Not:Stefan,Damon ve Y/n kardeş.
Yıl:1400.Babanız kral.Ve bizi seviyo.
Babamın dediğine göre akşam yemeğe özel konuklar gelecekmiş.
O yüzden hazırlanmam lazımdı. Uzerime en sevdiğim yeşil elbisemi giydim.Sonrada en sevdiğim lavanta kokusunu sürdüm.Ayrıca inci kolyem ve küpemi takmayı unutmadım.
Damon:Y/n!
Y/n:Ne oldu abi?
Damon:Misafirler geldi hazırlandıysan aşağı inelim.
Y/n:Sen in ben geliyorum.
Aşağı indim ve masada ki konumumu aldım.Gelen misafirlere baktığımda mavi gözlü adam cok dikkatimi çekmişti.
Giuseppe:Bu güzel kızda Y/n.
Tanımadığım sarışın adam mükemmel ingiliz aksanı ile konuştu.
X:Merhaba prenses.Ben Klaus Mikaelson.
Y/n:Merhaba lord Klaus.
Herkes ile tanıştım.Çok tatlı insanlardı.Yemeğimizi yedikten sonra salona geçip oturduk. Rebekah ile konuşmaya basladık. Gercekten çok iyi bir arkadaş.
Rebekah:Eee Y/n hayatında biri var mı?
Y/n:Daha o kişiyi bulamadım.Ve umarım bulmam.
Rebekah:Belli olmaz.
Y/n:Ben aşka antiyim tatlım😉
İkimizde kıkırdadık.Bu sırada sohbet eden erkeklere döndüğümde Klaus ile goz göze geldik.Bana gülumsemesini gonderdi.Bende gülümseyerek karşılık verdim.Tamam,az onceki lafımi geri alabilirim.
Y/n:Rebekah istersen dışarı çıkalım?
Rebekah:Aslında iyi fikir çıkalım.
Erkeklere dogru döndüm.
Y/n:Sizin icinde sıkinti olmaz ise Rebekah ile dışarıya çıkıcaz.
Erkekler kafaları ile onaylayınca Rebekah ile dışarı çıktık.
Y/n:Stefan'nin sana olan bakışlarıni gordün mu?Kesin sana aşık oldu.
Rebekah:Oyle bir cazibem vardır.
Saclarini yana savurdu.
Y/n:Oww birde ego var.
Rebekah:Tabi,canım.
Arkamizdan ses gelince arkaya döndüm.Stefan gelmişti.
Stefan:Düşez Rebekah size uygunsa biraz dolaşalım mı?
Rebekah:Y/n icin sıkınti olmicak ise-
Y/n:Evet sıkıntı yok siz gidin.
Rebekah bana gülimsedi.Sonrada Stefan ile bahçenin diğer tarafına gittiler.
Bende bahçedeki çiçek dolu seraya gittim.Burasi bana her zaman huzur verirdi.Çiçeklerin o guzel kokusunu icime cektim.
Arkamda bir hareketlenme olunca arkamı döndüm.
Klaus:Merhaba,aşkım.
Aşkım mı!?Aman Tanrım bana aşkım dedi!
Iç ses:Sen az once 'Bon oşko ontoyom totlom' demiyor muydun?
Y/n:Kes sesini.
Klaus bana kaşlarını çatarak baktı.
Y/n:Ben onu dışımdan mı soyledim?
Klaus:Evet,aşkım.
Y/n:Cok ozur dilerim.Sana demedim.Aslinda ic sesime dedim. Offf konuştukça batiyorum-
Konusmami dudağımdaki baski durdurdu.Suan Klaus beni öpüyordu.Bende karşılık verdi. Sanki bu ani arzuluyordum.
Elijah:Kardeşim gitmemiz gerek.
Elijah'ın sesi ile hemen Klaus'dan ayrıldım.Utangaç bir şekilde başımi eğdim.
Klaus:Ne gitmesi!?
Elijah:Mikael burada.
Klaus:Ne!?
Mikael'da kim?Ve ne gitmesi?
Elijah:Evet duydun Mikael burda.
Y/n:Mikael'da kim?
Klaus:Uzun hikaye aşkım.
Elijah şimşek hizi ile yanımiza geldi.Gözlerimi şaşkınlık ile açtım.
Y/n:Siz nesiniz boyle!?
Klaus:Sakin ol,aşkım.Biz vampiriz.
Gulmeye başladım.Klaus ciddi bir şekilde bana bakiyordu.
Y/n:Siz ciddisiniz.
Elijah:Diger iki Salvatore ile Rebekah ilgileniyor.
Y/n:Ne-
Elijah elini ısırdı ve agzima tuttu. İğrenc bir kan tadi geldi.Aman Tanrım!Sonra gozlerim kapandı.
Karanlık...
Aydınlık...
Ne olmuştu bana sanki aklim bomboştu.Ama vampir oldugumu biliyorum.Tabi nasil ogrendigim hakkimda bilgim yok.
End...
Nasıldı?
Devamını getiricem ♡♡♡
Klaus keşke banada aşkim dese
