8. Bölüm

8 1 0
                                    

Yemek esnasında kimin eşyalarını hangi odaya bıraktığımızı söylemiştim. Genel olarak herkes memnundu, bir kişi dışında. Özlem devamlı iğneleyici bakışlarından atmıştı bana. Daha sonrasında ona durumu açıklayıcı bir konuşma yapmam gerekecekti ama o kalabalığın içinde yapamazdım. Birkaç günlüğüne Aslıyla beraber kalabilirdi ama Jay kalamazdı. Yemekten sonra herkes yorgun olduğunu söyleyip odalarına gitti. Jay'in yorgun olduğunu düşünmüştüm ve en azından bu yorgunluğu daha rahat alabilmesi için onun odaya tek gitmesini istemiştim. Bir şeyler yapıyor olabilirdik ama belki yanında ben varken rahat uyuyamazdı çünkü ben biriyle uzun süre yatmaktan nefret ederdim. Önce sandalyesinden kalktı ve bana ne yapacağımı sordu. Buraya geldiğimizden beri bana karşı daha ilgili davranmasını boş hayallere kapılmamak için üstüme almak istemiyordum ama bariz bir davranış değişikliği vardı ve nedenini merak ediyordum. Ona buralarda biraz takılacağımı söylediğimde sandalyeye geri oturması kaşlarımın şaşkınlıkla kalkmasına neden olmuştu. Yanımdan kaçar diye düşünmüştüm. Odaya çıkmamamın diğer bir nedeni ise birkaç gün önce ilaçlarımı içmeyi bırakmıştım ve yemek esnasında hafiften de olsa ağrımın başlamasıydı. Biraz temiz havanın iyi geleceğini düşünüyordum bu yüzden ahıra doğru yürümekti niyetim. Jay yanıma oturduktan sonra bir şey söylemediği için ben de cebimden telefonu çıkarıp onunla ilgilenmeye başlamıştım. Kaan şu an uyuyordu ama bize göre gece olan tüm zamanda bir şeyler yollamıştı. Bir videosunda da ben oradayken bizi tanıştırdığı birkaç kişiyi kadraja alıp beni yine yanında görmek istediğini söylüyordu. Gülerek 'tamam tamam gelirim' yazarak mesaj attığımda Jay seslice nefesini verdi. Başımı çevirip ona baktığımda onun bakışlarının ekranımda olduğunu gördüm.

"Özel hayat?"

Bakışlarını gözlerime çevirdiğinde gözlerini devirdi.

"Gerçekten beni yaladıktan sonra özel hayattan mı bahsedeceksin?" Şaşkınlıkla hem gözlerimi hem de ağzımı açtım.

"Sen kimsin ve Jay'e ne yaptın? Her an başka bir katmanından başka bir tavır çıkıyor. Yalan söylemeyeyim içini çok merak ediyorum." dedim yarım ağız gülerek. İkimiz baş başayken o daha rahat etsin diye yarı İngilizce yarı Türkçe konuşuyorduk. Söylediğim şey yüzünden yanakları hafif kızarınca gülümsedim ve elimle yanaklarını ezdim. Bu hareketim dudaklarının büzüşüp öne çıkmasını sağlamıştı. Elimden kurtulmaya çalıştı ama güç oranına bakarsak ben ondan daha güçlüydüm bu nedenle girişimi başarısız oldu. Bakışlarım arkamızda kalan eve kaydı ve şöyle bir taradığında camlarda kimsenin olmadığını görünce kendimi tutamadım. Jay'e daha yaklaşıp üst dudağını emmeye başladım. Tam anlaşılamayan bir sesle şikayet etmeye başladı ama dediğim gibi anlaşılmıyordu. Büyük ihtimalle birinin görmesinden korkuyordu ama eminim çoğu kişi uyuyor ve annem de mutfakla ilgileniyordu.

"Birinin görmesinden korkuyorsan sessiz olmayı deneyebilirsin." dedim geri çekilip. Bu lafımdan sonra da alt dudağına yöneldim. Diğer elim onum boynunu kavradığında sıcacık nefesini birden bıraktı. Bir elini boynunu kavrayan elimin üstüne götürdü, diğerini de göğsüme koydu. Beni itmeye çalışmadığı için biraz daha devam ettim ama kalbimdeki sızı bir tık daha artınca geri çekilmek zorunda kaldım. Bu çocuk kesinlikle kalp ritmime iyi gelmiyordu. Ona bir şey söylemek istemiyordum çünkü onun yüzünden ikinci kez rahatsızlandığımı düşünüp üzülecekti emindim. Geri çekilmemi beklemediği barizdi bu yüzden suratında kırgınlıkla bana bakıyordu.

"Biraz uyu. Yol uzun sürdü."

"Sen uyumayacak mısın? Arabayı da sen kullandın."

"Odaya seninle çıkarsam uyuyabileceğimizi sanmıyorum. Ama eğer o küçük deliğinle biraz oynamama izin verirsen-"

İlk Bakışta AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin