4. Bölüm

18 1 0
                                    

Zırıl zırıl çalan telefonumun sesiyle küfür ederek uyandım. Saat sabahın dokuzuydu ve cumartesi sabahıydı. Ekrandaki ismi görünce açmamayı da bir düşünmedim değil. Ahmet arıyordu. Bugün için heyecanlı olduğundan kesinlikle telefonu kapatmaz ve konuşup dururdu.

"Ne oldu?" Uykulu halimle sesim çok yüksek çıkmamıştı.

"Aslaaann! Hala uyuyor musun?"

"Uyuyorum koduğumun salağı aynen şu an uyuyorum. Oğlum telefonu açtım ya mal mısın?"

"Bu da yeni uyanınca hiç çekilmiyor."

"Kim var yanında?" Sabahın köründe toplamamıştır umarım insanları.

"Sana ne? Bana düzgün cevap vermiyorsun bir de soruyorsun. Kahvaltıya geldik biz."

"Tamam kapatıyorum uyuyacağım ben."

"Dur dur kim kimiz söyleyeyim sana. Ben varım tabiki. Sonra Özlem var Anıl var Kerim ve sevgilisi yılan Zeynep var. Kız adın neydi?" Ahmet hep böyleydi. Benimle mi konuşurdu yanındakiyle mi belli olmazdı.

"Aslı var o geçen gördüğümüz Murat var Jay var bir de Sare var."
Jay mi vardı? Yatakta doğrulup hemen yorganı üstümden attım.

"Tamam hadi konum at bana geliyorum."

"Demiştim size bana bayıldığı için hemen geliyor. Atıyorum canım konum." deyip telefonu kapattı. Bunların bir araya gelmesi çok saçmaydı. Yani Jay ve Özlemin onlarla bir arada oturması. Büyük ihtimalle Aslı Jay'i sosyalleştirmeye çalışıyordu. Özlem için bir fikrim yoktu. Genelde Zeynep'le aynı ortama girmek istemezdi.
Yatağımı toplamadan hemen duşa girdim. Duştayken kafamda kıyafet kombini yapmaya çalışıyordum. Daha pencereden dışarı bakamamıştım hava nasıldı bilmiyorum ama hep beraber kahvaltıya gittilerse hava çok kötü değildir diye düşündüm. Sonra aklıma zaten arabayla gideceğim geldi. Duştan çıkarken kombinimi yapmıştım bile.
Evden hazırlanıp çıkmam yaklaşık on dakikayı bulmuştu. Toprak tonlarında giyinmiştim tamamen ve bence harika görünüyordum. Navigasyondan konumu açtıktan sonra en iyi ihtimalle 15 dakikaya orada olacağımı hesapladım. Restorana yaklaştığımda telefona gelen mesaj sesiyle yavaşladım.

Mesaj Özlemdendi.
'Acele et gel yoksa ben bu yılanla arkadaşını burada döveceğim.'

Zeynep büyük ihtimalle Sare'ye Özlem'den bahsetmişti. Aslında Özlem de çok iyi biriydi ama yıldızları uyuşmamıştı sanırım.

'Arabayı park ediyorum.' Yazıp gönderdim. Üst katta olduklarını söyleyen mesajla bana merhaba diyen garsona karşılık verip üst kata çıktım. Havanın güzel olmasını ve cumartesi olmasını fırsat bilen herkes dışarıdaydı ve burası da aşırı kalabalıktı. Masadakiler beni görünce sarılmak için ayağa kalktılar. Gülerek hepsine sarıldığımda en sonra Jay ve Özlem kalmıştı.

Jay'e sarılırken 'çok mu özledin beni?' diye fısıldadım kulağına. Gözlerini devirerek yerine oturduğunda Özlem hemen onun yerini aldı ve bana sarıldı.

"Hoş geldin!" dedi neşeli bir sesle. İkisinin arasındaki sandalyeyi benim için ayırmışlardı.

"Aslanım o sandalye için şu diğer taraftaki iki sarışını yoldum. Değerini bil." dedi Ahmet böbürlenerek. Anlamayarak bizimkilere bakınca Anıl "Kanka saçmalıyor işte biliyorsun. Gitti patavatsızlık yaptı kavga çıkacaktı." diye açıklama yaptı.

Garson bana da servis açınca herkes şundan ye bundan ye demeye başlamıştı. Yine aralarına geç katıldığım için herkes bir şey öneriyordu. Gülerek Sare'ye baktığımda masadaki börek tabağını göstermişti.

İlk Bakışta AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin