nineteen

392 21 3
                                    


Lalisa Manoban

Tüm 11ler büyük salonda toplanmış müdürün konuşmasını bekliyorduk. Jungkook ve Rosénin ortasında oturuyordum. Hemen önümüzde ise Sehun ve Tzuyu vardı. 

"Jungkook salak olan arkadaşların buraya doğru geliyor."

"Rosé her zamanki gibi çok kibarsın."

"Evet Jungkook öyleyim."

Jungkook'un arkadaşlarından kısa olan hemen Rosé'nin yanına oturdu ve Rosé'ye aval aval bakmaya başladı.

"Beni mi inceliyorsun amk"

"Çok güzelmişsin"

"Ya siktir gi-"

Müdür sahneye çıkınca hepimizin ilgisi ona döndü.

"Evet çocuklar, ders saatinde sizi buraya topladığım için mutlu olmuş olmalısınız, öyle görünüyor zaten. Ama çok fazla vaktinizi almayacağım sadece birkaç duyurumuz var."

Rosé'ye bıkkınlıkla baktığımda gözlerini devirdi "mecbur dinleyeceğiz" diye fısıldadıktan sonra kafamı Rosé'nin omzuna yasladım. Yaslayamadım çünkü Jungkook tam kafamı koyacakken kafamı kendi omzuna koydu.

"Ya kardeşim manitamı salar mısı-" 

Müdürün sahte öksürüğü ile Rosé Jungkook'a "sen dua et" bakışını attı ve önüne döndü. Ben de tam kafamı kaldıracakken Jungkook'un elinin baskısıyla geri koymak zorunda kaldım.

"Öncelikle sınav haftasını ilgilendiren duyurumuzu yapalım, sınavların olduğu günlerde sınavdan sonra SINAVA ÇALIŞMAK için eve gidebilirsiniz. Biliyorsunuz bunlar 1. dönemin son sınavları, düşüğünüzü düzeltmenin tam vakti. Bir sonraki duyurum ise sınıf değişikliği hakkında."

"Artık sınıflarınız not ortalamasına göre olacak. Toplam 5 şubemiz var. Hangi şubede olduğunuzu öğrenmek için duyuru panosuna bakın."

Birkaç daha önemsiz duyurudan sonra sınıflarımıza bakmak için katımıza çıktık. Yine Jungkookla aynı sınıftaydım ama bu sefer Rosé vardı. Herkes sınıfına dağıldıktan sonra geriye kalan 3 dersin bitmesini bekledim.

 ૮₍ ˃ࡇ˂ ₎ა

Çıkışta Rosé ile hiçbir şey olmamış gibi Tzuyu ve Sehun'un yanına gittik.

"Tzuyu Rosé ile kahv-"

"Aynen Lalisa, tüm gün beni dışladıktan sonra kahveye çağırın."

"Tzuyu yanımıza gelmeyip Sehun ile takılan sendin?"

"Tamam Rosé, uzatmayalım. Gelemem planımız var Sehun'la."

Aşağılarmış gibi gülüp çıkışa ilerledim. Rosé de yanıma gelince koluna girdim ve Midpoint'e ilerlemeye başladık.

૮₍ ˃̵͈᷄ . ˂̵͈᷅ ₎ა

"Tzuyu değişmiş"

"Günaydın Liz"

Kahvemi yudumlarken Rosé'nin kahkahasından dolayı irkildim.

"Jungkook senden hoşlanıyor diye hemen Sehun'a koşması peki!!!"

Ben de gülmeye başladım. "Zavallı ya."

Gülüşmeye devam ederken yanlarımıza oturan Jungkook ve Jimin'i görünce duraksadık.

"Oturabilirsiniz dememiştik ama neyse."

Jungkook'a dönüp baktığımda göz kırpıp kolunu omzuma attı. Şu göz kırpışına her defasında düşüyorum...

"Ya işte manitasız manitasız oturuyordunuz gelelim dedik."

"Tamam Jimin hoşgeldiniz."

Onlar da kendilerine kahve ve tatlı söyledikten sonra sohbet etmeye başladık.

Onlar da kendilerine kahve ve tatlı söyledikten sonra sohbet etmeye başladık

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

evet yarın görüşürüz bb.

c:

𝐰𝐞 𝐬𝐡𝐨𝐮𝐥𝐝 𝐬𝐭𝐨𝐩,, 𝐥𝐢𝐬𝐤𝐨𝐨𝐤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin