4- "Hey! Kardeşim Uyuyor"

352 5 0
                                    

"Hey! Kardeşim uyuyor, birbirinize başka bir yerde silah çekin!"

Sesin geldiği yöne dönen Carol ve Arwen, genç bir kadının bağırdıktan sonra penceresini geri kapattığını gördüler.

Tekrar göz göze geldiklerinde ikisi de birkaç saniye tereddütle baktı birbirlerine. Arwen daha önce kimseyi öldürmemişti, Carol ise daha önce hiç masum birini öldürmemişti.

Kendisine kaçmak için fırsat tanımak isteyen Prenses, Oyunbozan'ın bacağına nişan aldı. Bacağından vurulan Carol çığlık atıp yere yığıldı.

Arwen tam kaçmaya niyetlendiğinde kulakları sağır edecek şiddette çalan sirenlerin sesi duyuldu. "Birazdan toz fırtınası ve asit yağmurları başlayacak Prenses. Bir eve girmezsek ikimiz de öleceğiz."

Sirenler yalnızca toz fırtınası veya asit yağmurları geldiğinde çalardı. Bu kadar şiddetli çalıyorsa da ikisi birden geliyor demekti.

Miador'da yüzyıllardır yağmur yağmamıştı ancak asit yağmurları bir istisnaydı. Yağan gerçek asitti. Düştüğü yeri deler geçerdi. Asit yağmurları varken dışarıda olan bir insan için ölüm kaçınılmaz sondu. Asit yağmurları zarar vermesin diye kaldırım taşları ve yollar özel malzemelerden yapılırdı. İçinde insanların yaşadığı apartman dairesi veya müstakil evlerin etrafında kalkanlar olurdu. Toz fırtınası ise insanları zehirlerdi. Nefes alamazdınız. Bu kalkanlar tozu da tutardı.

Ne yazık ki bitki örtüsünü veyahut kaynak sularını bu iki durumdan koruyacak bir şey geliştirilmemişti. Dünyayı hiç de yavaş olmayan bir şekilde çürütüyorlardı.

Yağmurdan veya fırtınadan yıkık dökük bir yerde saklanamazdınız. Apartman boşluğuna saklanamazdınız. İnsanın yaşadığı bir yere girmeniz gerekirdi.

Arwen'in bakışları siren sesini duyduğu anda az önce penceresini açıp bağıran kızın dairesine dönmüştü. Oraya doğru bir adım attığı esnada Carol'ın acı dolu inlemesini duydu. Dişlerini sıkıp Carol'a baktı.

Yerden kalkma çabası içindeki Oyunbozan birden kolunu omzuna atıp onu ayağa kaldıran Arwen'e baktı şaşkınca. "Bir günlük ateş kes yapıyoruz. Beni öldürmeye çalışırsan geri durmam Collins."

Carol bir şey demeyip kendisini adeta sürükleyen Arwen'e onu götürmesi için izin verdi. Apartmana girdiklerinde susan siren sesiyle Arwen Carol'ı sürüklemeyi bırakıp sırtına aldı ve koşarak yukarıya çıkmaya başladı. Tanımadığı kadının dairesine ulaştığında kapıyı şiddetle çaldı. Kapı birden açıldı ve yakasından tutulan Arwen içeriye çekildi. Kapıyı geri kapatan Ella kalkanı hemen etkin hale getirdi. "Size kardeşim uyuyor, demiştim." dedi Ella gözlerini kapıdan ayırmadan, yüzü ve bedeni kapıya dönükken.

Arwen sırtına aldığı Carol'ı yere fırlatırcasına bırakıp sırtının acısını görmezden gelmeye çalışarak "Bu gece burada kalmalıyız." dedi.

"Zaten birbirinizi öldürmek istemiyor muydunuz? Dışarıda ölümün kolay yoluna ulaşabilirsiniz." dedi Ella. Kendisini arayan iki kişiyi evinde misafir etmek gibi bir aptallık yapmazdı.

Carol "Belki de seni öldürüp öyle evinde yaşamalıyım." dedi ürpertici bir gülümsemeyle.

Ancak bu gülümsemenin Ella'ya bir etkisi olmamıştı. Göz deviren Düzenbaz, Oyunbozan'ın kolunun altına girerek ayağa kalkmasına yardım etti. "O bacakla iki adım atamazsın. Ayrıca yardım almazsan da sabaha sağ çıkamazsın Oyunbozan. Kardeşimi uyandırmayın veya birbirinizi öldürmeye çalışmayın. Senin bacağınla ilgilenmeliyim." dedikten sonra göz ucuyla Arwen'e baktı. "Senin de sırtına baksak fena olmaz Prenses." dedikten sonra Carol'ı salona götürdü.

Düzenbaz, Prenses & OyunbozanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin