on üç

19 7 1
                                    

Ama aşk, terk ediş değil midir zaten?
Kendini terk edip, yine kendine hicret etmek değil midir?
Yâr uğruna terk-i diyâr değilse aşk özgürlük müdür?
Yoksa özgürlüğe hevesli bir esaret mi?
-Adil Erdem Bayazıt-

icimdekivitrin: Tolstoy'a göre tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar.

icimdekivitrin: Ya bir insan bir yolculuğa çıkar ya da şehre bir yabancı gelir.

icimdekivitrin: 12 Nisan 2020..

icimdekivitrin: Ankara'ya yeni gelmiştin.

icimdekivitrin: O hafta her gün yağmur yağmıştı.

icimdekivitrin: Ancak garip bir şekilde seni gördüğüm gün hava da bir tane bile yağmur damlası yoktu.

icimdekivitrin: Bu şehir bana iyi geleceğini hissetmiş olmalıydı.

icimdekivitrin: Sessiz, sakin, durgun biriydin.

icimdekivitrin: Ama içindeki o çok güzel enerjiyi, sevgiyi ben hissedebiliyordum.

icimdekivitrin: O gün varlığını henüz kavrayamamışken birden kaybetmiştim seni.

icimdekivitrin: Lakin o günden sonra her gün 08:04'de seni görebilmek umudu ile bekliyordum.

icimdekivitrin: Birkaç kez tanrının seni bana bir kerelik lütuf olarak gönderdiğini düşünmüştüm.

icimdekivitrin: Umudu yitirmiştim artık.

icimdekivitrin: Okulun da bitmesine az bir vakit kalmıştı.

icimdekivitrin: Bir süre sonra ellerimde sınav notlarım ile okula giderken birden önümde belirmiştin.

icimdekivitrin: Çok şaşırmıştım.

icimdekivitrin: O gün senin hakkında bir şey öğrenmiştim.

icimdekivitrin: Belki aynı okulda değildik ama yine de varlığın yanı başımdaydı.

icimdekivitrin: Seni görmek için bütün vakitlerimi değerlendiriyordum.

icimdekivitrin: Tekrar elimden kayıp gitmeni istemiyordum.

icimdekivitrin: Ancak bu yaşananlar çok hızlı ilerlemişti ve üç gün sonra okul kapanacaktı.

icimdekivitrin: Seni tekrar görebilecek miydim?

icimdekivitrin: Kim bilir, belki de aynı kadere sahip kişiler tekrardan rast gelirdi.

7722

SAYE /texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin