9. Bölüm

7 0 0
                                    


Malum olaydan sonra üç gündür okula gitmiyordum çünkü onu görmek istemiyordum. Evden de çok çıkmıyordum ve günlük rutinim devam ediyordu. Özlem okuldan sonra bana geliyordu ve olan biteni anlatıp sigara getiriyordu. Hamamda bir hafta yaşasam bile vücudumdaki sigara ve alkol kokusunun gitmeyeceğinden emindim. Jay'in devamlı ona beni sorduğunu, benimle konuşmak istediğini ve en azından telefonuna cevap vermemi beklediğini söylemişti bugün Özlem'e. Evet her gün aksatmadan beni arıyordu ama ne söyleyecekti ki? Özlem yanıma oturduğunda onun göğsüne yattım ve beline sarıldım. O saçlarımı okşamaya başladığında ben de ağlamaya başlamıştım. Özlem dışında yanımda kimseyi istemememin nedeni de bu hallerimdi. Yarım saatte bir ağlamaya başlıyordum ve kendime artık biraz da olsa acıyordum. İlk günün sonunda düşünmeye başlamıştım. Belki de ben kendi duygularıma ondan karşılık gördüğümü sanmıştım ya da kafamda kurmuştum. Onun davranışlarını kendi istediğim şekilde yorumlamıştım, bunlar da olabilirdi. Bu yüzden kendime acıyordum. Nasıl olur da sevilmek için kendi beynimi kandırabilirdim?

"Aslan bir kere konuşsanız mı? Sana açıklayacağı şeyler olduğunu söylüyor."

Sesimin bok gibi çıkacağını içtiğim bir dolu sigara ve devamlı ağlamamdan biliyordum bu yüzden sesli cevap yerine başımı sağa sola sallayarak cevap verdim.

"Aslan yapma böyle ama. Bir kere konuşun. Sonucu ne olursa olsun konuşmanız senin için de çok iyi olur." Özlemin kucağından kalkıp ona arkamı dönerek koltuğa uzandım. Özlem oflayarak kalktı ve sehpanın üstünü temizlemeye başladı.

"Şu haline bak ya. Kalk artık yeter. Evin kapısını açınca içerden dışarı duman çıkıyor duman. Her yer leş gibi arpa kokuyor. O bitince başka bir şey içiyorsun. Cildinin haline bak, göz altlarına bak mosmor olmuş. Üzül tamam bir şey diyemem ama yatak döşek mi olman lazım." Söylene söylene mutfağa gittiğinde kendimi tutamayıp biraz daha ağladım. Elimden gelse ben de bu halde olmak istemezdim zaten. Tekrar geri geldiğinde camları açtı ve söylenmeye devam etti. Gözlerimi devirip yattığım yerden kalktım ve bir sigara yaktım.

"Aslan senin kalp rahatsızlığın var. Daha yeni ameliyat oldun. Bu şartlarda ilaçlarını da alamıyorsun zaten bir gün şu koltukta ölsen hiçbirimizin haberi bile olmaz. Topla kendini ya." Haklılık payı yüksekti ama bu kadar içmeme rağmen bir şey olmamıştı. Özellikle ilk gece alkol komasına gireceğimi düşünmüştüm. Sigarayı söndürüp odama gittim ve arabanın anahtarlarını aldım.

"Tamam dışarı çıkıyorum." Kapıya doğru giderken sessizce söylemiştim.

"Saçmalama hala çakır keyifsin gel buraya!"

Arkamdan bağırsa da ben evden çoktan çıkmıştım. Haklı olduğunu biliyordum ama şu an olmak istediğim durum buydu. Özlem beni aramaya başlayınca telefonu kapattım ve yola devam ettim. Gideceğim yer barizdi zaten orayı da herkes biliyordu, merak etmelerini gerektirecek bir şey yoktu. Şehre yukarıdan bakabileceğim bir tepe vardı ve oraya gidiyordum. Yolda bir tekelin önünde durup içecek bir şeyler aldım. Vardığımda da eşyalarımı arabadan alıp kaputun oraya yere oturdum ve izlemeye başladım. Akşam vaktiydi bu yüzden güneş çoktan batmıştı ama her yer ışıl ışıldı. Aşırı mutlu olduğumda geldiğim yere bu sefer en üzgün anımda gelmiştim. Telefonumu arabada bırakmıştım zaten kapalıydı da. Jay'le de konuşmamak için numarasını engellemiştim. O beni arayıp dururken telefonu açmamak çok yorucuydu ve şimdi bildirimi bile gelmiyordu. Böylesi daha iyiydi. Olduğum yer kalabalıklaşmaya başlarken ben aldığım tüm içkileri bitirmiştim. Yakınıma bir motor sesi gelince gözlerimi açtım ve gelene baktım.

"Burada olacağını biliyordum."

"Aa bir sen eksiktin. Gel gel seversin beni bu halde görmeyi canım abim."
Kaskını çıkarıp yanıma geldi ve suratını buruşturdu.

İlk Bakışta AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin