You're the reason i believe in fate// Damianya

Becky, ben galiba ölüyorum.

ı wanna be your girlfriend - gril in red

"Off! Başım çatlıyor."

Becky, dünkü partide bütün olayları izlemiş ve içten içe feels geçirmişti. Ama ne olmuştu da Anya Damian ile birlikte suya düşmüştü?

Tabii Becky bu sahneye tanıklık ettiği gibi Anya'yı sudan hızla çıkarmış, Zoe'den havlu istemiş ve direkt olarak evine götürmüştü. Anya'nın babası iş için bir süreliğine yurt dışına gitmişti. Annesine de eve gittikleri gibi arayıp bugün onlarda kalacağını söylemişti Becky.
(Becky gibi bir arkadaş istiyorum 😩)

Saat 12.30 olmuştu ve Anya anca uyanabilmişti.

"Dün neler olduğunu hatırlıyor musun Anya-chan?"

"Sana bir şey diyeyim mi? Sıfır bilgi, hiçbir şey hatırlamıyorum."

Bu kötü olmuştu. Şimdi nasıl öğrenecekti? Gerçi... bir yolu vardı tabii.

--

Cumartesi gününü Becky ile geçiren Anya o kadar yorulmuştu ki. Neredeyse ayakta uyuyacaktı. Saat 00.00 sularında Anya, evine daha yakın bir yol olan ara sokaktan geçiyordu. Yorgunluktan gözleri sürekli olarak açılıp kapanıyor, önünü görmesine engel oluyordu göz kapakları.

Arkasından gelen şiddetli sesle birden bütün yorgunluğunu unutmuş ve içine bir korku düşmüştü. Çabucak arkasını dönüp ona doğru koşan adamı gördüğünde, ruhu bedeninden ayrılacaktı.

"Hass-" Pembe saçlı kız kendi kendine fısıldayıp koşmaya başlamıştı. Lanet olsun ki bu yol bile evine uzaktı!

Çok hızlı koşamıyordu çünkü Becky'nin verdiği kapüşonluyu giymememiş ve elbiseyle dönebileceğini söylemişti. Kendine kızma faslı bittiğinde adamın ona çok fazla yaklaştığını fark edip son enerjisinide harcamaya başlamıştı.

En sonunda bütün enerjisi tükenmişti genç kızın. Adam Anya'ya ulaşabildiğinde onu sıkıştırmıştı. Evet, adam sarhoştu ama hâlâ ona tekme atabileceğini düşünüp bacaklarını kızın bacaklarına bastırabilecek kadar aklı yerindeydi.

"Hey, hey! Becereceğim kız bu kadar korkak olmamalı."

Anya duyduğu cümlelerle birlikte şoka girmiş resmen bütün kan vücudundan çekilmişti. Sonuna kadar tutmaya çalıştığı göz yaşları yavaşça firar ederken adam ona dokunmaya başlamıştı.

"Fiziğinde çok güzelmiş tatlı kız-"

"Senin fiziğini ayrı seni ayrı s*kerim p*ç seni."

Anya gözlerini inanamayarak açtığında, adamı yere fırlatmış bir Damian görmeyi beklememişti.

"D-damian?!"

Yeşil saçlı çocuk çoktan sarhoş adamın üstüne çıkıp yumruklarını geçirmeye başlamıştı. Bir süre sonra adamın yüzü nerdeyse tanınmayacak kadar kan olduğunda, Anya Damian'ın kolunu çekiştirmeye başlamıştı.

"Damian tamam! Sarhoşun teki işte, eve gidelim lütfen."

"Saçmalama Anya! O pislik sana tec@vüz etmeye kalktı! Ben olmasaydım ne olacaktı? Kimseyi arayamazdın da, telefonun çantandaydı. Ya başına bir şey gelseydi? Onu elimden kimse alamaz."