"Kaybolduk ama kızma, yol gösteren biri yoktu."

4.2K 298 24
                                    

İyi okumalar.

Sırtımı çarptığım duvarla inledim ve dişlerimi sıkarak sırıttım.

"Hayırdır la güçten düşmüşsünüz?" Dedim alayla.

Canım acıyordu..

Dayak yemiştim ve bi köşe başında gerçekten ölmek istiyordum.

"Kusura bakma aga, bugün yumuşak davranmak istedim." Dedi benim gibi sırıtarak ve bir tane daha yumruk çaktı.

Amına koyduğum piçleri.

Benimle ne problemleri olduğunu hâlâ anlayamamıştım.

Paramda yoktu sadece acı çıkarmak için benimle uğraşıyorlardı puştlar.

"Üzdün beni ama bebeğim, daha sert davran bana." dedim ve ağzımda ki kanı yere tükürdüm. Sırıtarak dudağımın kenarında ki kanı silerken dudak büktüm.

"Ama hayattım bunu konuşmuştuk, yüzüme çalışmak yoktu." Dedim o ise bana bakarak kahkaha attı.

"Ah kusura bakma yavrum, kendimi kaybetmişim. Bekle telafi edeyim." Dedi ve karnıma tekmesini geçirdi.

Kesilen nefesimle kenara düştüm ve bacaklarımı kendime doğru çektim. Orospu çocukları, insan bari haber verirdi.

"Ya oğlum bırak artık şunu, hem parasıda yok siktir olup gidelim buradan." Dedi bir tanesi ve ağzında ki sigara dumanını saldı.

"He la gidelim acımızı çıkardık zaten." dedi diğeri ve yavaşça uzaklaştılar bense nefes almaya çalıştı her zamanki gibi.

Kuyruklarına bastığım bir kaç piçti işte, belki dayak yemek istemesem kaçabilirdim ama bilerek kaçmamıştım.

Dün öğrendiklerimden beri şoktaydım, bu dayak kesinlikle beni kendime getirecek ve layık olduğum yeri gösterecekti.

Ben dayak yemeye, açlığım için çalmaya layıktım.

Madem kardeşlerim vardı bir ben mi sığmamıştım o koca evlere? Öldüğümü sanıyorlar diyeceğim o zaman nasıl araştırmazlardı amına koyayım?

Beni unuttup birde çocuk yapmışlardı anasını satayım.

Para her kapıyı açardı, araştırsalar beni bulabilirlerdi ama araştırmamışlardı çünkü çocuğunun ölümünü kabul etmek onlar için daha kolaydı.

"A-abi iyi misin?" Dedi yanıma gelen Ahmet ben ise ona hissizce baktım ve ayağa kalkmaya çalıştım o ise yardımcı olacakken elimi çektim, kalkamayınca yere oturup sırtımı duvara yasladım .

"Yarın maaşımı alıyorum, evdeki ihtiyaçları sen bana mesaj atarsın Ahmet, eve git şimdi." Dedim yere doğru bakarken.

O ise üzgünce bakıp kafasını salayıp gitmişti.

Her zaman gitmek daha kolaydı değil mi? Ailem ölümüme inanmış, Ahmet dayak yerken sadece izlemişti.

Oraya gitmeli miydim?

Gidelim artık, bizi kimse burada tutamaz. Ayda bir yaparız Ahmet'e yardımı, ailede sikimizde değil.

Düşüncelerimle ayağa kalktım ve öylesine yürümeye başladım. Eve vardığımda zorlukla kapıyı açtım ve içeriye doğru geçtim. Kanepe de miyavlayan Pilav'a tebessüm verdim ve kendimi koltuğa attım.

/Ankara Bebesi/ TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin