🔞/Argo, cinsellik, kan içermektedir.
"Dudağımda kanın,şarap tadında."
〰️〰️〰️
"Seni o gece öldürmeliydim. Bütün hayatımı ele geçirmeden işini bitirmeliydim. "
"Yanılıyorsunuz Bayım. Siz beni öldüremezsiniz. Sizin gücünüz bana yetmez. Benimle boy ölç...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Selam🤍
Sövseniz hakkınız aylar oldu yeni bölüm atamadım. İlk fantastik kitabım için fazla ağır bir kurgu oldu yazamadım o yüzden erteleyip durdum sürekli :(
Unuttuğunuz büyük ihtimalle ama
İyi okumalar 🤍
******
"Komutanım iyi misiniz? "
"Anlamadım? "
"Belinizi tutarak yürüyorsunuz da... "
Kutay, karşısındaki askere yüzündeki düz ifadeyi bozmadan bakmaya çalıştı. Dünün yaşanmış olduğuna inanamıyor ardından ise kalçasından beline uzanın bir ağrı ile gerçekliğini hatırlıyordu. Pişman mıydı değil miydi çözemiyordu. Yanlış bir şey yapmış hissine kapılmadığı gibi bundan oldukça zevk aldığını da inkar edemiyordu.
"İyiyim endişelenme. Masamdaki raporları Kemal Komutana ilet. "
"Emredersiniz." diyerek yanından ayrılan askerin ardından yüzünü ekşitti.
"Bu nasıl bir acı..."
"Ağrı kesici içmediniz mi Bayım? "
Kulağının ardından gelen ses ile irkildi. Ardından önüne geçen Timur'a sakin bakışlar attı. Bakışları yüzünü turlarken, onun bu kadar mutlu ve canlı gözükmesine anlam veremedi.
"Bir süre yan yana gelmeyelim. "
"Neden? Dünü düşünüp azıyor musunuz? "
"Ne alaka? "
"Ben azıyorum da ondan... "
Kutay, o kadar alışmıştı ki alaycı tavrına şaşırmıyordu da artık.
"Ciddi anlamda beni sömürdüğün için bu kadar mutlusun sanırım. "
"Ben mi mutluyum? "
Kutay kaşlarını çatar gibi oldu. Şu anki neşesinin farkında olmayan Timur'a ne dese bilemedi. Yine de agresif gözüken taraf olmak istemedi. Dünden önceki gün mutsuz gözüktüğünden ve gitmek istediğinden bahsettinden dolayı bozmadı.
"Yüzünde güller açıyor. "
Timur bu sefer kafasını yana eğip güldüğünde, Kutay onun bu ifadesine bakakaldı. Daha doğrusu gülüşünden gözlerini alamadı.
Kutay tereddüt ile elini ona doğru uzattı. Timur, Kutay'ın elini avucunun arasına aldıktan sonra kazağını bileğinden yukarıya doğru sıyırdı. Parmak uçlarıyla bileğine oklar gibi dokunduğunda içi titremişti. Baş parmağını bileğinin üstünde birkaç kere hareket ettirdikten sonra damarının üzerine baktırıp hareket ettirmeyi kesmişti.
