Bölüm 10 Mor ve Ötesi

20 8 2
                                    

Merhabaaa! (24.07.2022)

Yeni bölüme hoş geldiniz.

Hadi hemen başlayalım.

Zevkle okumalar

*

"... Ama henüz bilet almadık. Bursumuz yatar yatmaz alacağız. Değil mi Damla?"

Okulun açık hava tiyatrosunda gerçekleşecek olan Mor ve Ötesi konserinden bahsediyorduk kütüphane yolunda karşılaştığımız Mert ve Arda ile.

Daha doğrusu Gökçe ve Mert konuşuyordu, Arda da ben de etkisiz figüranlar gibi onlar sohbet ederken etrafı izliyorduk. 

Çünkü Mert gözlerini Gökçe'den ayırmadan konuşuyor, biz yokmuşuz gibi davranıyordu. Hak veriyordum ona, hoşlanıyordu Gökçe'den. Sadece onu dikkate alıyor olması normaldi.

Ama Arda da benden beter 'ilk adımı atamayanlar'dan olduğu için biz iki sap sessizce, öylece etrafı izliyorduk. 

"... Ama henüz bilet almadık. Bursumuz yatar yatmaz alacağız. Değil mi Damla?"

Gökçe'nin sorusuyla başımı aşağı yukarı salladım. 

Malum her ne kadar üniversite içerisindeki festival de olsa bilet fiyatları oldukça uçuktu. Biz orta halli ailelerin çocukları için ekstraya giriyordu.

"Evet, ancak bursumuz yattığında alabiliriz."

"Biletler tükenmiş diye duydum." deyiverdi Mert endişeli haliyle. "Fazladan bilet alanlar elden, karaborsadan satıyormuş. İsterseniz sizin adınıza ben alabilirim"

Yok artık... Daha nelerdi... Sadaka verir gibi bize bilet mi alacaktı elin züppesi?

"Hiç gerek yok. Bilet bittiyse de bitti. Dünyanın sonu değil ya!" dedim omuzlarımı silkerek. Mert'in teklifi beni rahatsız etmişti. "Alt tarafı bir konser sonuçta..."

"Ama Damla!" diye atılmıştı benim saftrik arkadaşım. "Sen değil miydin, ölmeden önce Mor ve Ötesi'ni bir kere bile olsa canlı canlı dinleyeyim diyen? Ne değişti şimdi?"

Gökçe'ye gözlerimi devirmekten başka yapabileceğim bir şey yoktu. Ne yani Mert'e 'bize bilet al' mı deseydik?

"Hem ben konsere gitmeyi çok istiyorum! Her şeyden daha çok!" Arkadaşım cidden çocuk gibi davranıyordu şuan.

Şiddet yanlısı değildim ama an itibariyle ayakkabımı çıkarıp Gökçe'nin ağzının tam ortasına yapıştırmak istiyordum.

"Benim biletimi sen al o halde." deyiverdi Arda sessizliğini bozarak. 

Bu çıkışıyla bakışlarımızı üzerinde toplamıştı. "Konsere gitmek gibi bir niyetim yok. Zaten bileti Cenk elime tutuşturdu, gelecek misin diye sormadı bile."

Sırt çantasından çıkardığı bileti Gökçe'ye uzatıyordu. 

"Sahi mi söylüyorsun?" demiş ve minik çığlıklar atmıştı Gökçe. Çok mutlu olduğunu görebiliyordum. "

Çok teşekkür ederim." diyordu Mehmet Arda'ya; eliyle de ufak ufak alkış tutuyordu.

O sırada aklına gelenle durdu. "Peki ya Damla?"

"Cenk'te fazladan bilet olması lazım. Birine vermeden önce yakalayalım onu." demişti Mert. "Kantindedir mutlaka!"

Mert'in peşine takılmış kantin yolunu tutmuştuk. 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 01, 2024 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Raflar ArasındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin