Koridordan döndüğümde hızla kızın kolunu tutup durdurdum. Kız sürekli kaygan zemine ayaklarını sürterek kayıyordu.
Düşmekten her yeri yara bere içinde kalmıştı.
"Burada böyle koşmamalısın küçük kız."
Kız bir anda yere eğildiğinde kolunu bırakmadım.
"Kaç numaralı odada kalıyorsun?"
Ayakkabılarının cırt cırtlı bağcıklarını düzelttikten sonra kafasını bana kaldırdı.
"Odam şuanda temizleniyor. Bahçeye çıkmak için iznim var."
"Kağıt yanında-"
"Hocam o kızın izni var."
Kutay yanımıza yaklaştıktan sonra cebinden bir şeker çıkartıp kıza uzattı.
Kızın kolunu bıraktığımda şekeri Kutay'ın elinden aldı.
"Çilekli kalmamıştı."
Kız kafasını salladıktan sonra şekeri açtı.
Sekerek koridorun sonuna ilerlerken ellerimi cebime soktum.
"Bayağıdır burada olmalı."
"Üç yıldır ve uzun bir süre daha burada."
"Bu katın dosyalarını odama getir. Sigara içmeye çıkacağım."
Asansöre ilerleyip boynumdaki kartı dijital alana sürttüm.
Sigarayı dudaklarıma koyduktan sonra ceplerime dokundum. Arka cebimden çıkarttığım pembe çakmakla sigaramı yaktım. Çevreme bakınarak kimsenin gelmediğinden emin oldum.
Üçüncü sigaramı da ayağımla söndürdükten sonra yerdeki izmaritlerimi toplayıp çöpe attım. Ön bahçeye ilerlerken hava yavaş yavaş kararıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruh Tedavisi
Romansa"Gel kucağıma." Kutay'ın omzundan tutunarak ayağa kalktı. Kutay dengesini koruyamayıp yere düşerken Akşın yanıma yaklaştı. Akşın'ın belinden kavrayıp kucakladım. Burnundaki bandı çekerek çöpe attım. "Biz uyumaya gidiyoruz." "Ama uykum yok." "Biz uy...
