1

21 4 0
                                    


Önümde duran, kan sıçramış tabloya bakıyordum. Nefes alış verişlerim düzensizdi. Etraf sessiz olmasına rağmen kafamdaki kaos beni çıldırtıyordu. Sakin olmalıydım, mantıklı hareket etmeliydim. Bakışlarımı etrafta dolaştırdım. Her yer kan gölüne dönmüştü. Bir mutlu aile daha hayattan silinmişti. Ben yapmıştım hem de, acımadan öldürmüştüm onları. Pişmandım, hem de çok pişmandım, her öldürdüğüm kişiden sonra pişmanlık duyuyordum, ama durduramıyorum kendimi. Olmuyor işte, olmuyor! Kimse mutlu olmamalı, herkesin acısı olmalı işte! Ben acıyla büyüdüysem başka bir çocuğun mutlu büyümesi adil değildi. Hayat adil değildi ki..

O çocuğun suçu yoktu, senin mutsuz büyümenin sebebi o değildi, ondan çıkaramazsın acını.

Benim ne suçum vardı peki? Sırf amcam mutlu olmadı diye, baba mı öldürmedi mi? Beni yanına alıp yıllarca odalara hapsetmedi mi? Bana işkenceler etmedi mi? Beni kargo olarak kullanmadı mı? Ben mutlu olmadıysam, hiç bir çocuğun mutlu olmaması lazım. Çektiğim acıları herkes yaşayacak işte!

"L-lütfen bana zarar verme.." kısık, korkak ve titreyen bir kız çocuğu sağ tarafımda yere çömelmiş bana bakıyordu. Yavaşça ona dönüp sırıttım. Bu onu daha da korkutmuştu.

"Sana zararı aileni öldürerek verdim zaten, senin ölün benim işime yaramaz ki! Benim de böyle ailemi öldürdüler ve yıllarca acı çektim ben. Şimdi sıra sende! Ben ne çektiysem sende aynı şeyi yaşayacaksın ufaklık!" 12 yaşlarındaki sarışın kız oturduğu yerden kalkıp ellerini bana uzattı.

"Bunu yapmak zorunda değilsin, anlıyorum ben seni, üzgünsün ve herkesin seni anlaması için üzüntünü çekmeni istiyorsun. Ama bunu yapmak zorunda değilsin ki? Ben seni anlı-"

"Senin hiç bir bok anladığın yok!" bağırmamla kız geriledi. Onu umursamadan yavaş adımlarla çıktım odadan. Etraf karanlıktı. 

"Abi! Buradan gel!" arkamda ki camdan gelen sesle yavaşça oraya döndüm. Yaptığım tüm işlere ortak olan, yaptığım hiç bi şeyi sorgulamayan, suçlu olsam bile susan kişiye baktım. Umut. 

Hızlı adımlarla camdan atlayıp kimseye görünmeden çıktık o mahalleden. Issız bir yerdeydi. Yol boyunca geniş aralıklarda 3-4 ev vardı. Yarım saat içinde polis ve ambulans sesleri ormanda yankılanırdı.

Şehre inip Umut'un evine gittik. Yol boyunca hiç konuşmamıştık. Eve girdiğimde kendimi duşa attım. Soğuk su vücudumdan kayarken kızın dediklerini düşündüm. Haklıydı işte! Onların ne suçu vardı ki? 

Hayır hepsi suçlu onların, sen acı çekerken onlar gülüyorlardı. Suçlular işte!

Başım deli gibi zonkluyordu. Duştan çıkıp üzerimi değiştirdim. Odaya geçtiğim de Umut telefonla konuşuyordu. Büyük ihtimalle benden geriye kalan izleri temizletiyordu. Kız beni görmüştü. 

"Kız seni gördü mü? Bir şey dedi mi?" Umut'un sorusuyla yavaşça bakışlarımı onun canlı mavilerine diktim. Benim mavilerim gün geçtikçe ölürken onun mavileri sanki benim acımdan güç alırmışcasına güçleniyordu. Capcanlı bakıyorlardı.

"Evet. Konuştuk." dedim kısık sesimle. Umut ayağı kalkıp saatlerdir yapmasını beklediğim şeyi yaparak bana bağırmıştı.

"Aptal mısın sen amına koyayım! Yakalanırsan neler olur biliyor musun sen?!" onu umursamadan içeri geçip kabanımın içindeki siyah kar maskesini koltuğun üstüne bıraktım. 

"sorun yok." dedim ve kendimi koltuğa attım. Başımı arkaya atıp gözlerimi kapattım. 

"Sorun yok öyle mi? Bu kaçıncı lan! Bu kaçıncı çocuğun hayatını mahvedişin!" 4. Dört çocuğun hayatı mahvolmuştu. Pişmandım. Ama bir daha olsa bir daha yapardım. 

"Dört oldu bununla birlikte. Bu kızda diğerleri gibi bir yetimhaneye verilecek ve büyüyüp gidecek işte. Bir daha böyle bir şey olmayacak, söz." 

İstemiyordum artık, daha fazla kan görmek istemiyordum. Aynaya her baktığım da bana bakan, bağıran o 4 çocuğu görmek istemiyordum. Bu sesler beynimi yiyip bitirirdi. Durmam lazımdı. O kız haklıydı işte. Acımı onlardan çıkaramazdım, normalleşmem lazımdı. Amcamı öldüreli 5 yıl olmuştu. 5 yılda 4 aileyi hayattan silmiştim. Her aileden sonra söz vermiştim kendime ama durmamıştım. Bu sondu. Bir daha olmayacaktı. 


Uğur Alaz



Bölümler daha uzun olacak merak etmeyin. Şimdilik konuyu biraz kafanızda kurmanız için kısa yazıyorum. Sizce Uğur nasıl biri?

Ön yargıyla yaklaşmanızı önermiyorum bu aradaaaa

İlerleyen bölümlere kadar bbb


CULPADOHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin