7.bölüm mutluluk oyunu🍂

501 54 12
                                    

Keşke vaktiyle,
saçma da olsa iki laf etseymişim.
Susunca yok oluyormuş insan,
Çok sonra öğrendim..."

Cahit Zarifoğlu...

Ali, Esma'yı karşısında gördüğünde bunun bir hayalden ibaret olmasını diledi. Derince bir soluk aldı. ciğerlerine nefesini. Gözlerini sımsıkı kapattı. Saniyeler ona saat gibi gelmişti. Açtığında Esma ona acıyla bakıyordu. Biliyordu onun da cani yanmıştı ayni kendisi gibi.

Zümre Esma'nın kolundan tutup yanina doğru getirdiğinde gerçeklerin canini acıdatacağından habersizdi.

"Ali , tanıştırayım kardeşim Esma"

Kardeşim kelimesi kaç kez beyninde donup dolaşıp yerini bulamamıştı. Elini ilk uzatan Esma'ydı. Sanki onu ilk defa görüyormuş adına yalancı bir gülümseme takmıştı dudaklarına. Ali önünde uzanan ele baktı. Oysaki onları tutup şimdi buradan kaçabilirdi eğer ayağında prangaları olmasaydı.

Ali'de Esma gibi yaparak, elini uzattı.

"Memnun oldum Esma"

"Bende Ali enişte"

Enişte'yi öyle sıradan söylemişti ki; sanki yerini gösterir gibi. Esma yüzüne düşen saçını kulağının arkasına atarken ellerinin titremesine bir tek Ali şahitlik edebilirdi.

Zümra Esma'yı Ali'nin yanından alıp götürürken Ali öyle arkasından baktı. Bu kaderin onları bir araya böyle getireceginden ikisi de habersizdi.

Esma da ondan farksız değildi. Oysaki Ali ile çarpıştıkların da kalbindeki o kıpırtı ona ne kadar iyi gelmişti. Ama şimdi acıdan başka bir şey vermiyordu. Sevdiği adam ablasının kocası olmuştu. Ona dokunacaktı, onu sevecekti. Kalbi paramparcaydı. Şimdi buradan koşarak kaçmak istersede yapamazdı. Tek istediği oturup saatlerce ağlamaktı.

Her şeyin rengi solmuş anılar eskinin rüzgarı ile dillerde susam gözlerde konuşan, aşkın kıyısına vurup duruyor derin bir yara açılmıştı ikisinin yüreğinde de kabuk bağlamazdı artık.

Esma'nın oynadığı mutluluk oyunu rolünde gam yüklü duyguların altında ezilişini büyük ustalıkla gizliyordu.

Esma ile tanışmak isteyen, evlenmek için can atan genç adamlar . Oğullarına gelin arayan kaynana adayları şimdiden kafalarında takacakları altının hesabına durmuşlar bir çok kadın, Esma'nın annesi Nermin, hanımın yanına oturup evlerine gelmek için gün istiyor maddiyatından bahsediyorlar.

Nermin hanım bu duruma az da olsa sitem etmiş ."Böyle konular burada ayak üstü konuşulacak konular değil, efendim kızımın düğününden sonra münasip bir zamanda gelip bir kahvemizi içersiniz nasipte varsa olur yoksa olmaz bu işler nasip kısmet işi..."der konuyu kapatır.

Özgür Nermin, hanımın yanina gelip "Nermin teyze biz gençler Uludağ, yolunda bir cafeye gidip kutlama yapacağız siz buradan eve gidin akşam dini nikah kıyılır biz o zamana kadar geliriz.

"Tamam oğlum..." diyip yerinden kalkan Nermin hanım kadınları toplayıp evinin yolunu tutar.

Diğer bir taraftan Ali ve arkadaşları Esma ve kuzenleri arabalara binmek için nikah salonundan çıkarlar.

Zümra kardeşini yanına çekip "Sende bizimle gel. Özgür seni gözleriyle taciz edip duruyor zaten..."

Esma başını Özgür'ün olduğu tarafa çevirip tek kaşını kaldırıp sert bir şekilde bakar "Sen merak etme abla ben onun bana bakan gözlerini oymasını bilirim..."

PrangaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin