Jeongin'le lisenin ilk yılı her hafta sonu ders çalışmak için buluşurduk. O gün yağmur yağdığı için benim evimde buluşmanın daha iyi olacağını düşünüp öyle yapmıştık. "Hoşgeldin tipsiz. Geç bakalım." Onu karşılarken küçük bir şaka yapmıştım. Bu her zaman aramızda olan birbirimizle uğraşma şeyimizdi. "Hoşbuldum domuz. Hadi hemen çalışmaya başlayalım. Şu kimyadan hiç bir şey anlamıyorum." Montunu asmam için bana uzattığında ellerimiz birbirine değmişti. Aslında çok normal olan bir şey ikimizde de ufak bir gerginliğe neden olmuştu. Tabii ortaokulun 3. yılından beri ondan hoşlandığım için benim gerilmem çok normaldi.
"Bak işte şunu anlamıyorum nasıl öyle kolayca yazabiliyorlar onu aklım hiç almıyor. Formül yazmak falan hiç benlik değil ben pes ediyorum." Odama çıktığımızdan beri devam eden gerginlik yüzünden bunları söylerken bir kere bile yüzüme bakmamıştı. "Biraz mola verelim. Kafamız dağılır hem." Yere uzanmaya hazırlanırken mırıldanıyordum. "Evet mola verelim." Jeongin benden önce davranmış çoktan uzanmıştı. Bende ondan hemen sonra yanına yüzüm ona dönük olacak şekilde uzanmıştım. Ona dönük olmamla o da yalnız hissetmiş olacak ki yüzünü bana dönmüştü. Uzun bir süre birbirimizin yüzünü inceledikten sonra içimden sessizce düşündüğümü sandığım şey ağzımdan sesli bir şekilde çıkmıştı "Seni seviyorum." Jeongin tek kaşını kaldırıp bana bakmaya başlayınca saçma bulup ne olduğunu sorduğumda bana "Hyunjin ciddi misin?" demişti. Halen daha ne olduğunu anlamamış vaziyette "Ne de ciddi miyim?" diye sordum. "Az önce beni sevdiğini söyledin." Ah ne yapmıştım ben. Yaptığım şeyi idrak ettiğimde Jeongin çoktan çantasını toplamıştı bile. "Jeongin ben-" Sözümü tamamlamama izin vermeden " Hyunjin sonra konuşalım olur mu?" diyip yüzüme bile bakmadan kapıdan çıkıp gitmişti bile. Özür dilerim Jeongin diye düşündüm içimden. Bunu sana söylememeliydim...
