-Şah Ve Mat-

Bölüm 3- Sürpriz Alışveriş?

"Benim size bir şey söylemem gerekli, anne, baba ve kardeşlerim" Ablam öğlen 12de bizi topladı ve konuşmaya başladı herkes pür dikkat ablamı dinlerken, Berenin ruhu Barbielerine dalmıştı... "Ben... 1 ay önce nişanlandım ve size söylemeye çekindim" babam, şok olmuştu  "Nişanlandığım kişiyle de 8 yıldır sevgiliydik, ben sizden sakladım. Özür dilerim" annem, babamı sakinleştirirken konuşmaya başladı "Kızım, kimdir, necidir, adı ne yaşı kaç" babamın şok olması, sevdiği kızının nişanlanmasıydı, yarın bir gün Güneyde nişanlansa yine şok geçirir ama ben öyle bir şey yapsam umurunda olmaz. "Adı Enes, 28 yaşında, 2 mahalle ötede oturuyor" sabah tanıştığım kızla bir bağlantısı olabilir miydi acaba "Kardeşi var mıymış" Güney kucağındaki Berenle cebelleşirken bana sırıtarak "Noldu lan sen mi alacaksın kardeşini de" bacağına cimcik atıp anneme yapmacık gülümsedim, "Evet, Cansu ve Doğa ha bi de küçük erkek kardeşi var, Berenden az büyük" içtiğim bir bardak su boğazıma durdu ve Güney sırtıma vurmasaydı, kalpten gidiyordum, şuan üstümdeki kapüşonlu, ablamın nişanlısının kapüşonlusuydu "Helal lan, haram etseydik bari, kökten kurtulurduk ne güzel" şuan Güney şanslı günündeydi, bardağı sehpaya koyup, odama çıktım arkamdan Beren ve Güneyde geldi tabi ki... "Noldu olm, lan yoksa sen ablamın nişanlısının kardeşiyle mi sevgilisin" güldü "Lan dalga geçme, çok mühim konular" ciddileşerek "Amca oluyorum!" Bereni kucaklayıp döndürerek geri oturdu "Ya bu çocuk cidden salak" omzuna yumruğumla yumuşak şekilde vurup, beni dinlemesini söyledim "Bak güzel kardeşim, dayak yemek istemiyorsan, beni güzelce dinle... Beren, güzelim sen annemlere laf yetiştiriyorsun o yüzden seni dışarıya alalım" Beren oflaya puflaya odadan çıktı. "Ya hadi anlat Kuzey, meraktan çatlayacağım."

"Şimdi sabah 5te uyandım, sen derinden daldığın için beni duymadın ama ben duş alıp çıktım, sonra gün doğumunu seyretmek için balkona çıktım havluyla, sonra lambaları saymaya başladım, 16. sokak lambasının altında bir genç kız oturuyordu, elleri titriyordu elindeki telefonu bile zor tutuyordu ben üstüme bir şeyler geçirip yanına gittim ilk önce selam dedim kafasını kaldırdı ve bana baktı, gözleri yeşilin en güzel tonuydu yanına oturur oturmaz, başını omzuma koydu, neden bu kadar bana çabuk güvendi hiç anlamadım ama çıtımı çıkartmadım, kulaklığının tekini kulağıma koydu ve koyarken nefesimiz bir birine çarptı. İçim bi tuhaf oldu" beni pür dikkat dinliyordu "Ooo olm sen aşık olmuşsun, hayırlı olsun düğün ne zaman" yatağımın ucunda oturuyordu ayağımla, kalçasına vurdum "Lan yavaş, hayvan" gözlerimi devirip devam ettim "Kız bana numarasını verdi, bende ona verdim" ona tabi ki de o gittiğimiz yeri anlatmayacaktım "Eeee kızı ne diye kaydettin" telefonum elini attığında eline bi tane yapıştırıp telefonu alıp koynuma koydum "Sanane, ben sana telefonlarını veren kızları ne diye kaydettiğini soruyor muyum" haklıydım ama "Off Kuzey... Bu arada bugün bara gidiyorum gelecek misin" düşünmeliydim "Bilmem, bakarız" o sırada telefonum çaldı.

"Lotus Çiçeğim Arıyor..."

"Oha lotus çiçeğim diye mi kaydettin kızı" sus işareti yapıp telefonu açtım "Alo?" sesi mutlu geliyordu "Alo, bir şey mi oldu" arkadan sesler geliyordu "Yengeme selam söyle" Güney kulağını telefona dayamış dinliyordu ve Doğanın söylediğinden sonra ağzını su aygırı gibi açıp anırmaya başladı "Yanında kim var, bağıran kim" al işte rezil oldum "İkizim olur kendisi" 2-3 saniye sonra cevap verdi "Ya ikizin mi var" Güneye muhteşem ölümcül bakışlarımı atarak "Evet, keşke olmasaymış" güldü, Güney telefonu elimden çekerek, daha doğrusu kopararak "Selamm, ben Kuzeyin ikizi Güney" Güney, bugüne kadar yediği dayakların hepsini hak ediyordu bence "Selam Güney, şimdi telefonu yakışıklı ikizine verir misin" ayh bana bi şeyler oluyor "Bi şey demiyorum, çünkü o yakışıklıysa bende direk yakışıklı oluyorum, ehe ikizim ya hani" Telefonu Güneyden aldım ve Doğanın diyeceklerini dinledim "Alo, Kuzey sensin değil mi" yatakta uzanırken ayağımı, ayağımın üstüne attım "Evet, evet benim seni dinliyorum" Güneyi odadan men etmiştim, çünkü vır vır konuşuyordu "Heh, tamam saat 3-4 gibi müsait misin" ağağa çıkma teklifi ediyor salaksın Kuzey "Müsaittim tabi ki, neden sordun" tırnaklarını masaya vuruyordu "Bilge abla, size söylemiştir nişanlı olduğunu, abimde bize söylemişti, annem ve babam tutturdu nişan töreni yapalım diye, onun için alışverişe çıkacağız, Bilge abla, annem ve Cansu ablam birlikte gidecekler ha bi de senin annen ben onlarla birlikte gitmeyeceğim, diyorum ki sen ve ben gidelim" ne alacağız ki "Gideriz, de ben Güneyle nasıl baş çıkacağım" güldü, onunda planını yapmıştı sanırım "Abim, babam, kardeşim, Güney, baban ve kardeşin evi süsleyecek" Kız zeka küpü mübarek "O kadar erkeğin içinde ben Bereni koyamam ama" kıskançlığın sırası mı Kuzey "Beren bizle gelebilir" oh sonunda, rahatladım "Tamam o zaman anlaştık" tırnaklarını vurmayı kesti "Anlaştık, görüşürüz" telefonu kapattı