Zoraki Evlilik /Hyunlix

"Minho ayrılalım."

hyunjin

felix arabaya oturduktan sonra kapıyı kapattım ve sürücü koltuğuna koştum. "Ahh emniyet kemeri için yardıma ihtiyacın var mı?" felixe iyi hissetmiyor gibi göründüğü için sordum.

"t-tamam. Ben... kendim yapabilirim." zayıf cevap verdi. Emniyet kemerini taktı ve arabayı sürmeye başladım. Araba yolculuğu boyunca hiç konuşmadık. Ama felixin iyi olmadığını söyleyebilirdim. Tüm bu süre boyunca gözlerini sıkıca kapatıyor ve şakağını ovuşturuyordu. Ara sıra kocaman karnını da ovuşturuyordu.

Eve vardığımızda, arabadan hastane çantasını çıkardım ve felixin arabadan çıkmasına yardım etmek için koştum. Omzundan tuttum, eve ve oturma odasına girmesine yardım ettim. Dinlenebilmesi için kanepeye oturmasına izin verdim. "Çok teşekkür ederim ve seni tekrar rahatsız ettiğim için özür dilerim." dedi.

"Bana teşekkür etmene gerek yok. Seninle ilgilenmeliyim, biliyorsun..." felix ile konuşmak için kanepeye otururken cevap verdim. Kolunu kanepenin kol dayanağına yerleştirirken başını ellerinin üzerine yaslıyordu.

"Yine de bana yardım ettiğin için teşekkür ederim."

"Neden gelip seni almamı beklemedin?" felixe sordum.

"Bekledim ama gelmedin. Her neyse, eve kendim gidebilirdim. Hamileyim, engelli değilim." dedi felix.

"Üzgünüm... Unutmak istemedim, önemli bir toplantı vardı. Bir daha ki sefere beni bekle, jisung bana neler olduğunu anlattı. Bu halinle bir daha otobüse binmene izin vermeyeceğim, en azından bindiğin zaman. Bir yere gitmen gerekirse bana haber vermen yeterli, seni oraya getürürüm."

"Özür dilemene gerek yok. Hala otobüse binebilirim, sadece bir kazaydı. Hala iyiyiz."

"İNAT ETMEYİ BIRAK VE BENİ DİNLE!" Bağırdım.

felixin irkildiğini ve kolunu koruyucu bir şekilde karnına sardığını gördüm. Bana bakmaya cesaret edemedi ve oturduğu yerde huzursuzca kıpırdandı.

"Üzgünüm, sadece tekrar incinmeni istemiyorum. Seni incitmeyeceğim. En azından seni her gün işe götürmeme izin verir misin?" felixin tepkisini görünce hemen özür diledim.

felix bir süre düşündü ve sonunda yavaşça başını salladı rahatlamış bir şekilde iç çektim.

"Tamam. Önce ben duş alacağım. Burada kalıp dinlenebilirsin." Ayağa kalktım ve duş almak için yukarı odama çıktım.

felix

hyunjin yukarı çıktıktan sonra susadım ve biraz su almak için mutfağa gitmek istedim. Ayağa kalktım ve yürümek için duvara tutundum. Mutfağa gidip bir bardak aldım. Suyu bardağa dolduruyordum ki aniden başım döndü. Mutfak tezgahına tutunmak istedim ama iki elim de doluydu. Bilmeden bardağı bıraktım ve bardak yere düşüp kırıldı.

 Yavaşça eğilip bardağın kırık parçalarını almak için yere diz çökerken mutfak tezgahına tutundum.

hyunjin 

Banyoda duş alırken yüksek bir "pat" sesi duydum. Sanki bir şey kırılmış gibiydi. felix iyi mi diye endişelendim. Hemen suyu kapatıp kendimi kuruladım. Giyinmekle uğraşmadım ve havluyu belime sardım. Merdivenlerden aşağı koştum ve o sırada felixin kırık camları almak için yere diz çöktüğünü gördüm.

"FELİX! DUR BIRAK YAPMA!" Merdivenlerden aşağı koşarken ve Felixe olabildiğince hızlı bir şekilde söyledim. felix yaptığı şeyden başını kaldırdı ve sanırım bir şok geçirdi ve kazayla kendini kırık parçalarla kesti.