İyi okumalar☺️
~~~~
Bilinmeyenin yazdıklarından sonra o kadar iğrenç hissetmiştim ki kendimi. Bir insan hakkında hele de ailesi hakkında böyle konuşması çok fazla sinirlendirmişti beni.
Özellikle sevdiğim adam hakkında böyle konuşması.
Gece biraz sıkıntılı bir tipti evet ama ona bulamadığınız sürece gayet iyi birisiydi. Yani ben pek görememiştim ama öyleydi. Tek başınaydı her zaman. Sadece bir arkadaşı vardı farklı sınıftan ama onunla da çok yakın değildi.
Tavırları sınıftakilerin hoşuna gitmezdi. Hepsine üstten bakar, en iyisi benim havalarındaydı. Egolu değil aslında sadece özgüveni fazlaydı ve sınıfta ki kimseyi kendisine arkadaş olarak bile layık görmüyordu. Gerçi ben arkadaşı bile olamazdım ya.
Sadece bu değildi insanların onu farklı ve kötü bilmelerinin. Açıkça biseksüel olduğunu bütün okula söylemişti. Asla sorun etmemişti bunu. Çok cesurdu. Ama bu ona çok kötü şekilde geri dönüşler verdi. Sınıfta sırasına iğrenç yazılar yazdılar, yanlışlıkla oldu diyerek üstüne su döktüler. Kitaplarının arasına tehdit mektupları bıraktılar.
Bunu açıkça söylemesi güzeldi fakat bunlar yanlış şeylerdi. Erkeklerden hoşlanmasını bu kadar normal anlatması garipti. Ben ona aşık olduğum hâlde doğru bulmuyordum bunu.
Benim aşkım, bana yanlış geliyordu.
Saat gece 02.55'e gelirken ben hala uyuyamamış ve onu izliyordum. Heyecandan uyuyamamıştım. Daha doğrusu onu bu kadar fazla görebileceğim tek an olduğu içindi bu.
Buğday teni, düz saçları, çene çizgisi her şeyi o kadar güzeldi, o kadar yakışıklıydı ki. Doğru olmadığı hâlde ona daha fazla kapılıyordum. Hem de çok fazla.
Birden kapı çaldığında uzandığım yerde korkudan sıçramıştım. Kimdi ki bu saatte? Yerimden kalkıp kapıya ilerlemeye başladım. Ona baktığımda hala uyuyor olduğunu gördüm. Nedense ses çıkarmaktan korkuyordum.
Kapı kulbuna elimi atıp ses çıkarmamaya özen göstererek açtım kapıyı. Karşımda Sıla vardı. Ne işi vardı gece gece kapımda? Hemde üzerinde neredeyse yok denecek kadar bir şort ve yarım atlet ile.
"Ne işin var bu saatte burda?" Diye sordum sesimi kısarak.
"Seni özledim." Dedi elini elime getirerek. Sesini farklı bir havaya sokmuştu ama ben rahatsız oluyordum. "Saatin farkında mısın? Odana git sabah görüşürüz zaten." Diyip geri çektim kendimi. Temaslarını sevmiyordum.
"Aşkım o anlamda değil ki. Tenini özledim." Ne yapmaya çalıştığını anlamıyordum şu an. Biz daha önce bir şey yaşamamıştık zoraki öpüşmemiz dışında.
"Sıla lütfen gider misin? Hocalardan biri görecek. Hem odada başkası var farkındaysan."
"Bir şey olmaz, uyumuyor mu zaten?" İtiraz etmeme zaman vermeden içeri girip kapıyı kapattı. Kapının yanında ki duvara sırtımı yasladı. Hareketleri beni korkutuyordu şu an. Ters bir şey de diyemiyordum aileme yetiştirmemesi için.
Bana biraz daha yaklaşıp elini boynuma attı. "Son öpüşmemiz hâlâ aklımda, çok güzeldi." Dedi. Dudaklarını biraz daha bana yaklaştırıp konuşmasına devam etti. "Ama ben daha fazlasını istiyorum." Hayır, hayır o öpüşmeden sonra ki saatler kusmadan duramamıştım asla daha fazlası olmazdı.
"İstemiyorum Sıla. Odana git lütfen." Yüzündeki gülümseme silinip sinirli bir hal aldı. Reddedilmekten nefret ediyordu. "İstemen gerek ama bebeğim. Beni herkes ister." Dudaklarını kulağımın dibine getirip fısıldadı. Midemin bulandığını hissediyordum şu an. Ama durmadı. Elini elime getirip bana biraz daha yaklaştırdı vücudunu. Birden elimi göğsüne koyunca gözlerim yerinden fırlarcasına açıldı. Kusmak istiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLI|BXB
Short Story-TAMAMLANDI- Bilinmeyen numara:Neden öptün onu? Deniz:Farkında mısın sevgilim o benim. Tabii ki öpeceğim. Bilinmeyen numara:Sevmiyorsun ama O da seni sevmiyor. Deniz:Şunu demeyi keser misin? Seviyorum tabii ki O da seviyor. Bilinmeyen numara:Peki...