"Bekle... Brownie mi!!?"

5.5K 341 273
                                    

medya; ATEEZ Seonghwa

medya; size tatlış mı tatlış Seonghwa bırakıyorum ve gidiyorum.

felix

Odamıza döndükten sonra saat 22.30 civarındaydı. Sabah 6'da uyanmak için alarm kurdum ve uykuya daldım.

hyunjin
Odama geri döndükten sonra, saat 11.30'a kadar dizüstü bilgisayarımda biraz çalışmıştım. Yıkanıp uyumaya karar verdim. felixden daha erken uyanıp bize kahvaltı hazırlayabilmek için sabah 5.30'da uyanmak üzere bir alarm kurdum. Mümkün olduğu kadar çok uyumasını istiyordum.

Ertesi sabah, çalar saatimle uyandım. Dişlerimi fırçalayıp yüzümü yıkamaya gittim. Ondan sonra felixin odasına gittim ve onun hala mışıl mışıl uyuduğunu gördüm. Daha uzun uyuyabilmesi için çalar saatini kapattım. Ona dikkatlice baktım ve gözlerinin altında koyu göz halkaları olduğunu fark ettim.

"Hepsi benim hatamdı. Bencilliğim olmasaydı, bu kadar yorulmaz ve bayılmazdın." felixe fısıldadım.

felixin karnına dokundum, onlardan bir tekme daha bekledim. Sonra güçlü bir tekme hissettim ve şok oldum.

"Awww çok tatlı!! Çok sert tekmelediler, babanıza içeride eziyet etmeyin tamam mı?" soğuk bir sesle söyledim.

Ayağa kalktım ve felixi rahatsız etmemek için odadan çıktım. Yemek odasında oturdum ve yemek yapmaya başlamadan önce saat 6.30'a kadar telefonuma baktım.

felix 
Yemek kokusuyla uyandım. Kafam karışmıştı. Saatime baktım ve 7.15'i gösteriyordu. Hemen yataktan fırladım ve bacaklarımın getirebildiği kadar hızlı bir şekilde merdivenlerden aşağı koştum. Mutfağa ulaştığımda hyunjinin kahvaltı hazırladığını gördüm.

"Aman tanrım hyunjin! Üzgünüm geç uyandım. Alarmım çalmadı. Git otur, yemek yapmaya devam edeceğim. Üzgünüm." Dedim yemekleri devralmak için mutfak tezgahına doğru yürürken.

Arkasını döndü, "Oh, uyandın! Seni uyandırdım mı? Neden daha fazla uyumadın? Merak etme, daha uzun uyumana izin vermek istedim o yüzden alarmını kapattım. Gidip oturabilirsin. Kahvaltı birazdan hazır olur. Ayrıca elin hala yaralı ve sen daha yeni iyileştin. Yemek yapmanı istemiyorum." açıkladı.

"Ama elim ağrımıyor zaten, yemek yapabilirim ve-" onun tarafından kesildim.

"Hayır sadece git ve otur."

"Tamam o zaman. Teşekkür ederim. Önce gidip giyineceğim." dedim ve odama çıktım.

Bitirdikten sonra aşağı indim ve hyunjin çoktan masayı kurmaya başlamıştı.

"Masanın kurulmasına yardım edebilirim." gönüllü oldum.

"Sorun değil. Otur." Dedi ve kahvaltıyı masaya koydu. İçinde yumurta, jambon, peynir, sebze ve ketçap olan bir sandviç, Süt ve portakal suyu da vardı.

"Kahvaltı için teşekkürler." dedim otururken.

"Bana teşekkür etmeyi kes, bu kadar resmi olmana gerek yok. Patronun olabilirim ama aynı zamanda kocanım. Hadi yemeğe başlayalım." dedi ve yanıma oturdu.

Açıkcası kocam olduğunu söyleyince şok oldum ama unutup yemeye başladım. Gerçekten acıktım ve yemek de gerçekten çok iyiydi.

hyunjin
felix sandviçi ağzına tıkıyordu. "Haha çok tatlı. Çok aç olmalı" diye düşündüm.

"Bu gerçekten çok iyi, harika bir şef olabilirsin. Şaka yapmıyorum." dedi felix.

Şirinliğine güldüm.

Zoraki Evlilik /HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin