Kaç gece unutulmaya çalışıldın,
kaç sabah tekrar hatırlandın
haberin yok.
Cemal Süreya...
Zaman eskidikçe büyüyen büyüdükçe ızdırabını arttıran bir rahatsızlık içindeydi.
"Emanetlerim..." dedi. Esma, herşeyi göze alarak Ali ile evlendi. Handeyle birlikte bebekleri uyutup Aylin'in çay tepsisi ile gelmesiyle balkona geçip oturdular.
Ekim ayı gelmiş hava gitgide soğumaya başlamıştı gece serin ve sessizdi.
"Annemde uyudu..." Diyen Aylin çay tepsisini orta sehpaya bıraktı.
Hande, kolundaki saate bakıp "Aylin saat geç oldu. Abim nerede kaldı..."
"Bilmem abim hiç böyle yapmazdı. Dur ben bir arıyorum..." Dediğinde kapının kilit sesini duyduklarında o tarafa dönüp baktılar. Ali üzerindeki deri ceketini çıkartıp askıya asıp balkonda oturan kızların yanına geldiğinde. Kendine bir sandalye çekip oturur.
"İyi akşamlar uyumadınız mı saat geç oldu..."
Ali'nin çenesindeki morluğu İlk fark eden Aylin olmuştur .
Yerinden kalkıp abisinin yanına oturup abisinin çenesini kavradığında kendisine çevirir.
"Abi bu yüzünün hâli ne kim yaptı. Sen kavgamı ettin..."
Esma Ali'nin yüzüne baktığında "Özgür, degilmi yine bir taşkınlık çıkardı..."Diyerek derin bir of çekti. 0turduğu sandalyeden kalktığında "Ben şimdi onunla konuşurum..." dediğinden Ali'nin yanından geçerken Ali bileğinden tuttu. "Ben yeterince konuştum senin Özgürle konuşmanı gerektirecek bir durum kalmadı..."
Esma geri yerine oturdu. Aylin elinde buz torbası ile mutfaktan çıkageldi. Abisinin yanına oturup elindeki soğuk buz torbasını çenesine tutmak ister.
Ali kardeşinin elinden alıp masaya bırakır. "Gerek yok ben iyiyim ikizler nasıl uyudular mı?.. " diyerek yerinden kalkıp ikizlerin uyuduğu odaya gittiğinde yatağın üzerinde ikisininde uyuduğunu görür .
Yüzündeki yorgunluk bir anda kaybolur.
Yatağın kenarına gelip oturduğunda ikizlerin kokusunu içine çekip ikisininde başına birer öpücük kondurup yavaşça yerinden kalkıp dolaba yönelir.
Kendine bir pijama takımı çıkarıp üzerini değiştirip başka bir dolabın kapağını açıp bir yastık, çarşaf ve bir battaniye alıp salondaki üçlü koltuğun üzerine çarşafı serip yastığı ve battaniyeyi bırakıp balkona kızların yanına gider .
Hande yerinden kalkıp "Abi sen açsındır sana birşeyler hazırlayayım yersin..."
Ali oturduğu sandalyede yayvan bir şekilde oturup başını geri yaşlar ağrıyan başını geçirmek için şakaklarını ovalar.
"Başın mı ağırıyor Abi..."
"Biraz ağırıyor kardeşim..."
"Ben sana bir ağrı kesici getireyim... " Diyerek yerinden kalkan Hande mutfağa gider. Aylin; "Abi bilet aldın mı iki gün sonra okula devam etmemiz gerekiyor iznimiz bitiyor. Daha gidip tez hazırlamam gerekiyor..."
"Yok abim daha almadım. Esma'nın vizesi büyük ihtimalle yarın kargo ile gelmesi lazım babamın eski bir dosttu Sancar abi ben hazırlayıp en geç iki gün içinde göndereceğim dedi. Vize işlemi hâlolsun bilet kolay alınır..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pranga
Romance"Yeter!!!.... İki yıl oldu. Yahu koskoca iki yıl ablan öldü, bu evliliği ne zaman kabul edip benimle aynı yatağa gireceksin. Acımız var dedim. Bekledim çok bekledim, benim ne zaman karım olacaksın, bu evliliği sadece çocuk bakmak için kabul etmedin...
