Mezarlıktaki Kiraz Ağacı Hyunlix Texting

Tanıdığınla Tanışmak

Hyunjin saçlarını kırmızıya boyamıştı. Açıkçası çok yakışmıştı.

Felix, Hyunjin'i bir yerden tanıyordu fakat hatırlamıyordu. Hyunjin, Felix'i gördüğünde ilk başta tanıyamamış sonrasında anlamıştı. O sırada Chaeryeong araya girdi;
"Hadi! Tanışın!" Hyunjin cevap verdi;
"Bahsettiğiniz arkadaş  Felix miydi?"
Felix şaşırmıştı. Hyunjin adındaki bu kişiyi hatırlamıyordu.

Felix

Bu kişiyi hatırlamıyordum. Bana tokalaşmak için elini uzatmıştı. Utanarak elimi uzattım ve tokalaştık. Kendini tanıttı. Adı Hwang Hyunjin idi. Benimle aynı yaştaydı. Balık burcuydu.
 
       Bende kendimi tanıttım. O sırada Chris ateşi yakmıştı ve bizi çağırmıştı. Hepimiz ateşin başında otururken Jimin, dc oynamak istediğini söyledi.

          Dc oynuyorduk Ning, şişeyi çevirdi. Şişenin arka tarafı bana ön tarafı Hyunjin'e bakıyordu. Yutkundum, Hyunjin "d mi c mi" diye sorduğunda hiç düşünmeden "d" dedim.

             Hyunjin, "Beni gerçekten hatırlamıyor musun?" diye sordu. "Evet, hatırlamıyorum." dedim ve şişeyi çevirdim...

          Telefona baktığımda saat 01:56 idi ve onlar denizde yüzüyorlardı. Ben yüzmek istemiyordum o yüzden ateşin başında kulaklığımla müzik dinlerken gökyüzüne bakıyordum.
       
          Birden Yeji yanıma geldi ve "Felix gerçekten ilkokul yıllarını hatırlamıyor musun?" diye sordu. O yıllarda tek hatırladığım bir sebepten taşınmamızdı. Yeji'ye de böyle cevap verdim. Kalktı ve denize koştu. Eğleniyor gibi görünüyordular.

         Bir kaç dakika sonra kendimi denizde buldum. Deve güreşi oynuyorduk. Chris, beni, Hyunjin de Lia'yı omuzlarına almıştı. Ben yenmiştim...

          Yorulduğumuz için denizden çıkmıştık. Saat  04:48 idi. Arabının içine girip aldığım yedek kıyafetleri giydim ve saçlarımdaki ıslaklığı aldım.
            
            Saat 04:54 olmuştu hepimiz Chris'in evinde kalacaktık. Chris'in evine gittinde içinde kendi kıyafetlerimin olduğu odaya girdim, kapıyı kilitledim ve banyoya girdim ve kapıyı kilitledim.

       Duştan çıktığımda dolabın kapağını açtım ve beyaz üzerinde "Fuck! I Love You." yazılı bir t-shirt ve siyah bir şort giydim ardından salona indim.
   
     Ning mısır patlatmıştı ve Jisung da korku filmi seçiyordu. O sırada Hyunjin "The Babadook izleyelim." dedi. Jisung da o filmi açtı...

     Film bitmişti. Güzel bir filmdi fakat çok korkunçtu. Odamda yalnız kalmaya korkmuştum çünkü odam diğer odalara çok uzaktı ve ışık hiçbir yerden girmiyordu. O sırada Hyunjin kulağıma "Eğer korktuysan birlikte uyuyabiliriz" diye fısıldadı.

       Odama çıkarken Hyunjin gülümsüyordu. Çok tatlıydı. Odaya girdik ve ben yatağa yattım, hyunjin ise ışığı kapattı ve yanıma yattı ardımdan uykuya daldım.