Selam! Multimedia bizim Demir! Şarkı bana göre Pera - Sensiz Ben
---
Hemen alarm sesiyle uyandım fırladım. Bugün EVLENİYORDUM! Yüzüm düştü. Gözlerimi kapadım. İçimden dilek tuttum.'Lütfen hayatımın aşkını bu 1 yıldan sonra bulayım.'
Dileğime karşın gülümsedim. Üstümü giymeye başladım. Ama arkasını bağlamam lazımdı. Normal düğün olacaktı. Sırf 'dikkat' için.
"Manolya Teyzeee!" ses yok.
"Berna Teyzeee!" ses yok.
"Demiiiir!"
"Hee!" bağırdı. Yanıma geldi.
"Ya arkasını bağlamam lazım. Ama Manolya Teyze ve Berna Teyze yok." ofladım.
"Onlar evi süslemek için eşya aldı. Ver ben bağlayayım." dedi ve ipleri tek tek bağladı. Teşekkür ettim. Saçımı maşalayacaktım.
"Damlacım! Biz geldik!" sarıldı. Bana hayranlıkla baktılar.
"Hoş geldiniz." gülümsedim.
"Bahçeyi düzenleyelim biz. Malum,büyük yer." dedi gülümseyerek. Onaylar biçimde kafamı salladım.
---
"Sayın Damla Yıldırım,Demir Aksoy'u iyi günde kötü günde hastalıkta sağlıkta kocanız olmasına söz veriyor musunuz?" diye sordu Nikah Memuru. Hayallerimi düşündüm. Gözlerim dolucak gibi oldu.
"E-evet." dedim mikrofona. Alkışlar koptu. Başımı eğdim. Hayallerimi düşündüm.
Sevdiğim adam bana sürpriz yapacaktı. Evlenme teklifi edecekti. Beraber gelinlik bakacaktık. Beni kıskanacaktı.
Ses ile kendime geldim.
"Evet." dedi Demir.
---
"Hoşçakalın..." dedim misafirlere. Evimize yol aldık. Evet, kendimize göre evimiz vardı. Eve vardık. Ben banyoya girdim. Alt kapıdan çıkma sesi duydum. Ağlamaya başladım.
Banyodan çıktım. Üstüme pijamaları geçirdim. Eşyalarımı yerleştirdim. Uyuyakalmışım. Gece sanırım 3 gibi bişeyde kapı açılma sesi duydum. Yatak odasından çıktım. Merdivenlere oturdum. Gözlerimi kapadım. Yanında bir kız vardı. Midem bulandı yaaağ. Ama istemeden bağırmak istedim.
Demir beni gördü. Hassssiktir. Sıçtım. Veya ben niye sıçıyom! O sıçsın.
"Bu ne Demir?!" gözlerim yanıyor gibiydi. Canım yanıyordu. Bana baktı.
"Neyinim ben? Sen bana ne hakla karışırsın?" kız kaçmıştı. Onu parçalayacaktım çünkü.
"Ben mi?! Ben senin 1 yıllık karınım!" bağırdım. Kahkaha attı.
"Resmi olarak..." sırıttı.
"İçmişsin sen!" ofladım. Kolundan tuttum. Yukarı çıkarttım. Üstüme abanıyordu. Sinirle soluyordum. Yatağa attı kendini. Koltuğa attım bende kendimi.
"Baş belası." diye mırıldandım.
"Bende seni." dedi ve sızdı. Sabah ama bunları ona hatırlatacaktım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zoraki Evlilik
Romance"Psst, ağlıyor musun sen ?" Kafamı sese doğru çevirdim. O evleneceğim çocuktu. Göz yaşlarımı tek hamlede sildim. "Hayır. Ağlamıyorum." sinirle ona baktım. "Seninle istediğimden evlenmiyorum." dedi sinir bir şekilde. Bir tane kafasına patlatacaktım o...