Pranga

5.bölüm ayna...

"Her şey sana aklımda bir oda vermemle başladı..."

Ali elinin acısından çerçeveyi yerine bıraktı. Zümra da hemen alinin yanına geliyor ve müstakbel eşinin elini kan dolu görünce korku içinde hızlıca hareket ediyor. Hemen onun elini bez ile sarıyor, sanki kalbini sarar gibi hissediyor o an Zümra.

Ali ise neye uğradığını şaşırmış bir halde sakin ve sessizce olduğu yerde kalıyor.
Oysa Zümra'nın şefkati , Ali'nin dikkatini çekiyor. Böylesine merhamet dolu bir kalp ile ömrünün geri kalanını geçirecek olması , Ali'nin içinde sakladığı aşkı unutması için bir umut ışığıydı.

Ve salona doğru geçip oturuyorlar.
Ne oldu diye soran gözlerle hepsi Zümra ve Ali'ye bakıyordu.
Oysa küçük bir kesikti sadece.
Ortam normal hale geldikten sonra , Ali' Zümra'nın gözlerine bakıp

"Düğüne kadar Almanca kursuna yazdıralım seni Almancayı A1 seviyesinde eğitim alıp sınava girip A1 sertifikasını alman gerekiyor. Çünkü vize başvurusunda bu sertifika gerekli. O yüzden önce resmi nikah kıyılmalı.
Ben bir kaç gün içinde resmi nikah işlemlerini hallederim biraz hızlı olcak ama mecburuz..."

Dediği sırada teyzesinin oğlu Özgür " Abi eyer istersen Just englisch dil kursu var heykel de bir arkadaş kardeşinin dersleri için oraya gönderiyor isterseniz Zümra yengeyi oraya yazdıralım..."

Zümra ise almanca hakkında hiç bir bilgiye sahip olmadığı için gözü korkmaya başladı . Bunu farkeden Ali'nin teyze kızı Merve, "Esma sana öğretir korkma sen onunla hızlıca tekrar yapar ve öğrenirsin... "

Esma adını duyan Ali'yi bir merak haline bürüdü acaba bu Esma o Esma olabilir mi? Yok ya hayır olmaz tabi ki diyip, kafasından attı bu düşünceyi.

🍂🍂🍂
Ve artık kalkma vakti gelmişti. Ali Zümra'ya çıkmadan önce kapıda geri dönüp "Bir şeye ihtiyacın olursa beni araman yeterli biliyorsun artık değilmi... " Zümra başını salladı biliyorum ihtiyacım olursa söylerim..." Ali tebessüm edip kapıdan ayrilir. Misafirleri uğurlayan Zümra hem yorgun hemde bir o kadar heyecanlıydı.

Ali teyzesi ve ailesiyle karşı siteye eve geçerken Özgür, " Baba biz Ali abimle bir hava alıp geliyoruz ..." Diyor .

Babası, "Fazla kapıda kalmayın gelin içeri..."

Özgür söylenmeye başladı. "Sanki çocuğuz şu babamın yaptığına bak kapıda kalmayın diyor diyip bir sigara yaktı..."

Ali, Özgürün bu söylemine tebessüm edip "Çok şükür baban var başında ben babamı kaybettikten sonra babalık görevi bana devir oldu ben kardeşlerimden annemden sorumluyum ev olsun iş olsun ben hallediyorum çünkü bir dertleri olduğunda benden isteyecek bir evlat bir abileri var kardeşlerimin annemin..."

"Haklısın abi evlenmeden bir evin sorumluluklarını üstlendin..."

Özgür ,Esma'nın uzakdan yürüyerek geldiğini görüyor elindeki sigaradan bir nefes çekip yere atıp ayak ucu ile ezip elini Ali'nin omuzuna vurup Abi sen geç ben beş dakikaya geliyorum..." Diyip hızlı bir şekilde uzaklaştı oradan.

Esma ise işten yorgun argın kulaklığı ile müzik dinler ve eve gitme derdindedir.
Özgür bir anda karşısına çıkar ve yolunu keser, Esma ise neye uğradığını şaşırır. Nerden çıktı bu şimdi diyip geçirdi içinden.

"Korktunmu..."

Esma olduğu yerde durup derin bir nefes aldı. Kulaklığını çıkarıp çantasına attı. Özgür'ün karşısında durup ," Bak bir kere konuşacağım benim sürekli karşıma çıkma, beni birilerine sorup durma, benim ne sevgili olmaya nede evlilik hayalleri kurmaya vaktim yok sen başka birini bul kendine şimdi git yoluna ..."