Shipstale #1 = Sirius-A [𝚃𝚊𝚖𝚊𝚖𝚕𝚊𝚗𝚍ı]
Hayattaki tek amacı toplumun en üst sırasındaki askerlerden biri olmak olan; her zaman hayatının akışına uyan, görevlerini daima yapsa bile düşündüğü bu gelecekten mutlu olmayan Remus, gökyüzünün en par...
~Yazım yanlışları olabilir, henüz düzenleme zamanım olmadı.
~En sona bakmayı unutmayın!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
///---///
"O benim kardeşim," dedi bir gün onlar sırt üstü uzanmış gökyüzünü izlerken. "İnsanlar ona Sirius-B diyor. Benden daha küçük. Halbuki uzun zaman önce benden çok daha büyüktü. Zamanla bu hâle geldi."
Remus başını salladı. "Üzücü."
Sirius gülümsedi. "Keşke onu tanıma şansım olsaydı. Ben bir yıldızım. Evrene ve onun her parçasına bağlıyız. Diğer yıldızları hissedebiliyorum, yanımızdan geçen küçük bir böceği hissedebiliyorum. Ama hiçbir zaman, bana en yakından bağlı olan bu yıldızı tanıyamadım. Eğer aynı anda yeryüzünde olsaydık illa ki hissederdim. Neden... Sadece benim? Bu yüzden çok uzun bir süre yapayalnız hissettim."
"Artık değilsin." dedi Remus ona bakarak. Sirius da başını ona çevirdi ve gülümsedi.
"Değilim."
///---///
Saçları yastığa dağılmıştı. Gri gözleri kısık, ona tutkuyla bakıyordu. Yanakları can yakıcı bir şekilde kırmızıydı. Remus eğilip aralık dudaklarını öptü ve sevgilisinin tutkusunu hissetti. Sirius'un kolları etrafına sarılmıştı. Kesik bir inlemeyle dudakları ayrıldı.
Kalbi hızla atarken kendini yakıcı sıcaklığa ittirdi. Sirius nefes nefese başını yastığa bastırdı. Remus yastıktaki ellerinden birini yatak başlığına, diğerini Sirius'un kasılan karnına koydu. Bu sefer hızlı değillerdi. Yalnızca tutku ve aşk vardı. Aceleleri yoktu.
Remus eğilip tekrar dudaklarını birleştirdi. Sirius'un sırtına batırdığı tırnaklarını hissetti. "Remus!" Dudaklarını ayırıp başını tekrar yastığa bastırdı. "Remus, lütfen..."
"Lütfen ne?" Remus kulağına fısıldadı. Sirius bu sefer acıtacak kadar sert tırmaladı.
"Hızlan!"
Remus ona bazen böyle işkence etmeye bayılırdı. Sırıttı ve kontrolü kaybetmemek için kendini zorlamıyormuş gibi durdu. "Neden?"
"Remus!"
Kıkırdadı ve dudaklarını teninde gezdirirken tekrar hareket etti. Yine yavaş ama daha sert hamlelerle içine girdi. Sirius'un arzudan titrediğini hissedebiliyordu. Remus ondan daha iyi durumda değildi. Nefesini düzene sokmaya çalıştı ve istemsizce hızlandı. Dudakları teninde gezinirken sevgilisinin geldiğini hissetti.
Neredeyse günahkâr bir sesle Sirius inledi ve hızlı hızlı nefesler alırken kendini bıraktı. Remus sıkılığa dayanamadı. İki kez daha ve o da aynı şiddetle geldi. Kendini zorlukla çekip nefes nefese sevgilisinin üzerinde durdu.
