"siz odadan çıkın. Düşüneceğim."
Öznurla Hidayet kendi aralarında konuşarak odadan ayrıldı, ben ise düşünüyordum. Baran o şeyi dediğim için mi böyle yapmıştı?
Ben düşünürken yanıma geldi, kapıyı kapatıp kilitledi, önüme oturdu ve gözlerime "galibiyet." bakışını attı.
"şimdi, hala onunla arkadaş olabileceksen ol."
"baran, sen ne yaptın?"
"benden başkasına gidemezsin."
"saçmalıyorsun. Takıntılı mısın?"
Güldü. "belki."
"delirdin mi Baran sen?"
Elinde köşede duran bezbol sopasını aldı.
"ONU MU DÜŞÜNÜYORSUN HALA?""baran sakın yapma. Çocuğu öldürdün."
"AKLIN ONDA MI?"
Elimdeki sopayı kaldırıp bana doğru savurdu, ama altından geçip kolunu kavradım.
"senden ayrılıyorum. Bitti."
Bir katil dışarı çıkmayacağına göre, Baranın çıkardığı tişörtü alıp giydim ve dışarı fırladım. Çok hızlı yürüyordum.
Titreyen ellerimle sigaramı yaktım.
Ağlamak üzereydim..Dik durdum, bir sokağın köşesine kadar yürüyüp orada oturdum. Sigaramı içmeye devam ediyordum ve ellerim hala titriyordu. Sokak hala Soğuktu..
Çok geçmeden, yanımda bir kız belirdi."bu saate burada ne yapıyorsun, ellerin titriyor."
"sevgilim. Beni aldatmış. Ona mı yanayım yoksa.." devamını anlatamadım bile.
"benimki de beni durduk yere engelledi."
Yanına doğru baktım, gözlerim fal taşı gibi açılmıştı, şansın da bu kadarı olurdu.
"sevgilinin adı neydi peki, seni engelleyen?"
"Baran."
Gülümsedim, ayağa kalktım. "benim adım Irmak."
"anlayamadım."
Sigarayı kızın gözüne doğru fırlattım ve ardından tam çenesine sağlam bir tekme koydum. Çok şanslıydım, gerçekten çok şanslıydım.
Saçından tutup savrulan kafasını kendime doğru yasladığım an, itilip yere düşmem bir oldu, kafamı kaldırdığımda, karşımda tanımadığım bir erkek duruyordu. Bu, kızın abisiydi."iyi misin kardeşim?"..
"kardeşin bir sürtük!"
Çocuk tam üstüme yürürken Baranın yumruğunu çocuğun suratı ile buluşturması bir oldu. "kızım haklı, kardeşin bir sürtük. Ayrıca birdaha ona dokunursan seni diri diri toprağa gömerim."
Çocuk yere yığılmıştı bile, ama Baran ne olur ne olmaz çocuğa 2 tekme daha attı ve kolumdan tutup beni kaldırdı.
"baran, beni sevmiyor musun?" dedi kız ayağa kalkıp ağlarken.
"seni kullandım. Aptal."
Arkamı dönüp kıza yapıştıracaktım ki Baran beni kendine çekip sıkıca sarıldı. "ben bu kız için ölüme giderim. Siz sadece kendi çıkarlarım için kullandığım aptallarsınız. Ve bir dahakine, beni tanıdıklarına iyice anlat ki, kızıma da, bana da bulaşamayacaklarını bilsinler."
Elimden tutup beni çekiştirerek götürmeye başladı. Dedikleri tüm sinirimi yatıştırmıştı ve ben şuan iyi hissediyordum.
" Irmak. Ben olmadan bir yere gitme. Kavgaya da girme. Kavga etmek istiyorsan bana söyle, elini sürmene gerek yok. Ben hallederim. "