Jungkook, hala elini yakacak kadar sıcak olan süt dolu iki bardağı masaya bıraktı. "Dikkat edin, sıcak." dedikten sonra, içeriye gidip çikolatalı toz süt karışımını ve bal kasesini alıp geri döndü.
Jiyeon küçük elleriyle bardağına uzandı. "Ben sade süt içebilirim. Ama Jiwon içemez. Ona bal koyar mısın Gguk?"
Jungkook küçük çocuğa döndü. "Ne kadar istersin Jiwon? Bir kaşık? İki?"
Çocuk düşündükten sonra küçücük parmaklarıyla 'iki' işareti yaptı. Jungkook başını salladı ve ballı sütü karıştırıp Jiwon'a uzattı.
Çocuklar boş bardakları kenara bıraktıktan sonra küçük adımlarla yatağa girdikten sonra Jungkook ikisinin de üstünü örttü. Gece rutinleri neydi bilmiyordu. Masal mı okurlardı, ninniyle mi uyurlardı, hala birisinin elini tutmaları gerekiyor muydu? Hiçbirisini bilmediği için üstlerini örttü, gülümsedi. "İyi geceler çocuklar." dedikten sonra ışığı kapatmak için düğmeye adımladı.
"Gguk..." Arkasından gelen sesle duraksadı ve sesin sahibine, Jiyeon'a baktı. Kafasını yana eğip sordu. "Söyle Jiyeon."
"Gguk, dua... Dua etmeyecek miyiz?"
Jungkook kafasını kaşıdı. "Etmemiz gerekiyor mu?" Jiwon hızlı hızlı başını salladı. Jiyeon da atıldı. "Hep ederiz. Her gece."
Jungkook koltuğa yaklaşıp diz çöktü. "Ne yapmamız gerekiyor?"
Jiyeon küçük elini Jiwon'a uzattı, el ele tutuştular. Jiwon da boşta olan elini Jungkook'a uzattı. Jungkook'un boşta kalan elini de Jiyeon tuttu ve böylece küçük bir çember oluşturmuş oldular. İkizler gözlerini kapattı ve Jiyeon, ezberlediği sözleri söyledi. "Tanrım. Anneyi, babayı, kardeşimi ve uzaklardaki iyi amcayı koru. Amen."
Jungkook sanki bir elektrik akımına kapılmış gibi titredi. "Ne?"
"Amen demelisin Gguk!"
Jungkook yutkundu. "Amen. Ama, ne?"
Jiyeon ona baktı. "Nasıl yani, ne?"
Jungkook ona şokla bakıyordu hala. "Uzaklardaki iyi amca mı? O da kim?"
"Bilmem." diye masumca söylendi Jiyeon. "Annemin uzaklarda kalan, çok sevdiği bir arkadaşıymış. Çok uzaklardaymış. Ama annem onun için de dua etmemizi söylerdi."
Jungkook'un elleri karıncalandı, başı döndü birden. Onun yaşadığı yerden kilometrelerce uzaktaki bir ülkede, her gece, asla aksatmadan dua eden üç insan vardı... Jungkook'u hiç tanımasalar, ilgileri olmasa bile.
Bu garip bir histi. Gurur verici, huzur verici, bir parça da korkutucu bir his.İç çektikten sonra ayaklandı. "Dua da ettiğimize göre, ikinize de iyi geceler."
Çocuklar sessizce uzandılar, Jungkook da yorganı tekrar üstlerine çekti, ışığı kapattıktan sonra odadan çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oh!Baby Series: Petites Étoiles
FanfictionJungkook ona hiç bakmadan dalga geçti. "Hadi ya, nasıl olabilir böyle bir şey? Herkesin geçmişinde birileri var Sooji!" "Biliyoruz heralde!" dedi kadın. "Ama bu başka, kesişiyor çizgiler. Çok yakın bir zamanda karşılaşacaksınız bence." Jungkook bi...