the prince|hyunin

İsimsiz Bir Mektup.

Hyunjin çok güzel bir sabaha uyandı. Her şey çok güzeldi artık. Aşıktı, aşık olduğu insan sayesinde mutluydu. Kahvaltı yapmaya indi. Kral her zamanki gibiydi ama prens aldırış etmedi. Kahvaltısı bittikten sonra üstünü değiştirmek için odasına gittiğinde bir mektup buldu: İsimsiz bir mektup.

Hyunjin merak etti ama açmadı, Jeongin'i görecekti çünkü, mutluydu. Hemen üstünü giyinip aşağıya indi. Ekibi hazır olduğuna göre yol görünmüştü: İstikamet Jeongin!

Atıyla giderken Chan bugünki kahvaltının güzel olmadığından söyleniyordu. "Hadi ama çocuklar, kahvaltı cidden berbattı!"

"Büyütme Chan, alt tarafı kahvaltı!" dedi Minho.

"Sizinle uğraşamam, görüşürüz." diyip Jeongin'e doğru gitti prens.

"Aman görmemişin bir aşkı oldu." dedi Minho gülerken.

Hyunjin uzaklaştı arkadaşlarından. Geldi mavi saçlısının yanına, yine şiir okuyordu tabii. Tebessüm etti önce sonra da gitti yanına.

"AAAAAA HYUNJİN, HOŞ GELDİN HYUNJİN!" dedi ufaklık. Hyunjin bu neşeli karşılamasına gülerek cevap verdi.

"HOŞ BULDUM JEONGİN!"

"Dur bak, sen sormadan ben sana bugün bir şiir okuyacağım:
'Ömrün o büyük sırrını gör bir bak da
Bir tek kökü kalmış ağacın toprakta
Dünya ne kadar tatlı ki binlerce kişi
Kolsuz ve bacaksız yaşayıp durmakta'"

"Jeongin çok güzeel, sana hayranım."

"Ben sana hayranım majesteleri." diyip saygı ifadesiyle önünde eğildi mavi saçlı. Beraber gülüşürlerken Chan'ın geldiğini gören Hyunjin zamanın tükendiğini anladı. Jeongin ile vedalaşıp saraya gitti ufaklık.

Odasına tekrar girdiğinde o mektubu gördü, isimsiz olan. Tamamen unutmuştu, açmaya başladı, tabii bilmiyordu ki okuduktan sonra hayatı değişecekti.

"Sevgili Hyunjin,

Bu mektup isimsiz olarak geçiyor ama pek de önemi yok. İyiliğimiz için sana kim olduğumu söylemeyeceğim, zaman geçtikçe anlayacaksın. Daha fazla uzatmaya gerek yok diye düşünerekten direkt konuya geçiyorum.

Nasıl başlayacağımı inan bilmiyorum, elimde bir kalem altında ise kağıt. Artı olarak dopdolu bir kafa. Sen aslında tek kardeş değilsin. İki kardeşin daha var. Senin baban Kral Hwang da değil, senin hayatın tamamen bir yalan üzerine kurulu. Bunu isimsiz bir mektupla öğrenmek yıkıcı olmasıyla beraber benim cesaretsizliğimle de ilgili. Ayrıca seni, kardeşlerini korumak için. Devam edeyim.

Kraliçe Hwang, kral tarafından öldürüldü. Kral annene çok şiddet uyguluyordu, sırf annenin güzelliğinden dolayı evlenmek istedi kadınla. Anneni bir sex objesi olarak görecek kadar iğrenç bir herif kral. Annen ise bir adama aşıktı, gizlice geceleri kralı uyutup biyolojik babanın yanına gidiyordu. O gecelerden birinde sen oldun Hyunjin. Ama kral, bu hamileliğin ondan olduğunu düşündü.  Sen doğduktan sonra annen aşkından aldığı hırsla kralın karşısına babanla geçip senin aslında onun oğlu değil de yanındaki adamın oğlu olduğunu söyledi. Kral bu sinir ve öfkeyle anneni öldürttü. Baban ise kaçmayı başardı. Kral babana teklif sundu, ya Hyunjin'i bana verirsin ya da ikiniz ölürsünüz diye. Baban çaresizliğinden dolayı seni kralla bıraktı. Ama kendine yemin biçti seni bulacağına dair.

Baban başka bir şehire gitti, orada bir kadın gördü. Aynı annene benziyordu Hyunjin, sonra o kadınla seks yaptı, dünyaya Seungmin geldi. Evet, Seungmin senin kardeşin Hyunjin. Baban Seungmin'in annesiyle evlendi, tatlı bir aile oldular. Senin yokluğuna dayanamayıp bir çocuk sahiplendi baban, senin yerini dolduramayacağını biliyordu ama bunun iyi bir karar olduğunu düşündü. Seungmin biraz büyüdükten sonra baban her şeyi anlattı Seungmin'e. Seungmin bunu öğrendikten sonra dayanamayıp gizlice seni bulmak için evden kaçtı ve bir şekilde sizin sarayda çalışmaya başladı. Baban hâlâ Seungmin nerede bilmiyor. İki oğlunu kaybetmeye dayanamadı ve evlatlık edindiği çocuğunu da kaybetmemek için sımsıkı sarıldı ona. Sonra senin krallığına geldiler. Manav olarak çalışmaya başladı baban ve diğer kardeşin. Seungmin'in nerede olduğunu bilmiyordu ama seni kurtaracaktı. Şu anda kasabada yazdığım gibi manavlık yapıyorlar. Evlatlık olan kardeşinin ismi Yang Jeongin, onun babası ise senin gerçek baban. Seungmin babanın buraya geldiğini biliyor ama sana yaptıklarından dolayo affedemiyor, yüzünü dahi görmek istemiyor. Kardeşiniz Seungmin, seni ve Jeongin'i hep uzaktan izledi, hayatınızı mahvetmek istemediğinden dolayı. Şu anda Seungmin'i merak ediyor olabilirsin, o benimle. Biz gidiyoruz buralardan, sizi de yakında alacağız.

Kendine çok iyi bak lütfen.

     -İsimsiz"