Gözlerini sanki bambaşka bir bedende açmış gibi hissediyordu perdenin yarım açık olan yerinden güneş ışığı yüzüne vuruyordu derin bir iç çekerek gözlerini, elleriyle ovaladı.
Tae:hadi yoongi kalk saat 2 olmuş hazırlanman zaten 1 saati bulur oraya yetişmen gerekiyor.
Yoongi:bi tişört değiştiricem zaten iki dakikada yaparım uyuyum biraz rahat bırak.
Tae:şu kıyafetlerine bak evsiz gibisin.
Yoongi:E zaten...
Tae:Benim kıyafetleri veririm demek isterdim de sen kısa olunca benimkiler uzun gelir sana
Büyük bir şekilde gülerek dolabı açtı
Yoongi:Çık git moralimi bozdun sabah sabah.
Tae:Bunları giy bi bakayım üstünde nasıl duruyor, sabah sabah derken çok uyuyorsun kalk hadi.
Yoongi: of! tamam...
Yoongi atılan konuma gider. Daha önce gitmediği ama yaşadığı yerin yakınlarında olan bir yerdi. Kapının önünde siyah sahte çiçeklerin etrafına dolanmış led ışıklar hoş gösteriyordu.
İçeri yavaş yavaş girdi herhangi bir yere oturmuştu.
Sadece kapıya bakıyordu jimin'in gelmesini bekliyordu.
Sadece arkadan görünen bir çocuğu eski sevgilisine benzetmişti sarı saçlı araları biraz solmuştu.
Yoongi:Nerde kaldın ben üçüncü masadayım daha gelmedin sanırım.
Jimin hemen üçüncü masaya bakar siyah saçlı bembeyaz ten renginin siyah saçıyla uyumu hayattan bezmiş insanları öldürecekmiş gibi bakan kendini bir şey sanan biriydi jimin'in nefret ettiği tiplerdi kısacası. Ama çok tanıdık geliyordu onun için
Jimin yoonginin yanına gidip oturdu ve
Jimin:Sen yoongi misin?
Yoongi bir anlığına durmuş şokta gibiydi her şey durmuştu zaman dahil. Jiminin onu hatırlamadığını anlamıştı soğuk kanlı davranmayı tercih etti
Yoongi:Evet. Neden benimle ortak olmak istedin?
Jimin:Battığını duydum yardım amaçlı ve zekiymişsin.
Yoongi:zeki olsam niye batıyım?
Jimin:Sen kendi hatanla batmadım biri seni batırdı Öyle değil mi?
Yoongi:Erinmeden araştırmışsın gerçi sen söylüyorsun çalışanların yapıyor. Neyse kabul ediyorum.
Jimin:İmzalaman gereken bi kaç dosya var şirkette geldiğinde imzalarsın, asistanın falan var herhalde o kadar da batmadın demi.
Yoongi:Okuyup imzalarım asistanım da var tabiiki.
Jimin:İyi o zaman önemli işlerim vardı benimde, giderken senide bırakabilirim?
Yoongi:Olur
Jimin tekrar sırıtır arabaya yürürken
Yoongi:neden sırıtıp duruyorsun?
Jimin:bilmem öyle istiyorum.
Yoongi sakin kalmayı başarmıştı bunu tae ve onun annesi için yapıyordu arabaya bindiklerin de yoongi jimine bakarak şoför'e yolu tarif ediyordu jiminse telefona bakıp gülüyordu Yoongi bi an içinden onu yumruklasam mı diye düşündü ama sakin kaldı tekrar yapmak istediği şeyleri düşündü.
Ve araba durdu.
Jimin:Neden durdun?
Şoför:Arabanın lastiği patladı sanırım inip bakıyım... Evet patlamış yedek tekerimiz var ama nasıl takılıyor bilmiyorum.
Yoongi:Ben biliyorum yapabilirim isterseniz.
Jimin:Ne?
Yoongi:Ne ne??
Jimin:şaşırdım sadece.
Yoongi çamurlu olan yere kıyafetini düşünmeden dizleri üstüne çökmüştü. Jimin şaşırmıştı bu anı daha önce yaşamıştı bunu biliyordu ama hatırlamıyordu.
Jimin:sen kimsin yoongi?
Biraz saçma oldu umarım beğenirsiniz Elimden geleni yapmaya çalıştım İyi okumalar
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Yoonminimde YoonMinim)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
