Elleri sıkıca halatla bir arabaya bağlanmış, çıplak ayaklarıyla saatlerce koşmaktan son derece bitkin düşmüş bir adam, ve içinde bulunduğu arabayı son hız süren bir katil.. Adamın ayakları yara bere içindeydi, attığı her adımda kanlı ayak izleri bırakıyordu arkasında. Artık dayanacak gücü kalmamıştı, bacakları artık onu taşımıyordu. Attığı her adımda bu işkencenin bir an önce bitmesi için yalvarıyordu tanrıya, ama bitmiyordu. "Bitmeyecek madem en azından canımı al ey Tanrım!" Diye geçirdi içinden, ama Tanrı ne buna bir son veriyordu ne de canını alıyordu. En sonunda bacakları ona ihanet etmiş, adamın yere yığılarak yerde sürüklenmeye başlamasına sebep olmuştu. Adam, kafasının yere surtmemesi için kafasını kaldırmaya çalışıyor, ancak başarılı olamıyordu. Boğazı yırtılırcasına çığlık atıyor, birinin onu kurtarması için yardım haykırışlarında bulunuyordu. Hissediyordu; kafası yere surterken derisinin parçalandığını, vücudunu saran kıyafetlerin paramparça olarak tüm gövdesinin paramparça olduğunu, her şeyi iliklerine kadar hissediyordu. En sonunda kalbi dayanamamış tamamen atmayı bırakmıştı.
Iki gün geçmişti, tüm zamanımı evde öldürdüğüm koskoca iki gün. Sonra ki gün davet vardı ancak bir türlü Berfu'ya soramamıştım, ancak artık sormanın zamanı gelmişti. Yan tarafta duran telefonuma uzandım ve rehberde gezinerek Berfu'nun ismini buldum. Bir kaç kere çalan telefon "Ben de seni aramak üzereydim."
Diyen bir sesle açılmıştı. "Kalp kalbe karşıymış." Dedim gülerek, "Nasılsın bakalım?""Iyiydim, sen aradın daha iyi oldum. Seni sormalı." Koltukta arkama yaslanarak televizyonda oynayan filmi kapattım. "Evde yuvarlanırken ne kadar iyi olunabilirse."
Kısa bir sessizliğin sonunda fazla uzatmamaya karar verdim. "Sana bir şey sormalıyım.""Tabii, sor." Derin bir nefes aldım ve konuya girdim. "Yarın diğer yazarlarında katılacağı bir davet var ve düşündüm ki belki partnerim olarak benimle gelmek istersin."
"Şaka mı yapıyorsun?!" Dedi bağırır gibi. "Tabii ki gelmek isterim. Ünlü yazarların olacağı bir davet ve ben nasıl gelmem?" Derin bir nefes vererek güldüm, kitap okumayı seven birinin bunu reddetmesi garip olurdu. "O zaman yarın akşam yedi'de seni alırım."
"Bekliyor olacağım." Ve telefonu kapattık. Nedensizce mutlu olmuştum, mutluluk.. Benim için alışılmadık bir duyguydu, garipti o yüzden. Tuhaf hissettirmişti.
&
Duştan çıkmış, saçlarımı kurutmuş ve düzeltmiş, tamamen siyah olan takım elbisemi giymiş ve en sevdiğim saatimi takmıştım. Son olarak parfümümü de sıktığıma göre hazırdım. Hiçbir eksik yoktu. Son kez aynada kendime bakıp eşyalarımı da aldıktan sonra evden dışarı atmıştım kendimi. Normalde Ilkim ve Umutla gidecektik ancak işin içine Berfu girince ayrı ayrı gitmeye karar vermiştik. Apartmandan çıkıp arabama bindiğimde bir süre boş boş oturdum, en sonunda derin bir nefes alıp arabayı çalıştırdım. Zaten bildiğim yolları giderken içimde nedenini anlayamadığım bir heyecan vardı, içimde ki heyecanı davete katılıyor olmama bağlamak istesem de ne bu davet katıldığım ilkti ne de heyecan verici. Daha önceden tanıştığım birçok insan olacak herkesi tebrik eden sıkıcı konuşmalar yapılacak ve içkiler içilecekti, tek farklılık yanımda Berfu'nun olacak olmasıydı. Fazla uzun sürmeyen bir yolun ardından Berfu'nun evinin önündeydim. Saat 7 olmak üzereyken arabadan inip kalçamı arabaya yasladım ve bir sigarayı paketinden kurtararak içmek için dudaklarıma götürdüm. Tam çakmağı çakmışken açılan apartman kapısının sesiyle kafamı kaldırdım, İçeriden çıkan kişi tam da beklediğim kişiydi. Topuz yaptığı kızıl saçları, siyah ve fazla abartılı olmayan göğüs dekolteli abiye elbisesi, kırmızı ruju ve doğal toprak renginde ki makyajı ile Berfu.. Gülümseyerek yanıma geldiğinde onu izlemeye daldığımı fark ederek hemen kendimi toparladım. Dudaklarımın arasında kİ sigarayı alıp hızlıca cebime attım. "Çok şık olmuşsun."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
❦ Geceyarısı Güneşi ❦
Misterio / SuspensoKarı delip gün yüzüne ulaşan bir kardelen misali göğsümde ki kalın duvarı delmiş ve ulaşmıştı kalbime.