Little Burglar | Taekook

5.bölüm

Hemen karşısında,salonda kimse yokmuşcasına kendine bakan adama şaşırmak istese de kendini dizginleyerek duruşunu düzeltti.O da en küçük bir çekinme göstermeden kral koltuğunda oturan adama bakarken ağırlığını diğer ayağına verdi.

Madem gerçekten bahsettikleri gibi omegalara bunu yapan bilinmiyordu,o da bunu öğrenmeden bu saraydan adımını atmayacaktı.

Kahya Jennie,kralı selamlamış ardından sıraya dizilmiş olan şifacı olmayı isteyenlerin,önünde bir tür atıvermişti.Herkesi tek tek süzen gözlerinin kendi üzerinde daha fazla durduğunu düşündü,Jeon.

"Seçimlerle ben ve komutan Min ilgilenir sıklıkla,tabii kralımızın anı teşrifiyle söz hakkı ona geçer.Sırasıyla sorular sorulacak.Sen,en baştaki sarışın olan,yanına gelen omeganın hamile olduğunu dört şekilde nasıl anlarsın?"

Yaşca küçük duran,buraya sadece belirli bir amaç için geldiği belli olan omega kız derince yutkundu.Bu kadar anı sorulmasını beklemiyordu.
"5,4 süre bitiyor 2 ve 1.Dışarı."
Beyaz tenli,komutan olduklarını söyleyen alfanın durumdan hoşnut sesiyle,kız omuzlarını düşürerek salondan çıktı.

Kralda kalan gözlerinin çok net yaşlarla dolduğunu görmüştü,Jungkook.

Alayla kıvrıldı dudakları.Buradan şifacı olarak çıkabileceğine emin olmuştu.

"Sen kalın dudaklı,sarışın olan söyle bakalım hazımsızlık için gelen birine dört farklı hangi yolu söylersin?"
Gülmeden edemedi Jimin,basit sorulardı bunlar.Koskoca saraya böyle sorularla mı şifacı seçiyolardı.

"Rezene,otlar arasında en etkilisi olabilir.Yeşil çay ve tarçın çayı da iyi gelir ah elbette papatya çayı.Bunların hiçbiri iyi gelmezse karbonatlı su."
Koskoca oda da üç kişi aynı anda sırıttı.
Jungkook,Kahya Jennie ve komutan Yoongi."

"İyi,hazır cevap.Komutanım?"
"Kalsın."
Yoongi'nin feromonlarının artması olan biten her şeyi oturduğu yerden izleyen kralın dudaklarını kıvırtırken,Jungkook'un bakışları dudaklarına kaydı.Güzel diye düşündü,bir kral ve alfa için fazla güzel.

Bir sürü kişi,hepsine tek tek oldukça basit sorular sorulmuş lakin amaçları o kadar farklıydı ki ya bilemediler ya da hızlı olamadılar.

Tek tek giden kişilerle salon neredeyse boşalmış,beş kişi seçim yerinde Jimin ise ileride,yanına gelecek görev arkadaşını bekliyordu.

Çok bilinmez ama kendi köylerinde Park Jimin ve Jeon Jungkook şifacılık görevini üstlenen iki arkadaştı.

"Sen,siyah saçlı.Öne gel."
Kendisine emir verilmesinden nefret etse de,bir adım öne gelmiş.Kalın botlarının zemine değen tok sesiyle bile öz güveni yerine gelmişti Jungkook'un.

Bir omegaya göre fazla...seksi ve tatlılıktan uzak? Ama oldukça da zarif diye düşündü koltuğunda ki kral.

"Kralımızın ya da saraydan birinin midesi bulanıyor ne yaparsın?"
Kahya'nın sert sesine göz devirip ters cevap vermek istese de kenarda kendisini bekleyen Jimin için belki biraz tolere edebilirdi.

"Nane çayı,zencefil belki biraz kahve."
"Karnı ağrıyorsa?"
"Elma püresi,limonlu ya da sirkeli ılık su ve yoğurt."
"Öksürük?"
Tek soru hakkı sorulduğunu sanıyordu ve şu an kahyanın üzerine atlamak başka bir isteği yoktu.
"Ekinezya,ıhlamur,kakule ve ayva yaprağı."
"Peki ya-."

"Yeter bu kadar,diğerinin yanına geç."
Kralın odaya girdiğinden beri ilk defa çıkan sesi,kızın yerinde sıçramasına neden olmuş bu da bir nebze Jungkook'un tatmin etmişti.

Botlarının zemindeki sesiyle Jimin'in yanına ilerlerken,sarışın çocuğun sırıtmasına yarım ağız karşılık verdi.Burada olması onun için şans değildi.O şansa inanmazdı.