41

1.6K 147 13
                                    

Saatler sonra acılar içinde ayıldı Kadir. Kahkaha atmak istiyordu. Ama yaraları müsade etmedi buna.

Garip bir şekilde rahatlamış hissediyordu. Sanki layığını bulmuştu.

" Nasılsın görüşmeyeli?"

Canı acısada gülümsedi Kadir.

" Özledim seni."

Utanmadı bunu söylemekten.

" Biliyorum. Ben senin ta kendinim unuttun mu?"

" Unutturmuyorsun ki."

" Ee ne olacak şimdi?"

" Bilmem."

" Benim bildiğim Kadir bir ibneyi, hatta kendine iftira atan bir ibneyi dayak manyağı yapmadan gitmez buradan."

" Olmaz."

Sesi netti. Düşüncesi bile kaşlarını çatmasına neden olmuştu. Remzi'nin kardeşine el kaldıramazdı.

" Yani diğerlerinin suçu Remzi'nin kardeşi olmamaları mıydı, yoksa kaldırabileceğin bir abilerinin olmayışı mıydı?"

Gözü aletine kaydığında gözlerini kaçırdı.

" Yok öyle bir şey."

" Kadir, hala anlamadın mı? Ben senden bağımsız değilim. Sen ne yaşarsan onu yaşarım. Sen ne hissedersen onu hissederim, sen ne istersen onu söylerim sana."

" Hayır, ben ne istediysem tam tersini söyledin her zaman, ben neysem sen tam tersi oldun her zaman."

Yanındaki sanrısına baktı Kadir. Her zamankinden farklı bir görünüşteydi şimdi. Üniversiteden yeni mezun olmuş hali duruyordu karşısında.

" Vücudun isyan ediyordu. Ruhun acılar içindeydi. İçine attığın şeyler seni ruhen hasta etti sende kurtulmak için beni yarattın.

Bastırdığın anıların, cinsel yönelimini bastırman seni hasta etti. "

İnsanı her zaman yaşadığı şeyler değil, yaşayamadığı şeyler hasta eder demişti bir gün psikolog ona.

" Sen kendine yedirip itiraf edemediğin için zihnin beni yarattı. Kendine söyleyemediklerini onbeş yaşındaki liseli Kadir'in söylemesi işine geliyordu.

Çünkü o iğrenç ve güçsüz bir şeydi gözünde. Onu istediğin kadar aşağılayıp hıncını çıkarabilirdin.

Delirirken bile korkaksın Kadir."

Kadir eliyle yüzünü sıvazladığında hem canı acımış hem kanı her yerine bulaştırmıştı. Bazı yerlerinden  kan sızmaya devam ediyordu.

" Remzi'yi hatırladın mı?"

" Ne?"

Kadir başını çevirip ona baktı tekrar.

" Her gün gittiğin balıkçılar çarşısını da mı hatırlamıyorsun?"

Kadir duyduklarıyla bozguna uğradı. Zihninde görüntüler belirmişti.

" Yıllar önce lisedeki aşkını gördüğünde..."

Tekrar baktı sanrısına. Üniversiteyi bitirdiği günkü haliydi. Yani ilk aşkını gördüğü son gündeki hali.

" O gün onu gördüğünde kuş gibi çırpındı kalbin. Çünkü korkmuştun. Lisede seni köşeye sıkıştırıp dokunmaya çalıştığı gün gelmişti aklına. O yüzden hiç bir zaman baskın olana dokunamadın. Hep korktun çünkü. Gücünün yetmeyeceğinden değil, o günü atlatamadığın için korktun."

Gözünden bir damla yaş aktı Kadir'in.

" O kalp çarpıntısıyla girdiğin ara sokaklardan birinde Remzi'yi gördün. İşte o zaman farkettin cinsel yöneliminin feminenlikten kaynaklanmadığını. "

O hislerini uyandıranın lisedeki aşkını tekrar görmek olduğunu düşünürken aslında bunu yapan Remzi olmuştu. Şu ana kadar fark edememişti bunu.

" Gidip gelip kendini balık halinde buluyordun. Onu uzaktan izleyip gidip zayıf gördüğüne kan kusturuyordun. Remzi içinde büyüdükçe nefretinde büyüdü. Verdiğin hasarlarda büyüdü."

Çünkü yaşayamıyordum diye düşündü Kadir. Hoşlandığını, ilgi duyduğu bile kabullenemiyordu. Sevmeye izni yoktu. Sevilme hayalini bile kuramıyordu. Kaç yaşında bir erkek olmasına rağmen cinselliğini kıyısından bile geçemeyecek kadar bastırmıştı kendini.

Ama onlar yaşıyordu, seviyordu, seviliyordu, sevişiyordu.

İşte o yüzden Remzi'yi görüp içinde kabaran şeyleri öteledikçe kan kusturdu herkese.

" Hastaneye yatmadan önce Cezmi'yle Ali'yi öpüşürken gördün."

Kafasında o görüntü belirdi. Biraz önce gördüğü sahnelerin tanıdıklığı bundandı işte.

" Elin ayağın titredi ama bir şey yapmadın."

Hatırlıyordu Kadir. Şimdi olduğu gibi Remzi'nin kandırılışına içerlemişti. Ama ne bir şey diyebilmiş ne yapabilmişti. Zaten ne sıfatla yapacaktı ki?

Sonra Remzi'nin, kardeşini kolunun altına alıp saçlarını karıştırması geldi aklına. O sahneyide daha önce görmüştü.  Tanıdık gelmesi bundandı.

" O yüzden mi buradayım? O yüzden mi düşürdün o suya beni?"

" Karşıya bak. Tam karşı kıyıdan attın kendini. Anla artık, biz iki ayrı kişi değiliz. Ayakların seni oraya götürdü çünkü bunları hatırlayışınla her şey üzerine yıkıldı. Yıllar sonra babanla yüzleştin ve görmek istediğin tek yüz onunkiydi. O yüzden attın suya kendini. Remzi'nin denize açılacağını biliyordun.

Onu izliyordun hep. Ne zaman ne yapacağına karar gözlemlemiştin.

Kadir ben senin kendini kurtarma planınım.

Ben senin ta kendinim."

Ben senin ta kendinim.

" Ve sen kendin için korkmadan savaşana kadar varolmaya devam edeceğim."

DOĞUR KENDİNİ _GAY- TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin