Ula sonunda yazabildim...
Kaç gündür ilhamsizliktan deliriyordum...
Eheh neyse ki bitirdim şükür:)
Bu ara da , finale azıcık kaldı... :(
Bol bol yorum yapın lütfen:(
İyi okumalar bebeklerim 🥺💜
__________
Hoseok
"Taş kağıt makas!"
Önümde tüm ciddiyetiyle ellerimize bakan kelebeğin yüz ifadesini görünce, tutmakta zorlandığım kahkaham dudaklarımdan firar etti.
Neye güldüğümü anlamayan yüz ifadesini görmem ile başımı geriye atıp ellerimi masaya vurarak gülmeye devam ettim.
Yeminler, yeminler olsun ki çok tatlıydı.
Bugün, buluştuğumuz andan beri farkında olmadan yaptığı mimikleri ve tavırları ile beni gülme krizlerine sokuyor , sonra da şimdiki yaptığı gibi anlamayarak yüzüme bakıyordu.
"Of hoseok ya gülme de oyuna odaklan."
Gözlerini devirip gülmekten yaşlar akan yüzüme baktı. Küçük kollarını birbirine dolayıp masaya yaslı duran bedenini geriye çekti ve oflayarak ayak ayak üstüne attı.
Dün planladığımız buluşmayı sabah 10'da yapmaya karar vermiştik. Önce güzel bir yere gidip kahvaltı yapmış sonra da sohbet etmiştik. Sabahı sabah etmiştim aslında, nasıl biri olduğunu düşünmekten. Yüzü nasıl ? Konuşması nasıl?
bu sorular kafamı kurcalamış ve bir kere bile uykuya dalmadan gelmiştim buluşma yerine.
Zihnimi kurculayan soruların cevabı, onu gördüğüm an tuzla buz olmuştu.
Dae... Fazlasıyla, yemin ediyorum ki fazlasıyla güzel bir kızdı.
Buluşma saatimiz 10 olmasına rağmen 8'de gelmiştim ben. Uyuyamamıştım çünkü ve yolda gördüğüm her kızı o sanıp kalp krizi geçirmiştim.
Hatta birinde kızı çevirip Instagram hesabına falan bakmak istemiştim.
"1 , 2! 1,2! Dae'den kelebeğe!"
Ufak ama tapılası güzellikte olan ellerini önümde sallayarak, ne zaman daldığımı fark etmediğim beni kendime getirdi.
Yüzümde tatlı bir gülümse, gözlerim ise ışıl ışıl
Dae'nin ellerini izliyordum.
"Hoseok iyi misin ? " Ellerini izlediğimi fark etmiş olacak ki , utanarak başını yere eğip kıkırdadı. Beyaz yanakları kırmızıya dönüyor iken alt dudağını dişledi.
İlk görüşte aşk, kesinlikle gerçekti.
"Değilim. " Kaşlarımı ciddiyetle çatıp ellerimi hızla masaya vurdum. Çıkan gürültü ile diğer masalarda oturanlar bize dönmüştü fakat benim odak noktam, merakla bana bakan kelebekteydi.
Anında kaybolan utanmış tavrı gitti ve yerine , tek kaşını kaldırarak bana bakan kız geldi.
"Neden iyi değilsin?" Başını hafif öne eğdi , kaşlarını çattı sonrada.
Derin bir nefes aldım. Ciğerlerim doldu ve geri bıraktım nefesimi. Sabahtan beri yüzünü incelemekten kafayı yemiştim. Çok güzeldi. Ve bu güzellik benim olmalıydı.
"Sana aşık oldum ben." Onun gibi başımı öne eğdim ve yüzlerimiz arasında bir parmak boşluk kaldı. Gece karası gözleri kocaman oldu , sonra da minik dudakları aralandı. Kirpiklerini beş aldı kere kırpıştırdı kızaran yanaklarıyla birlikte.
