1

265 13 5
                                    

Sevgili Orion

Son zamalarda hissettiğim tek bir duygu var. Pişmanlık. Daha önce hiç hissetmediğim bir duyguyu tüm hücrelerimde hissediyorum. Evimiz soğuk bir hapishane gibi ve ben kendimi yargılıyorum. Hayatım da yaptığım her şeyi bir amaç için yaptım. Doğru görünen bana öyle öğretilen. Kardeşimi hatta oğlumu bile bu inanç için terk ettim ben. Bütün bunların doğru olduğuna kendimi inandırmıştım. Ne kadar yanıldığımı bana zaman en acı biçimde gösterdi.
Tanıştığımız ilk günü hatırlıyorum. Bir partideydik. Senin dans edişini hatırlıyorum. Ailelerimizin uygun gördüğü bu evliliği senin gibi biriyle yapmanın zor olmayacağını düşünmüştüm. İnançlıydın naziktin ve güçlüydün. Senin yanında bende güçlüydüm. Çocuklarımız güvendeydi. Beni mutlu ediyordun. Komiktin tüm o ciddi ortamlarda bile bazen beni dışarıya zayıf göstereceksin diye korkardım.
Hatırlıyor musun bilmiyorum ama Sirius doğduğunda ilk defa kendimi kendimden başka bir canın geleceği için endişelenirken bulmuştum. Bana demiştinki "o iyi olacak" bende inandım. Ancak senin hesaba katmadığın ve benimde içimde yer alan o inancımı unutmuştuk. Artık çok geç...
Bir gün çocukları uyuttuktan sonra geçmişten bahsetmeye başlamıştık. Bana küçükken yaptığın yaramazlıklardan bahsediyordun. Bende sana "bunu bizim evde yapsan sonu lanet yemek olurdu" demiştim. Sen ise "farketmezdi bu sefer daha büyük bir hırsla yeniden yapardım" demiştin. Senin cesaretini hafife aldığımı o zaman anlamıştım. Sonra ise bana "bütün bunlardan önce nasıldın" diye sormuştun. Belli bir süre elimdeki bardağa bakıp vakit kazanmaya çalıştığımı hatırlıyorum. "Korkusuzdum" demiştim sonunda gülerek. Sende gülmüştün. Biz mutluyduk ve ben her şeyi mahvetmiştim. Sende benimle beraber battın. Kaybettik...
Birbirimize karşı dürüsttük. İkimizde ailelerimizin görüşlerini destekliyorduk. Tabi büyük bir farkla. Sen daha yumuşak başlıydın. Ben ise daha sert. Bazen sana bunun için kızardım. Seni sevdiğimi hiç söyledim mi bilmiyorum ama sevdim.
Hastalandığın gün dün gibi aklımda ve öldüğün... Acının tüm duvarlarımı nasıl yıktığını hatırlıyorum. Yanında olmak istedim Orion yemin ederim istedim. Ancak o gücü kendimde bulamadım. Yanında olduğumda kendimi kaybetmekten korktum. Babamın sesi kulağımda yankılandı "hiçbir acı için boynunu bükmeyeceksin her zaman asil ve güçlü olacaksın." O gün güçlü değildim.
Öldüğünde yanı başında olan ben olmalıydım belki de ama değildim. Sevgi zayıflıktır. Babam bana bunu öğretmişti. Annemizin ölümünde ağlamamızı yasaklamıştı. O gece herkes odalarına çekilince içim çıkana kadar ağlamıştım. Aynı senin öldüğün gün olduğu gibi yalnız ve acınası göründüğümü düşünüyordum. Yine yanılmışım.
Her zaman ölmeden önce Regulus'a söylediğin şeyin ne olduğunu düşündüm. Cevabım yok. Belki yanına gelirsem bana anlatırsın. Bunun çok uzak bir tarih olacağını sanmıyorum.

Walburga Black
17 Aralık 1984

Walburga Black'in MektuplarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin