Karaktersiz Sivilce

24 2 9
                                    

Bugün 3 Mayıs. Sıradan bir pazar günü yatağımda keyfimi sürüyorum. Televizyonu açmadan uykuya dalmak istiyorum. Fakat sanırım dün akşam aşırı derece pasta yemişim ki midem bulanıyor. Tam uykuya dalayım derken
FIŞŞŞŞ!!!
Su sesiyle yüzüme su gelmesi bir oldu. Hemen yerimden sıçradım. Ve aşağıya bi baktım, alt komşunun üç yaşındakş kızı Mina almış eline hortumu yukarı su fışkırtıyor. Fakat ben gözüm kapalı aşağıya çığrınıyorum :
-Ya çocum git başka yerde oyna! Burda insan var insan!! Yettiniz be!
Bi uyutmadınız!

Çığrındıktan sonra Mina'yı gördüm. Ve :
-Şey Mina sen miydin?
-Eğket
-Hadi hortumu bırak be ablam.
-Çaçır pıtakmıçam içte.
-Hadi bak uyucam.
-Panape! Pıtakmıçam titiğçem pıtakmıçam.
-Ne diyon ablam sen dediğin anlaşılmıyo.
-Titoyum ti Pıtakmıçam titiğçem pıtakmıçam!
-Bak valla anlamıyom. Koş annene söyle tercüme etsin.
Dedim ve gitti gariban. Resmen banyo yaptım ya! Sonra abim geldi ve :
-Noldu Melis?
-Ya bizin alt komşunun çocuğu Mina varya. İşte hortumu bi tuttu. Zaten odamın balkonu yıkıldı biliyosun yere kadar pencere var. Bende akşam açık unutmuşum pencereyi yatağımla pencere birleşik olunca su girdi odama.
-He sen o yüzden ıslaksın!
-Yok abi, anlık bi banyo yapıp çıktım yaa öyle işte. Tövbe Yarabbi!
-Ok
-Yay.
-Off Melis!
-On abi!
-Ben gidiyorum hadi.
-Bon godoyorom hodo.
-Melis!
-Molos!
-Kiraz'ı çağırırım sonra bez bebekleri yıkarsın.
-Koroz'o çoğororom sonro boz bobokloro yokorson.
-Kiraz! Bak ablan sana pudi-
-Aaaaaa! Lalalalalaaa! Abi tamam sustum.

Derken bizim pancar Kiraz geldi odama :
-Ahahaha!
-Ne be!
-Sen, sen, sen ıslaksın ahahah!
-Sin isliksin ihihihi!
-Abla yaa.
-İbli yii.
-Neden ıslattın kendini?
-Canım istedi!
-Nasıl ıslattın?
-Havuza atladım.
-Vayy, hanfendiye bak sen! Havuza giriyo beni çağırmıyo!
-Kiraz, ablam sen de hakket var mı? Çık git şurdan, git biraz barbie kafası kopar.
-Aa! Doğru!
-Dur! Şaka yaptım!
-Ne?!
-Mutfakta pasta var onu ye.
-Tamam.

Ertesi gün pazartesi oldu. Fakat ben hâlâ mışıl mışıl uyuyorum. Bi anda annem geldi ve :
-Kızım, hadi kalk.
-Hağyır.
-Kızım, niye okula gitmek istemiyosun?
-Ne alaka annaeğğ?
-Kalk git okula!
-Orda deniz yok annaeğğ.

Dememle terliği kafama yemem bir oldu. Ve yerimden fırlayarak :
-Ahhh! Acıdı! Anne napıyosun?
-O salak Marina reklamını yapma bana! Neymiş öyle ağız geveleyerek "Anneağğ" demeler? Hadi geç kaldın.
-Saat kaç?!
-7:45.
-Neeeyyyğğğhhh!! Neden önce söylemiyosun! İlk ders matematik hoca beni keser en agresif hoca o!

Diyerek kalktım ve tam kol saatimi taktım ki saat 6:58.
-Anne daha okul saati bile değil!
-Sus, cevap vermeye anneye! Kalk dediysem kalkıyosun, git dediysem gidiyosun!

Kolk dodoysom kolkoyoson, got dodoysom godoyoson! He canım başka? Daha okulun başlamasına çok var. Erken gidip köy tavukları gibi okulda bas bas "Tüm herkes kalksın, okul birazdan başlayacak!" mı diyim?

Ben hazırdım. Son kez gözlüğümü takmak için lavoboya gidip aynaya baktığımda o da ne?! Büs büyük Sİ - VİL - CE!! Ya arkadaşım bu ne? Beyaz koyunların arasında kalmış siyah inek gibi!! Sinir bozucu! Annemin fondötenini alıp sivilceye tampon yaptım. Tamamdır geçti gitti!!
Okula gittiğimde ders başlamış bile.
2. Ders gözüm feci şekilde ağrıdı. Hocaların standart sözü "Git yüzünü yıka gel çocuğum." Okulun musluklarından zemzem suyu akıyo müberek! Elimi yüzümü güzelce sabunla ova ova yıkayıp sınıfa geçtim. Sonra bizim sınıf kahkaha patlattı. Tabi bişeycikten haberi olmayan ben, sınıf kahkaha atıyo diye ben de güldüm. Sonra bana öcü görmüş gibi baktılar. Yerime oturdum fakat herkes derste bana bakıp gülüyodu. Ben de en arkanın bir önünde oturduğum için ben de arkadakine bakıyolar sanıp ben de arkama bakıp güldüm. Hoca bizi numara sırasıyla giderken beni kaldırdı. Ve sorusu :
-5x (65y-12x dur dur dur! Melis?
-Efendim hoc- şey öğretmenim.
-Alnının ortasındaki o dombalak şey ne?
ÇOMAK! SİZE GELSİN!!
-Ne dombalağı öğretmenim?
-Git aynaya bak.
Dedi ve gidip sınıfın aynasına baktım. Hayır!! Yüzümü ova ova yıkadığım için fondöten akmış!
Off demek bana gülüyorlardı! Rezil oldum *-*
Şimdi herkes benimle dalga geçecek ×-×
Şimdi eğer patlatırsam iz kalır, siyah kalemle boyarsam hoca yıkatır. Eee!
Sanırım bişey buldum! Fakat teneffüste! Sonunda geçmek bilmeyen zaman geçip teneffüs zili çaldı. Ve babası kuaför olan Melisa'yı yanıma çağırdım ve bana kahkül kesmesini rica ettim. Sonuçta en yakın arkadaşım kesti kahkülü. Fakat biraz uzun kesti. Uzun kesmesini de ben istedim, en azından sivilcemi kapatıyor. Bi türlü zaman geçti okul bitti işte. Eve gittim ve kardeşim :
-Aaaaaa! Ablaaa! Çok güzel olmuşsuuuuunn!!
-Sağol yevrım.
-Bunun adı kahküldü dimi?
-Evet. Bu arada annem nerde?
-İçeride oturuyor.
-Tamam.
Diyip annemin yanına gittim. Annem şaşırmış bi şekilde :
-Kaç liraya kestirdin kız sen bunu?
-Sivilcem vardı ben de Melisa'ya kestirdim.
-Hımmm yakışmış benim güzel kızıma.
-Sağol annecim ^-^

Maymun ŞehriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin