Bam bam bam yeni bölüm alarmıııığğğ.
İlham'ın içeriye girmesiyle minik çaplı bir şok geçirmiştim. Daha ben şoku atlatamadan İlham'ın arkasından bir kız daha içeriye girdi. Kız tıpkı ilhama benziyordu. Onun gibi kumral ve kıvırcık saçlıydı ama arada bir fark vardı. İlham'ın aksine bu kızın gözlerinin ışığını çekmişler gibi duruyordu. Kız içeriye girdikten sonra arkasından hızlı bir şekilde kapıyı kapatmıştı. Öyle ki neredeyse odadaki eşyalar titremişti. İlham bana doğru yaklaşıp elimi sıktı. Kız gözlerime bile bakmadan sessizce koltuğa geçip oturmuştu. O oturduktan sonra ben de İlham'a oturması için koltuğu işaret ettim sonra da ben yerime oturdum. Defterimi açtım ve bu seanstaki danışan kişinin ismine baktım ardından defteri sağ elimle uzanıp yazabileceğim şekilde kenara koyup kıza doğru döndüm. "Merhabalar İlgi hanım hoş geldiniz bugün seansımız sizinleymiş öncellikle hoş geldiniz." kızdan bir cevap alamayınca duraksadım ve notlarımı kontrol edip emin olduktan sonra "İlham bey sanırım randevuyu alan da sizmişsiniz önce dilerseniz sizle konuşalım sonrasında İlgi hanımla seansımıza başlarız." İlgi yavaşça ayağa kalktı İlham'ın onayını beklercesine ona doğru baktı İlhamdan onay benzeri bir kafa sallama gelince odadan çıktı. İlham'a doğru bakıp yanıma geleceğini biliyor muydun sen ne çeşit bir manyaksın gibi bir son şey söylemek istesem de profesyonel çerçevede kalmam gerektiğine kanaat getirdim. Derin nefesler alıp verdim ardından sakinleştiğimi hissettiğimde kafamı kaldırıp İlham'ın bal rengi gibi duran gözlerine baktım. "Öncellikle sizi dinlemek isterim neden bu randevuyu aldınız ? İlgi hanımla bağınız nedir ?" İlham yüzünde çapkın sayılabilecek bir yüz ifadesiyle bana baktı ardından sırıtışını yüzünden silmeden konuşmaya başladı. "İlgi'nin sevgilim olup olmadığını merak ediyorsan bunu direk olarak da sorabilirsin bu resmiyete hiç gerek yok. Neyse bu seferlik seni merakta bırakmayayım İlgi benim ikiz kardeşim." içimden ne kadar laubali tavırlar bunlar diye geçirdim. Bir anda o da ciddileşti ve konuşmaya döndü. "İkizim yani İlgi son zamanlarda pek iyi değil. Sürekli onu takip eden birileri varmış gibi davranıyor oldukça tedirgin işini de aniden bıraktı. Evden çıkmıyor kimseyle konuşmuyor. Endişelenmeye başladığım için aslında babanızdan randevu almıştım. Ancak Harun bey aniden ölünce başka bir psikiyatrist bulmam gerekti. Onunla da işer pek iyi gitmedi İlgi'nin konuşmasını sağlayamadı. Ben de yeniden araştırmaya koyuldum. Ve voila sizi buldum. Tabi siz de yasta olduğunuz için bizi erteleyip durdunuz durum da o arada kötüleşti." İlham'ın sözlerinden gerekli noktaları sakin bir şekilde not aldım ardından kalemi elimden bırakıp konuşmaya başladım. "İş yerinde sizin bildiğiniz herhangi bir olay yaşandı mı ? Zorbalık veya belki kavga ?" duraksayıp düşündü "Bildiğim kadarıyla yok ama işin açıkçası. Bir ilaç firmasında kimyagerlik yapıyordu. Hatta yakın zaman da baş kimyager olmuştu bu yüzden sanmıyorum da." yine kalemi elime alıp bazı noktaları not almıştım not aldığım şeyleri merak ettiği yüz ifadesinden belli oluyordu kaçamak bakışlarla da olsa defterdeki yazıları okumaya çalışıyordu. Bakışlarını yakaladığımı fark edince gözlerini yeniden gözlerime dikti ben de konuşmaya başladım. "Firmanın adını öğrenmem mümkün mü peki ?" biraz düşündükten sonra "Astra olması lazım firmanın isminin ancak tam olarak emin değilim. Ayrıca bu bilgi ile ne yapacağınızı da pek anlayamadım." demişti. Firma ismi bana yabancı gelmiyordu aniden zihnimde nereden hatırladığım belirdi bu firma annemin eskiden başında olduğu firmaydı. Bu kadar tesadüf ancak beni bulabilirdi diye düşündüm. Ardından uzun süren sessizliği sorusunu isteyerek es geçerek bozdum. "Cevaplarınız için teşekkürler şimdi izninizle biz biraz danışanımla sohbet edelim sonrasında bilgi vermek için sizi yeniden çağıracağım. İlgi hanımı içeriye yollarsanız sevinirim." Kafa sallayıp dışarı çıktı aradan bir dakika bile geçmeden İlgi içeriye girmişti. Tedirgin tavrı biraz önce İlham'ın kalktığı koltuğa otururken de devam etmişti. Gözleriyle bir süre ortamı inceledi en sonunda gözlerini tam olarak gözlerime dikti. Bunu dolaylı yoldan bir onaylama olarak kabul edip konuşmaya başladım. "Tekrar hoş geldiniz İlgi hanım. Biraz sizi tanıyarak başlayalım istiyorum kendinizden bahsedebilir misiniz ?" kadın gözlerini üzerimden çekip oturduğundan beri oynadığı parmaklarını incelemeye koyuldu. Kısa süren bir sessizlikten sonra oldukça kısık seli bir şekilde konuşmaya başladı. "B-ben İlgi Altan. 27 yaşındayım." tekrar sustu sonrasında bu sefer biraz öncekine kıyasla daha yüksek bir sesle konuşmaya başladı. "ODTÜ kimya bölümü mezunuyum." Bu sözleri söylerken gözlerinin parlaması gözümden kaçmamıştı sözlerinin bittiğinden emin olduğumda konuşmaya başladım. "Mesleğinizi icra ediyor musunuz peki ?" cevabı İlhamdan almışta olsam İlgi'nin bu konuya olan yaklaşımı önemli bir ipucu olabilirdi. Kadın uzun süre duraksadı. Gözlerindeki ışıltı hızlı şekilde silinmişti yerini derin bir karanlığa bırakmıştı. "Hayır 6 ay kadardır işsizim." kalemi elime alıp bir kaç not daha aldım. "Peki işten siz kendiniz mi ayrıldınız ?" Bu soru kadını duraksatmıştı aklı karışmış görünüyordu "Hayır veya evet aslında ikisi de karşılıklı bir karardı sanırım." karşılıklı karar notlarıma bunu yazıp yuvarlak içine aldım. Kalemi elimden bırakıp ellerimi masanın üzerinde birleştirdim. "İşinizi bırakmak size ne hissettirdi ?" Bu sorum beklenmedik şekilde onu sinirlendirmişti. Gözlerinden kıvılcım saçarak bana döndü "Ne mi hissettirdi ?! Bana ne mi hissettirdi ?" az önce sesi çıkmayan kadın bir anda bağırmaya başlamıştı. Bu tip durumlara alışık olduğumdan ifademi ve duruşumu bozmadan onaylamakla yetindim. Bu tavrım onu daha çok sinirlendirmişti ani şekilde ayağa kalktı ve bağırmaya devam ederek "Öfke saf öfke hissettirdi. Ben o işi tırnaklarımla kazıyarak elde ettim ve onlar ne yaptılar beni bir çöp parçasıymışım gibi kenara attılar. Hem de bir hiç için" sözlerinin sonuna doğru sesi iyice yükselmişti. Ani bir hareketle masadaki cam şişeyi duvara fırlattı ve "Tam olarak böyle parçalara ayrıldılar beni !" diye bağırdı. Şişenin parçaları etrafa saçılmıştı. Ben tam ayağa kalktığımda kapı çaldı ve ben daha cevap vermeden içeriye Esra girdi İlham da arkasında bekliyordu. "Hocam iyi mi- " daha o cümlesini tamamlayamadan İlgi masadan aldığı ilk şeyi ona doğru fırlattı. Esra'nın kolu çizilmiş kanamaya başlamıştı. Sinir harbi bitip ne yaptığının farkına varan İlgi odanın boş olan köşesine geçip titreyerek ağlamaya başladı. Bu sırada ben de Esra ve İlham'ı hızla dışarıya çıkarttım. Ardından yerde kendini kapatmış kadının yanına çöktüm. Benim oturduğumu fark edince kafasını kaldırıp "Bana yardım edin ne olur yalvarırım. B-bu ben değilim. Bu ben olamam." Son iki cümlesi bana değil kendine söylenmiş sözlerdi. Kadını sakinleştiğinden emin olduktan sonra onu bekleme alanına haftaya randevu oluşturması için yollayıp İlham'ı çağırdım. Gerekli açıklamaları yapıp reçete yazdıktan sonra onları yolcu etmek için İlham'ın peşinden odadan çıktım. Bu sırada Beril ve Kaan da odayı cam kırıklarından arındırmış dağılan eşyaları düzenlemişlerdi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tanrılar Gözyaşı Dökerken
RomanceDestina uzun zamandır melankolik bir ruh haline sahipdi. Yaşadığı hayattan zevk almayı unutmuş sadece nefes almaya devam eden bir yaşam formu haline gelmişti. İnsanlarla konuşmuyor, işini yapmıyor mezarlık ve ev arasında yaşıyordu. Ailesinin çoğunu...