bu şu an. Fazla sesten nefret eden ben sırf o geliyor diye bu aptal geziye gelmeyi kabul etmiştim.
Diğerleri aşırı derecede gelmem için ısrra ederken kesin bir dille reddetmiştim fakat onun geleceğini öğrendiğim an kendi adımı da yazdırmam bir olmuştu. Sınıf dışında başka bir yerde göremediğim için biraz daha fazla görürüm umuduyla katılmıştım bu geziye.
En arka koltukta tek başına oturuyordu. Ben ise iki koltuk önündeydim. Aslında yanına yakın bir yerlere oturmak istemiştim fakat Furkan'ın delici bakışları yüzünden onu göremediğim kısma oturmak zorunda kalmıştım.
Aslında görmüyor değildim.
Çantamın içinde ki küçük cep aynasını kimseye dikkat ettirmeden camın kenarında kalan boşluğa tutup arada yüzüne bakıyordum.
Çok yakışıklıydı.
Aklımı başımdan alan bir havası vardı. Hava soğuk olmamasına rağmen kapüşonlusunun şapkasını kafasına geçirmiş, her zaman taktığı kulaklıklarını da takmıştı.
Hafif esmer teni ve düz saçları o kadar güzeldi ki. Bazen diyordum o da bemi sevse nasıl olurdu? Daha mı kötü olurdu ya da beni bu iğrenç durumdan çekip çıkarabilir miydi?
Hayır hayır. Onu da bu pisliğe çekemezdim. Uzaktan sevmek yetiyordu bana. En azından sevgim vardı ve bu bana çok iyi geliyordu. Bir şeyler için tutunmaya değer tek şeydi.
Ayrıca onu sevmem doğru bir şey bile değildi. Bu sağlıksız düşünceleri kafamdan atmam gerekiyordu. Sevgime kapılıp gidemezdim.
"Deniz ne yapıyorsun?"
Sılanın gelip birden sormasıyla elimdeki aynayı kapatıp, sakladım.
"Hiç, dışarı bakıyordum öyle."
Anladım dercesine kafasını sallayıp önüne dönmüştü. Otobüse bildiğimizden beri yanıma gelmemişti doğru düzgün. Furkan ve diğerlerinin yanında eğleniyordu. Ben sıkıcı geliyormuşum ona. Haklıydı. Sevmediğim birine ne kadar eğlenceli olabilirim ki?
"Furkan ile ne konuştunuz?" sorduğum soru ile bir süre düşünüp gözlerini etrafta gezdirmeye başladı. Yalanını düşünüyordu.
"Hiç aşkım gezi için nereleri gideceğimizi anlatıyordu."
"Hocalar zaten bahsetti bundan."
Köşeye sıkışmıştı. Yüzüme bakamıyordu. Beni aptal sanıp onunla bir ilişkisi olduğunu anlamadığımı sanıyordu. Birazdan da haklı çıkmak için beni suçlayacaktı.
"Sen bana inanmıyor musun?"
Tabii ki inanmıyordum. Bir açığını bulup da bırakayım diye bekliyordum resmen. Ama o kadar profesyoneldi ki asla bir açığını bulamıyordum. Direkt bıraksam gidip babama beni bıraktı diyip ağlayacaktı. Elimde bir delil olması gerekti.
"İnanıyorum. Cırlama hemen."
Bir de onu çekemezdim. Bir kere üstelediğimde asla susmazdı artık. Yüzünü asıp önüne dönüp telefonuna bakmaya başladı. Ona bakmayı boşverip kulaklığımı takacağım sırada Gece ayaklanıp otobüsün önüne doğru gitmeye başladı.
"Taş gibi."
Yanımdan gelen sesle o tarafa dönüp baktığımda Sıla'nın baştan aşağı arkasından onu süzdüğünü gördüm. Sinir beynime hücum etmişti bile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLI|BXB
Короткі історії-TAMAMLANDI- Bilinmeyen numara:Neden öptün onu? Deniz:Farkında mısın sevgilim o benim. Tabii ki öpeceğim. Bilinmeyen numara:Sevmiyorsun ama O da seni sevmiyor. Deniz:Şunu demeyi keser misin? Seviyorum tabii ki O da seviyor. Bilinmeyen numara:Peki...