flowers ✓

|özel bölüm|

Baş alfa, Yeji ve Sam'i Minho'nun evine gönderdikten sonra derin bir nefes aldı. İkiz bebekleri çoktan büyümüş ve dönüşmüşlerdi bile. Yeji güzel ve ağır başlı bir alfa iken Sam huy olarak tamamen annesine benzeyen tatlı bir omegaydı. Fakat bu ikili ne zaman bir şeyler yapacak olsa her planın altından Sam'in keskin zekasının çıktığı da bir gerçekti. Yeji ne kadar fiziksel anlamda Sam'den güçlü olsa bile zekice birkaç plan yüzünden bazenleri ona yeniliyordu. Bu onu sinirlendirmiyordu, aksine omega ikizinin kendini koruyabilecek kadar akıllı olması içini rahatlatıyordu.

Başta Yeji'nin tüm dikkati ikizi üzerinde olsa bile Minho'nun kızı Ryujin'in dönüşüm geçirdikten sonra ruh eşi çıkması her şeyi değiştirmişti. Artık odağı eşinin üstündeydi ve Sam'i yalnız bırakmaya başlamıştı. Ne kadar kardeşini boşladığı için üzgün hissetse bile Sam için bu geçerli değildi.
İkizi onu yalnız bıraktığı zamanlar aile arkadaşları olan ve beraber büyüdükleri Wooyoung-San ikilisi ile delicesine eğlenirdi. Günün sonunda ise birkaç alfayı ona sulandığı için yerin dibine sokar, ardındansa birkaç yıkıcı laf ederdi.

"Sürünün liderlerinin biricik omega çocuğuna sulanacak kadar kafayı mı yedin alfa? Yoksa bu cesaretini aptallığına mı vermeliyim?"

Evet, herkes Sam'in eşi için üzülüyordu. Kök söktüren bir omegayla ilgilenmeyi zor buluyorlardı. Fakat kimse Sam'in eş istemediğini düşünemiyordu. Manolya kokulu omega ölene kadar aile evinde kalmak istiyordu, bir alfayı hayatına almak istemiyordu. Bir zamanlar Changbin'in de yakındığı doğa ananın ona tolerans göstereceğini kimse düşünemezdi öyle değil mi? Sam de eşiyle karşılaştığı gün bunu anlayacaktı, fakat şimdi değil.

Hyunjin düşüncelerinden arındığı gibi eşinin feromonlarının kokusunu alırken yıllar geçse bile aynı heyecan ve sevgiyle odalarına doğru yöneldi. Minik eşi kızgınlıktaydı ve şu an ihtiyacı olan tek şey Hyunjin'di.

Kıvrandığı yatakta eşini bekleyen omega parmaklarıyla kendine dokunmamak için zor duruyordu. Eşinin gömlekleri arasında bedenine yer yapmış ve tüm kokusunu onu çağırmak için yayıyordu. Gözleri çoktan kendi rengini sarıya bırakırken ihtiyaçla eşinin ismini mırıldandı. Birkaç saniye sonra açılan kapı ve burnuna dolan feromon kokusuyla inleyip kollarını eşine uzatmıştı. Ne kadar da zevk içindeydi, dokunsa boşalacak gibi hissediyordu. Hyunjin onu kucağına alıp yatağın üstüne oturduğunda bile kendini kasmıştı. Fakat kontrolü ele alan omegası çoktan oturduğu bacaklara sürtünmeye başlamış ve eşinin dudaklarını öpmek için başını hafifçe eğmişti. Kolları anında Hyunjin'in boynuna dolanırken her seferinde onu daha çok kendine çekiyor ve nefes almasına fırsat bile vermiyordu.

Çıplak bacaklarına sürtünen soğuk eller onu iyice çıldırtırken sürtündüğü bacakların ilerisine gidip tam anlamıyla alfasının kucağına oturdu minik omega. Zevkle inlerken buluşan dilleri tatlı bir savaş içerisindeyken bir eli çoktan eşinin soğuk parmaklarına gitmiş ve onları deliğine doğru ittirmişti. Alfa eşinin sabırsızlığına gülmüş ve nefes alması için dudaklarını ayırırken iki parmağını birden küçüğü ile buluşturmuştu. Aldığı hazla bedeni gerilen omega ıslak deliğinde hissettiği parmakların üstünde hareket etmek için eşinin omuzlarına tutunmuştu. Ama yeterli değildi, dolu hissedemiyordu.

"Alfam, seni istiyorum lütfen."

Baş omega dolu gözleriyle eşine yalvarırken aklına düşen görüntülerle daha da hevesli hissediyordu. Bir bebek, bir bebek daha istiyordu. Alfası kendini içine itip hareket etmeye başlarken bile gözlerinin önünde bir bebek görüntüsü vardı. Tekrardan anne olma içgüdüsü onu ele geçirmişti. Hazla eşinin üstünde sekerken geleceğini hissetmiş ve kendini kasmıştı. Bebek düşüncesi onu öyle kendinden geçirmişti ki içine tohumlarını bırakmamak için ondan ayrılmaya çalışan eşinin boynuna tırnaklarını geçirmiş ve onu bir kez daha en derinlerinde ağırlamıştı.

"Bebek istiyorum, bebeğimiz olsun."

Omega eşini bir kez daha yuvasında ağırlamak için çıldırırken baş alfanın kurdu kontrolünü kaybetmiş ve eşinin isteğini yerine getirme dürtüsüyle her seferinde içine tohumlarına bırakmıştı.

Sadece birkaç hafta sonra aralarına katılacak olan küçük bebeğin tohumları işte o gece anne rahmine düşmüştü.

***

Bonus track:

nau nau diyo

sam
san
ryujin
yeji
wooyoung

wooyoung:
hii
ben de bas omeganin kollarinin arasinda olmak istiyorum 😭
size gelince omega annem atliyo ustune
birakmiyo
sanirsin 24 yasinda
halbuki 42 oldu

san:
genç işte

wooyoung:
o sifa gucleri sag olsun
tek bi kirisigi bile yok

sam:
jeongin amca genç ruhlu bir insan
insan birazcık annesine çeker

wooyoung:
ya sana ne demeli
baban misin annen misin belli degil
bi oylesin bi boyle

sam:
ayrımcılık yapmıyorum ben
tek birisine benzersem diğerinin gönlü kalır
olmaz öyle

san:
senin aksine yeji aynı babası

wooyoung:
gorunusu de oyle valla
ayiptir soylemesi zaten felix amca nasil hyunjin amcaya asiksa esinin klonlarini dogurmus bildigin
sam senin cillerin olmasa annene benzetemezdim kb

sam:
babamın dediğine göre doğduğumuzda daha çok annemize benziyormuşuz
hatta fotoğraflarımızda var
ama büyüdükçe babama benzemişiz

san:
birinizde felix amcaya benzeseydiniz ne olurdu

sam:
aman boş ver
onlar yeni çalışmalar yapıyor
belki bu sefer tutar

wooyoung:
oha saka mi

●

Ne şakası woo bunun şakası mı olur hsmxmsmxmx

Aman aman özel bölüm de yazarmışım vaaay

Yeji-Sam = Hyunlix'in çocuğu
Wooyoung = Jeongchan'ın çocuğu
San = Seungbin'in çocuğu
Ryujin = Minsung'un çocuğu

●

- larren