2.bölüm görücü...

1.2K 78 13
                                    


Kalp midir insana sev diyen,
Yoksa yalnızlık mıdır körükleyen ?
Sahi nedir Sevmek; Bir muma ateş
Olmak mı, Yoksa yanan ateşe dokunmak mı?

Şems-i Tebrizi

Zümra'yı şimdiden tatlı bir heyecan sarmıştı yarını düşünmeye başladı gelecek olan misafirler için ne yapmalıyım diye.Aklına gelenleri sıraladı.

Esma ablasına yardım edip sofrayı birlikte toplayıp mutfağa geçtiler.Annesi babasıyla birlikte televizyon izlemek için oturma odasına geçtiler. Kardeşi Mert arkadaşlarıyla dışarı çıktı eğlenmek için .

Zümra elindeki kirli tabakları makineye yerleştirirken Esma'ya dönüp aklına geleni söyledi.

" Esma yarın için amonyaklı pasta yaparmısın misafirlere ..."

"Olur abla, yaparım hem yarın zaten işe geç gideceğim nüfus dairesine gidip yeni kimlik çıkartacağım..." Diyip kenardan kendine bir sandalye çekip oturdu.

"Yarın gelecek olan görücüler için ne düşünüyorsun abla.. " diyerek kollarını birbirine bağladı.

Ablası heyecanlı bir ses tonuyla." Yani Nurcan ablayı biliriz tanırız iyi uzun zamandır da gidip geliyoruz birbirimize ablasından hep bahsederdi, çocuklarından bir oğlu ve iki kızı olduğundan nasıl iyi aile olduklarından hep bahsettiğini duydum, hatta ablasının oğluna kız aradıklarını duymuştum bir ara yakışıklı, çalışkan dürüst diye bahsederdi .

"Haa!!. Sen az çok bilgiye sahipsin bu konuda, sen şimdiden razısın be abla söyleyelim gelirken yüzükle gelsinler bari.." Diyip gülmeye başladı. Esma

"Çok fenasın Esma senin gözünden de hiçbir şey kaçmıyor..." Diyip mutfak tezgahına yaslandı. Zümra elindeki sarı mutfak bezini Esma'ya fırlattı.

Esma havada kaptı ıslak bezi masaya bırakıp ayağa kalkıp buzdolabını açtı gerekli olan malzemeleri alıp masanın üzerine bıraktı.

Tezgahın altından derin bir kap alıp malzemeleri içine kattı, önce eliyle harmanlayıp hamuru yapmaya başladı, hamur istediği kıvama geldiğinde merdane yardımıyla açtı, tek tek fırına atıp hamurları pişen ince kek hamurlarını büyük bardakla kesti kenarı tezgahın üzerine bıraktı.

Bir diğer yandan kakaolu muhallebisini de halledip yapmaya başladı, amonyaklı pastayı itina göstererek özenle yaptı.

Zümra da diğer bir taraftan sarma sarıyor. Esma'ya başını kaldırıp baktı . "Ee Esma konuşamadık seninle düğün nasıl geçti arkadaşının.."

Ablasının düğünü sorması ile Esma'nın aklına o gece yaşadıkları geldi. Kurtarıcısı geceler kadar siyah olan gözleri Esma o gözleri unutamadı, içinde sır gibi sakladı paylaşmak bile istemedi kimseyle hiç tatmadığı duyguları hissetmediklerini hissetti o gece ilk defa bir erkekle yakın bir temasta bulunmuştu.

" İyiydi güzeldi abla çok eğlendik arkadaşlarla bütün Bursa ayaklarının altındaydı Uludağ biraz soğuktu gece yaz olmasına rağmen çok eğlendik ..."

"Keşke babam akşamları izin verse biz de şöyle gezmeye dışarı çıkabilseydik Mert, mesela erkek olduğu için babam ona izin veriyor dışarı çıkabiliyor kaç yaşına geldik hala babam izin vermiyor..."

PrangaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin