Borozan'lı Ayıcık ❩2Ho❨

❩9❨

"Ahh cidden 3 ay olmuş olsa bile çok özlemişim."

Yunho yüzündeki gülümsemeyle yavaş yavaş merdivenleri çıkarak evinin kapısına ulaştı. Cebindeki anahtarı çıkartıp kapıyı açtığında içeriye girerek etrafa göz gezdirdi.

Valizini odasına bıraktıktan sonra evi toparladığında kendini koltuğun üzerine bıraktı. Eline telefonunu alarak binanın grubuna girdi.

WhatsApp

~Guerrilla apartman~

Jeong Yunho:

Sayın bina sakinleri

Evimdeyim bilginize...

(Görüldü)

Sonrasında birkaç dakika içerisinde üst katından gelen ses ile kocaman gülümsedi. Jongho'nun sesi kulaklarının pasını silerken gözlerini kapatarak dinlemeye devam etti.

"Gerçekten özlemişim."

Birkaç dakika sonra büyük bir gürültüyle kapısı çaldığında irkilerek gözlerini açtı. Hızlı adımlarla kapıya vardığında hemen açtı. O anda üzerine atlayan Wooyoung ile düşmemek için kendini zor tuttu.

"Yunho-ahh! Çok özledim seni!!"

"San! Kurtar beni!"

Yunho Wooyoung'un elinden kurtulmaya çalışırken, en sonunda kurtulduğunda derin bir nefes verdi.

"Cidden Wooyoung sevgi gösterme anlayışın öldürecek beni."

Wooyoung omuz silkeleyerek cevap verdiğinde San ve Yunho göz devirmişti ona.

"Sen ne zaman geldin?"

San'ın sorusuyla odaya ciddiyet hakim olmuştu.

"Bir yarım saat önce."

"Akşam kesinlikle kutlamalıyız bunun! San-ah yürü evde hazırlık yapalım."

Wooyoung çekiştirerek San'ı götürürken San Yunho'ya kurtar beni bakışları atıyordu.

"Kolay gelsin San."

Woosan ikilisi evden çıktıklarında tekrar eski yerine dönerek Jongho'yu dinlemeyi umdu ama Jongho şarkı söylemeyi bırakmıştı.

"Ahh cidden!"

...

"Hoşgeldin Yunhoo."

"Hoşbuldum Yeosang."

"Hoşgeldin canım brom."

"Hoşbuldum Mingi. Ayrıca mesajların neydi öyle."

Yunho kahkaha attığında giderleriyle kucaklaşmaya devam etti.

"Senin için endişelenende suç."

"Hoşgeldin Yunho-ah."

"Hoşbuldum Soobin."

Böyle böyle en sonda durmuş Jongho ile karşı karşıya geldiğinde derince yutkunmuştu.

"Hoşgeldin Yunho Hyung."

Jongho yavaşça Yunho'ya sarıldığında Yunho da ona sarılmıştı. Burnuna ulaşan kokusuyla mest olduğunu hissediyordu.

"Hoşbuldum Jongho."

Yavaşça ayrıldığında birbirlerine gülümsemişlerdi. Sonrası olanlar ışık hızında geçmişti. Beraber film izlemişler, bol bol konuşmuşlardı. En sonunda Yeonjun sıkılmış ve ortaya bir teklif sunmuştu.

"Haydi ya iç ya soyun oynayalım."

Herkes onu onayladığında oyuna başlamışlardı. Oyun öyle bir hale gelmişti ki...

Jongho soyunmamak için içenlerdendi.

Yeosang, Seonghwa, Hongjoong ve soobin de.

Yunho ise yarısında içmeyi yarısında soyunmayı tercih etmişti ki yarı çıplak bir haldeydi.

Mingi, Yeonjun, San ve Wooyoung da.

"Yeter bu kadar oyun. Sarhoş oldunuz."

Yunho üzerini giyindikten sonra Jongho'yu sızmak üzere olduğu yerden kaldırıp Woosan'ın evinden çıkıp bir üst kata çıktı. Jongho'nun evinin önüne geldiğinde bakışlarını Jongho'ya çevirdi. Alkolden kızarmış yanaklarına birer öpücük bırakmamak için kendini zor tutuyordu.

"Jongho anahtarın nerde?"

"N.ne anahtarı? Benim anahtarım yok!"

Yunho söylediklerine gülerek Jongho'nun ceplerini yoklamaya başladı.

"Büyük ayı beni taciz ediyor!"

Yunho gözlerini kocaman açarak Jongho'nun gözlerine baktı. O da ona bakıyordu.

"Saçmalama Jongho! Anahtarını arıyorum."

"Büyük ayı beni taciz ediyor."

Jongho birkaç kez tekrar ederken Yunho bir eliyle ağzını kapatıp diğer eliyle bulduğu anahtar ile kapıyı açtı. Yavaşça yanındaki bedeni içeriye sokarak yatak odasına ilerledi. Yavaş yavaş Jongho'yu yatağına yatırdıktan sonra ayakkabılarını çıkarıp kenara koydu. Pikeyi yavaşça üzerine örttü. Bakışlarını birkaç saniye onda gezdirdikten sonra derin bir nefes alarak saçlarını okşadı.

"Çok güzelsin Choi Jongho."

Yunho yavaşça elini çekip gideceği anda Jongho bileğini tuttu.

"Küçük ayıcığın büyük ayıya söyleyeceği birşey var."

Yunho ona bakarken Jongho onu kendine çekerek yaklaşmasını sağladığında Yunho yatağın yanına diz çöktü. Jongho yattığı yerden doğrulup Yunho'ya baktığında Yunho'nun kalbi şiddetle atmaya başladı.

Jongho gülümseyerek Yunho'nun yanaklarını tuttu.

"İyi ki geldin Hyung. Seni çok özledim."

Jongho yavaşça Yunho'ya yaklaşarak dudaklarını dudaklarına bastırdığında Yunho bayılacağını hissetmişti. Birkaç saniye öyle durduktan sonra Jongho geri çekilip yatağına yattığında Yunho hala o halde duruyordu. Bütün bedenin uyuştuğunu hissediyor ve hareket edememişti.

"Küçük ayı büyük ayıyı gördüğü için çok mutlu."

Jongho sızdığında Yunho kendine gelerek koşar adımlarla evden çıktı. Hatta evine varmak üzereyken merdivenlerden yuvarlanması beklenmedikti.

"Ah başım!"

Yunho birkaç dakika öylece durduğunda aklına az önce yaşananlar gelirken gülümseyerek sızıp kalmadan önce mırıldanarak konuştu.

"Büyük ayı küçük ayıyı seviyor."

...

Umarım beğenirsiniz 💕

25.08.22