Uyanmıştım başıma giren ağrıyla irkildim üf niye ağrıyor ki? Yataktan yavaşça kalktım banyoya gidip işlerimi halletikten sonra odama geçip dolabımdan eşyalarımı alıp giyindim, ayakkabılarımı giyinip saçlarımı tarayıp salık bıraktım. Kapının kilidini çevirip açtım merdivenlere yöneldim kalkmamışlar mıydı?
Merdivenlerden inip yemek odasına baktım kimse yoktu oturma odasına geçip tekli koltuğa oturdum. Bir anda önüme gelen mavi ışıkla yerimden zıpladım.
Briella; Anan cu!!
Baktığımda five, allison ve diego odanın ortasında duruyorlardı hepsi oturup nefes alıp verdi.
Briella; Noluyor burada?
Allison; Görmüyor musun? Görevden geldik.
Briella; İyi.
Pogo; Efendim babanız sizi kahvaltıya çağırıyor.
Allison; Geliyoruz pogo.
Yemek odasına gittik masaya oturduk. Reginald konuşmaya başladı her zamanki gibi.
Reginald; Bu akşam alex gidecek son kere güzel anı yaşamanızı istiyorum kahvaltıdan sonra bir şeyler yapın.
Allison; Tamam baba.
Kahvaltımızı bitirmiştik oturma odasında oturuyorduk reginald da odasına çıkmıştı.
Allison; E ne yapıyoruz?
Luther; oyun oynayalım
Klaus; Hayır yaaa
Diego; Sinemaya mı gitsek?
Allison; Benim için uygun
Luther; Tamam gidelim
Diego; Ama montlarımızı alalım hava soğuyor.
Allison; Tamam hemen alalım.
Birlikte odalarımıza dağıldık montumu alıp aşağıya indim kapının önünde bekliyorlardı.
Briella; Gidiyor muyuz?
Diego; Evet hadi çıkalım.
---------------------------------------------------------
Sinemaya gelmiştik, luther ve allison biletlerimizi alıyorlardı bizde kenarda onları bekliyorduk.
Allison buraya doğru bakış attıktan sonra yanımıza geldiler.
Allison; Tamamdır girelim.
Klaus; Şey mısır yok mu?
Luther; İçerde vereceklermiş onları da ödedik.
Klaus; Ha tamam o zaman.
Birlikte salona giriş yaptık önden
3.sıraya geçtik ortalardan bir yere oturduk. Film güzel başlamıştı mısırlarımız da gelmişti five'nin bana baktığını gördüm anlamsızca ne diyiverdim gülerek önüne döndü.Üff lavaboya gitmem lazım yoksa buralar batacak. Sessizce five ye yaklaştım. Parmağını dudaklarıma koydu.
Five; Şştt güzelim yeri ve zamanı değil.
Yeri değil ama zamani ben mi ayarlıyorum bay zeki bi dinlesene tekrar konuşmak için yeltendiğimde.
Five; Ama olmaz diyorum bak ayıp hem.
Briella; Five delirtme beni.
Five; Oha oha.
Briella; Lan sıkıştım, lavaboya gidelim.