She's Mine •Chanmin

6

|Chan|

"Diğer sürülerle anlaşmayı yapabildik."

Eve geldiğimiz zaman etraf iyice temizlenmiş, evdeki her şey yeniymiş gibi bir hava vermişti. Diğer sürülerin olduğu yerlerden aldığımız malzemeleri yeniden renklendirilmiş dolaplara yerleştirmiş, yiyecekleri ise mutfağa koymuştuk. Ev ortamı tekrar canlandığında herkes dinlenmek için salonda oturmuştu.

Akşam yemeği işini hallettikten sonra sekiz kişi salonda oturmaya devam etmiş ve birbirimizi tanıma amaçlı konuşmaya devam etmiştik. Tanıma faslı bittikten sonra ortaya attığım cümleyle diğerleri gülümseyerek bana bakmaya başlamışlardı.

"Onlara ilk olarak bölgeyi ve yaşadığımız yeri temizleyeceğimizi anlattık, yeni bir sürü olduğumuzu anladılar böylelikle." demiştim onlara bakarken. "Bir hafta boyunca hem bölgeyi hem de evdeki işleri halledeceğiz. Onlar da yardıma gelecek ve bölgedeki diğer evleri, hastaneyi ve kullanılacak olan merkezleri düzeltmeye başlayacağız. Düzeltme ve şehri yeniden kurma işinden sonra iki sürüyle birleşeceğiz tahminimce."

"Tabii birleşme hemen kolay olmayacak. Ana bina bize kalsa bile lideri hemen seçmemiz gerekiyor ki buraya geldiklerinde bizi kendi sürülerine alamasınlar."

Changbin'in açıklamasıyla diğerleri ona bakmış, ben de onu onaylama amacıyla başımı sallamıştım. Açıklamaya benim yerime o devam ettiğinde kollarımı göğüs hizamda birleştirerek onu dinlemeye başlamıştık.

"Konuştuğumuz yerlerde açıkçası baskı altında kalan kurtlar vardı, bizim gibi sorunları olan kişiler gibi düşünelim." demişti diğerlerine bakarak. Önüne gelen saçlarını bir eliyle arkaya atmış ve konuşmasına devam etmişti. "Büyük ihtimal o kişiler de bu sürüye gelecek ve bizimle yaşamaya başlayacaklar. Bu bizim için iyi bir şey olur çünkü sayımız ne kadar fazla olursa o kadar erken büyür ve güçleniriz."

"Geldiğiniz sürülerde bu şekilde tanıdığınız varsa veya ailenizden kurtarmak istediğiniz kişiler varsa onları da çağırabilirsiniz. Ama Changbin'in dediği gibi her şeyden önce ilk olarak bölgeyi toparlamalı ve güçlenmeliyiz."

Bizi anladıklarına dair başlarını salladıklarında Seungmin bana bakmıştı. Ona baktığım zaman bakışlarındaki gerginliği görmüş, yüzüme minik bir tebessüm yerleştirerek konuşmasını işaret etmiştim.

İlk başta ne kadar konuşmak istese bile sonra dayanamamış ve aklından geçenleri bize anlatmaya başlamıştı. Planı detaylı ve uygulanabilirdi ama gerçekleştirmemiz için bir sürü kişiye ihtiyacımız olacaktı.

Herkes onun planı hakkında kendi fikirlerini ortaya koyduğunda daha da uygulanabilir bir hale gelmişti. O ise yüzündeki içten gülümsemeyle bize bakmaya başlamıştı. Onu dinlediğimiz ve fikrine saygı duyduğumuz için mutlu olmalıydı ki bu ifadesinden bile belli oluyordu.

Konuşma işi bittikten sonra herkes odalarına çekilmeye başlamıştı. Sayımıza göre az oda olduğu için odalarda birden fazla kişi kalıyordu.

"Seungmin."

Ona seslenmem ile durmuş, diğerlerinin odadan çıkmasını beklemişti. Diğer üyeler bizimle vedalaşıp çıktıktan sonra salonun kapısını kapatmış, oturduğum yere geri dönerek ona bakmaya başlamıştım.

"Kardeşin... Cidden bunu başarabilecek mi?" demiştim ona bakarak. Sorduğum soru ile beraber gözlerindeki endişe duygusu giderek artmaya başlamıştı. "Yani sonuç olarak planınız gerçekten güzel ama şu an evinizde kalan tek alfa çocuk o değil mi?"

"Bu neyi değiştirir?"

Sorduğu soruyla durmuş ve düşünmeye başlamıştım. Genellikle lider alfalar güvendikleri kişilere taçlarını verir ve onları lider yapardı. Bu kuralı bilsem bile bazı sürülerde bu lider özelliği babadan oğula geçen bir durumdu.

"Bak, Chan unnie."

Konuşmaya başlaması ile beraber tüm dikkatimi ona vermiştim tekrar. İlk önce önüne düşen saçlarını düzeltmiş, ardından ciddi bir şekilde konuşmasına başlamıştı.

"Babam olacak o rezil herif kolay kolay tacından vazgeçmez. O taç onun için her şey demek, güç demek, otorite demek." diye başlamıştı cümlesine. Sesindeki öfke ve intikam alma hissini aldığım zaman ister istemez gerilmiştim. "O adam için yeni seçilecek lider önemsiz ve kendisinin kuklası olan biri olmalı, srüekli onu dinlesin ki kendisi bir şekilde sürüyü kontrol edebilsin.

Sizin sürünüzde veya diğer sürülerde böyle miydi bilmiyorum ama bizim sürümüz çoğunlukla aile bireylerini kapsar. Ve inan bana, orada o herifi dinlemeyecek iki kişi var: Wonpil ve annem."

"Ama ya baban Wonpil'i seçerse?"

Sorduğum soruyla bir süre durmuş, yüzüme bakmaya başlamıştı. Ardından hafif bir şekilde sırıtmış, oturduğu koltuktan kalkmıştı. O süre boyunca bir an olsun benimle göz temasını bozmamıştı.

"O zaman... İki ihtimali var: Ya işlerimiz daha da zorlaşacak ya da kolaylaşacak, ki ikinci ihtimalin yaşanması daha yüksek."

•••••••••

Hatırlatıyım, buradaki cinsiyetleri kız. O yüzden Seungmin orada unnie dedi.

Bu hikayeyi unutmuşum o yüzden konu kayabilir, ama yavaş yavaş hatırlıyorum zödhxödbfxmgn

Sorunuz varsa bu bölüme alabiliriz:

Sizleri seviyorum, kendinize çok çok dikkat edin 🐰