2. Bölüm

132 24 81
                                    

  Chanyeol ve Sehun gördükleri mumya karşısında donmuşlardı. Mumya onlara öfkeyle ve intikamla bakarken Sehun kıpırdamamaya çalıştı.

"Sakın kıpırdama ve bir şey yapma.. Y-yoksa bu bizi çiğ çiğ yiyecek sonra evimize dönmeyeceğiz..

"Asıl sen sus.."

  Mumya, Chanyeol ve Sehun'un dibine kadar geldi, kokuları çok değişik, görüntüleri çok farklı bu yabancılar da kimdi? Onu yeniden öldürecekler miydi? Yoksa başına bir iş mi açacaklardı? Ayrıca kıyafetleri de çok garipti. Mumya biraz daha yaklaştı ve incelemeye çalıştı. Birisi daha kısa ama uzun, siyah saçlı, uzun burunlu, yüzü güzel bir çocuktu; diğeri ise daha büyük ve uzundu fakat yüzü çok tanıdık geliyordu. Sevgilisi? Sevgilisi de yaşıyor muydu yani? Bu nasıl olurdu? Mumya kendi dilinde konuşarak Chanyeol'e iyice yaklaştı.

"Tekrar kavuştuk ve şimdi karşımdasın ama bana neden pislikmişim gibi bakıyorsun ki?"

Sehun kaşının tekini kaldırıp ikisine baktı.

"O sana ne dedi?"

"Beni sevgilisi sandı.. Bilmiyorum ama korkunç ve kötü görünüyor. Kaçsak iyi olur!"

  Chanyeol ve Sehun geri geri gitmeye karar verirken mumya kaşlarını çattı. Chanyeol'ün bileğini tüm gücüyle sıkıp kendi tarafına sürüklemeye çalıştı.

"SEHUN BU BENİ GÖTÜRÜYOR. BIRAK BENİ!"

"ARKADAŞIMI BIRAK SENİ FOSİL YARATIK."

"SEHUN ÇEK BENİ."

  Sehun Chanyeol'ü kendisine doğru çekiyordu ama fayda yoktu. Mumya çok güçlüydü. Aklına da bir şey gelmiyordu. Mumya o kadar güçlüydü ki, ikisini tek koluyla çekiyordu.

"Evlenmemiz gerekiyor."

"SEHUN BİR ŞEY YAP BU BENİMLE EVLENECEK."

"MUMYA BANA BAK DELİRTME BENİ."

  Sehun'un aklına gelen fikirle, sürüklenirken pantolonun cebindeki küçük bıçağı Chanyeol'e verdi.

"Al bunu, şunun bileğini kes ve şuradan kaçalım!"

"Bu onu durdurur mu?"

"Kes diyorum Chanyeol! Ölmek istemiyorum."

  Chanyeol bıçağı kavrayıp bileğini kavramış eli kesti, kesmesiyle Sehun ile birlikte yere yığıldılar. Chanyeol bileğindeki eli yere atıp Sehun'un elini tutup ayağa kaldırdı.

"Koş gerizekalı koş!"

İkisi arkalarına bakmadan koşmaya başladılar, biliyorlardı ki büyük bir belaya bulaşmışlardı fakat bunu nasıl düzelteceklerini de bilmiyorlardı ki. Çünkü bu filmlerdekine benzemeyecekti belli ki. İpe asılıp yukarı çıktılar ve kenara bağladıkları develere bindiler, tüm hızlarıyla Kahire'ye giderken Sehun bağırarak konuştu.

"Şimdi ne olacak?" Telaşlı ve gergin görünüyordu.

"Bilmiyorum fakat birilerinden yardım alsak iyi olacak yoksa tek başımıza halledemeyeceğiz."

"Umarım kimse zarar görmez, görürse kendimi öldürürüm."

  Chanyeol ve Sehun şehir merkezine gelince indiler ve develeri teslim ettiler. Nereye gidebileceklerini bilmiyorlardı, telefonlarından araştırma yapmaya başladılar fakat mantıklı bir sonuca ulaşmak imkansız ve zordu. Kendi kendilerine söyleniyorlardı.

"Adam akıllı bir insan yok mu şurada Eski Mısır'dan anlayan.. Prenslerinden, prenseslerinden, krallarından falan.."

"Ben biliyorum ezberledim de ne oldu sanki? Karşıma çıktı ama işte şaşırdım."

[TAMAMLANDI ]BRING ME TO LIFE [CHANBAEK] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin