Rosé
"Tamam Jen. Buldum anahtarı! Size iyi eğlenceler!" Kapıyı açtıktan sonra telefonu kapattım. Kütüphaneye ders çalışmaya gitmiştim ve iyice yorulmuş beyin ile eve dönmüştüm.
Jennie ile küçüklük arkadaşıydık ve geçen hafta yurt dışından geldikten sonra onlarda kalabileceğimi söylemişlerdi.
Jisoo, Jennie ve Lisa burada kalırken bende aralarına katılmıştım. Lisa hariç herkes bana kibar ve hoş davranırken Lisa beni her şeyde tersliyordu. Tabi onun evi olduğu için sesimi bile çıkaramamıştım.
Bugün çok yorulmuştum o yüzden üzerimi değiştirdikten sonra yemek yiyip uyumaya gidecektim. Merdivenlerden çıktım ve odama doğru ilerledim. Fakat odama yakınlaştıkça öbür odadan sesler gelmeye başlıyordu. Sesin geldiği yöne doğru ilerlediğimde inleme sesleri duymaya başladım. Suratımı buruşturdum. Kadın inlemeleri midemi bulandırmaya başlamıştı.
Lalisa'nın odasına geldiğimde sesler çok rahat duyuluyordu. "Ah, aman tanrım!" Üstelik kapıyı tam kapatmayıp aralık bırakmışlardı!
Aralık kapıdan içeri baktığımda üstünde Lalisa, altında ise tanımadığım bir kız vardı. Gözlerim kocaman açılırken çıplak bedenler ile gözlerimi hemen oradan çektim.
"Tanrım, çıldırıyorum!" Oraya tekrar baktığımda her şey belli oluyordu. Kapıyı kapatamayacak kadar aptal falan olabilirler miydi?
Lalisa ve o yabancı gözlerini kapatmış ikiside inlerken Lalisa'nın parmağı kızın içinde hızlı hareketlerle gel-git yapıyordu. Lalisa'nın parmağı normal insana göre ciddi anlamda uzun ve hızlıydı.
Yutkundum. Daha fazla izlemeyi kesip odama girdim ve onları kafamdan silmeye çalışarak üzerimi değiştirdim. Sesler kesilmişti. Gelen görüntüler ile kafamı iki yana salladım.
"Hiçbir şey görmedin Roséanne!" Kendi kendime bunu tekrar ettim. Unutmaya çalışmak cidden zordu, özellikle şok edici bir şeyle karşılaşınca!
Merdivenlerden indim ve mutfağa doğru adımladım. Acıktığım için buzdolabına bakmaya başladım. Ne yiyeceğim hakkında en ufak fikrim yoktu. Açlık hissimde bir anda gidivermişti. Aklım tek bir yerdeydi.
Lalisa'nın uzun ve kemikli elleri...Dedikleri gibiydi. Hızlı ve uzun olduğu için zevk veriyor olmalıydı. Herkes Lalisa'yı arzu ediyor olmalıydı. Yutkundum. Peki ben?
Belimde hissettiğim ellerle aniden arkamı döndüm. Keşke yapmasaydım çünkü arkamda olan Lalisa ile burun burunaydık. Dudaklarımız arasında ufacık mesafe varken şaşkınca ona bakıyordum.
"S-sen ne yapıyorsun?" Tek kaşını kaldırdı.
"Kendi evimde istediğimi yapıyorum. Bir problem mi var?" Yüzümü çevirdim ve ellerini belimden ittirdim.
Buzdolabını kapattım ve yanından ilerledim. Fakat nafileydi çünkü beni tuttuğu gibi buzdolabına yapıştırmıştı. Kolları beni iki yanımda hapsederken nefesi yüzümü yalayıp geçiyordu.
"Nereye gidiyorsun Roséanne?" Göz devirdim.
"O kız bitti, şimdi bana mı sürteceksin parmağını?" Dedim dalga geçercesine. Dediklerim hoşuna gidermişçesine baş parmağıyla dudaklarıma dokundu. "Seninle yapmak için her gün bara gelip kendini sana sürtmeye çalışan insan var."
Düşünüyor gibi yaptı. "Biliyorum Bayan Park. Sende onlar gibi istemiyor musun?" Elini kaldırdı ve havada gösterdi.
Siktir!
O gözlerimin içine bakarken sadece yutkundum. "Hayır. Ben istemiyorum." Elini kaldırdığı yerden yanından geçip kurtuldum.
O herkese sürtünen bir sürtüktü! Ben ise kendi parasını kazanmaya çalışan bir öğrenciydim! Hayatımda şuan eğlenceye yer yoktu. Annem yakında evlenmemi bile isteyecekken herkes ile beraber yatan bir kız ile vaktimi harcayamazdım.
İğrenç yorumlar yapmayın lütfen, yoksa silmek ve engellemek zorunda kalırım!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝕂𝕚𝕤𝕤 𝕄𝕖 𝕄𝕠𝕣𝕖 დ 𝐶ℎ𝑎𝑒𝑙𝑖𝑠𝑎
Fanfiction"Her inlediğinde daha fazla öpeceğim seni..." Kitaplarımda ciddi şekilde iğrenç yorumlar yapan ve insanları rahatsız eden kullanıcıları affetmeksizin şikayet edeceğim. Yorum yaparken lütfen başkalarını incitmemeye ve uygunsuz şeyler yazmamaya özen g...