Coincidencia

67 17 1
                                    

Günün verdiği yorgunlukla eve girdikleri anda her ikiside kendini yatağa bırakmıştı.

Hyunjin sabahın erken saatlerinde her ne kadar uykusu da olsa şirkete gideceği için uyanmış yavaş adımlarla aşağı kata indiğinde büyük camı açıp çimenlerde yürüdüğünde derin bir nefes almıştı. Genelde hep böyle havaları severdi,baharın bütün tonları bahçede yayılırken bahçenin en köşesinde yetiştirdiği frezyalarına ilerlemiş sanki onlarla karşısında bir insan var gibi konuşmuştu.

"Günaydın güzellerim,her zamanki gibi çok hoş korkuyorsunuz.."

Kendi kendine gülümseyip tekrardan evine girmiş pek kahvaltı yapma alışkanlığı olmadığı için direkt odasına geri dönüp giyinme odasına girmiş askıdaki kıyafetlerine göz atarken sonunda kıyafetleri arasından gözüne iliştirdiği açık mavi bir Jean ve saten lacivert bir gömlek giymeye karar verip hemen üzeribi değiştirmiş ardından fazla gecikmemek adına gerekli eşyalarını alıp evden dışarıya adımlamıştı.
____________________________________

Minho her zamanki gibi sabahın olabilecek en erken saatinde çoktan ayaklanmış,klasik düzeni olan sabah rutinimi gerçekleştirmek adına banyoya ilerlemişti,kıyafetlerini bedeninden söküp attığında kendisini duşa kabine atmış vücudunu kavurucu sıcağa maruz bırakmamak için ılık suyu ayarlayıp açmıştı genç adam. Üstünden akan su kuru bedenindeki bütün dertlerini alıp götürecekmişcesine aheste aheste akarken yüzüne düşen saç tellerini geriye doğru ittirdi. Bu onun için her zaman yaptığı basit bir rutindi ama eğer birisi onu görseydi ne derece aşık olacağını bir tek tanrı bilirdi. Hoş,Lee Minho'nun birini kendisine aşık etmek için bedenine ihtiyacı yoktu,ona göre beden dediğimiz kavram tanrının ruhumuz uçup gitmesin diye yarattığı aciz bir et parçasıydı.

Mümkün mertebe kısa tuttuğu duşunun ardından hemen beline bir havlu dolayıp odasına girmiş,üzerine rastgele bir kaç parça şey geçirip kahvaltısını etmek adına alt kata inmişti.

Bu adamın kesin kuralları varsa bunlardan biride şüphesiz eksiksiz kahvaltıydı,ne olursa olsun sabah acelesi bile olsa tam anlamıyla kahvaltısını yapmadan evden ayrılmaz,en önemli öğününü katiyen atlamazdı.

Aradan geçen yaklaşık bir saatin ardından minho da hazırlanmış arabasının anahtarlarını alıp dışarıya çıkmıştı,adımlarını yola doğru çevirirken yol kenarındaki arabasına binmiş ve şirkete doğru ilerlemeye başlamıştı. Karşısından gelen araba ile dar yolda sıkışmış arabanın geçmesi için kenara çekip yol vermişti ancak karşısındaki arabanın bir türlü susturmak bilmediği korumasının çalmasıyla sinirlerinin tepesine çıktığını hissetmiş sakinleşmek için o sırada da dudaklarını bir türlü vazgeçemediği zehirle süslenmiş ve camını açıp dumanını dışarıya üflemişti.

Karşısındaki araba kendisiyle eşitlendiğinde camı açık olan arabanın içine göz atmıştı,atmıştı atmasına ama geceden bu yana sinirlerini bozan extra olarak da sabahın erken saatlerinde küfürlerini sıralamasına sebep olan sarışını görmeyi beklemiyordu.
_____________________________________

Of çok geç yazıyorum farkındayım ama biraz sıkıntılarım var umarım daha hızlı yazabilirim.

fressiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin