uyuşturucu baronu-Sope

3.bölüm

Hoseok arabadan inip çevreyi inceledi. Oldukça güzel bir yerdi. Ev doğanın içinde bir yerdeydi. Çevresinde fazla ev yoktu restoranta da oldukça uzak kalıyordu. Böyle bir evi tercih etmesi şaşırtsada doğayla iç içe olması, merkezden uzak olması, fazla insan olmayışı sebebini açıklıyordu.

Ev oldukça lüks duruyordu. Iki katlıkdı. Evin önünde genişçe bir havuz vardı. Havuzun yanında da bir çardak vardı. Evin dışında gri ve beyaz rengi hakimdi. Cam kapıların siyah çerçeveleride evin duruşunu bozmuyordu.

Genç adam çevresini ilgiyle incelerken. Yoongide bir ona birde uyuyakalmış, başını babasına yaslamış, mavi emziyle çok sevimli görünen bebeğe bakıyordu. İkiside çok güzel duruyordu. Yavaş adımlarla yanlarına ilerledi. Arabaya yaslanıp kollarını göğsünde birleştirdi.

Y:evi sevdin heralde
H:evet çok güzel, çok huzur verici bir yer
Y:begenmene sevindim hadi iceri geçin

Birlikte içeriye girdiler. Evde otuzlarında güzel bir kadın onlara selam vermiş. Yoonginin cekedini almıştı.

Y:dışardakinlerden birine söyle bagajdaki poşetleri içeri alsınlar

Eun:söylüyorum hemen

Kadın çıkana kadar hoseok kadını izlemişti. Kadının kim olduğunu sorgulamıştı. Eşi olabileceğini düşündü.

H:eşiniz mi
Y:ne kim
H:az önceki kadın
Y:yok evde yardımcı o, yemekle temizlikle ilgileniyor bir ihtiyacın olursa eun'a söyleyebilirsin
H:peki

Hoseok bir an kadının eşi oldugunu düşününce hayal kırıklığına uğradığını farketti. Olmadığını ögrenincede içi rahatlamıştı. Aslında ona neydiki , kendi kendine düşünürken yoongi karsisında dalmış olan genç adamı dürtme gereği duymuştu. Hoseok dokunmasıyla irkildi.

H:ah pardon dalmışımda.
Y:sorun değil aç mısınız bişeyler hazırlatayım?
H:açıkçası evet, biraz acıktım.
Y:tamam ozaman bişeyler hazırlatıyım sizde odanıza çıkabilirsiniz istersen.
H:olur.
Y:oda merdivenlerden çıkınca sağdan ilk kapı, ikinci kapıda benim odam bir sorun olursa gece gelebilirsin .
H:teşekkürler.

Hoseok ellerini bebeğinin sırtındabirleştirdi. Odasına doğru ilerledi. Ilerlerken etrafı incelemeyide unutmuyordu. Odaya girdiğinde genel olarak beyaz renkler kullanılmıştı. Beyaz renkli uzerinde asılı oyuncakbolan beşiğe yaklastı. Çok güzel görünüyordu. Yavaşça bebegi tatan aparatı üzerinden çıkardı. Bebeği beşiğe koydu. Güzelce yerleştirip üzerini hafifçe örttükten sonra aşağı indi. Üzerindekinlerin battığını farketti. Bir kaç yeri süt lekesi biraz kusmuk beyaz dişortü majvetmeye yetmişti. Koltukta oturmuş telefonuylailgilenen adaın yanına utana sıkıla gitti.

H:şey bebek üzerimi kirletmişte kıyafet verebilir misiniz?

Karşısıdaki adam basını bile kaldırma gereği duymadan cevapladı.

Y:sormana gerek yok dolabımdan istediğini giyebilirsin.
H:peki, teşekkür ederim.

Hoseok fazla üzerinde durmadı bu davranışın önemli bir işi olabilirdi sonuçta. Odaya varınca istemsizce inceledi odayı. Genel olarak siyah rengi hakimdi odada kendilerine verilen odanın tam zıydı. Dolabı açtığında siyahın burayıda ele geçirdiğini gördü. Beyaz dışında tamamıyla siyah bir dolaptı. Siyah kısa bir şort ve siyah duz bir dişört giydi. Siyah şort üzerinde daha kisa durmuştu. Esmer ve güzel bacaklarını ortaya çıkarmıştı. Odada biraz dolaşmaya başladı. Fazlasıyla sadeydi. Ortalıkta hiçbirşey yoktu. Eli birden çekmeceye gitti. Sonra kendini hemen durdurdu. Ne yapıyordu böyle. Kendini ayıplayıp aşagıya inmeye başladı. Yoongiinin sinirle bağırarak telefonda konuşmasıyla olduğu yerde durdu.

Y:NE DEMEK ADAMI ELIMIZDEN KAÇIRDIK, bak sakin olmaya çalışıyorum o adamı bulun ve öldürün ÇABUK!

Telefonu kapatmasıyla duvara vurması bir olmuştu. Genç adam sesle irkilmişti. Karşısındaki adam fazlaca sinirli duruyordu. Sessizce merdivenlerden indi. Korkak adımlarla salona ilerlerken arkasındaki adamı duyunca durdu.

Y:korkma sadece biraz sinirlendim.

Hoseokun dönmesine kalmadan duyulan bebek ağlamasıyla hoseok direk odaya çıkmıştı. Yoongi de kendine birkaç küfür sıralayarak pesinden yukarıya çıkmıştı. Bebek yatağın üzerinde ağlıyordu. Yoongi hemen atılıp bebeği kucağına almış pışpışlamaya başlamıştı. Hoseok ise öylece kalmıştı. Çünku o bebeği beşiğe koyduğuna emindi.

H:bi sorun var!
Y:noldu?
H:ben bebeği yatağa bırakmadım, beşiğe koydum.
Y:nasıl yani eun gözumün önündeydi o koyamaz. Benim evin içinde başka çalışanım yokki.

O sırada silah patlamıştı.